Paylaş
Rumeli Kavağı’na sırf gidip gelmek bile 1 buçuk saat sürer.
Bunu özellikle hatırlatmak isterim.
*
Büyükelçi’ye de maşallah...
İnsan kar kış fırtınayı görünce (ya da
öğrenince) demez mi ki İmamoğlu’na: Sizi meşgul etmeyelim... Yemek iptal olsun. Başka zaman yeriz.
*
Efendim, Bay Elçi ta
Ankara’dan gelmiş.
Allah Allah.
Sanki Londra’dan geliyor.
*
Efendim balıkçıda rezervasyon bir ay önceden yapılmış...
Yok canım, sakın bir yıl önceden yapılmış olmasın.
*
Elçi balık yerken, konsolos da boş durmuyor. Aynı gün o da bir başka mekânda paralel bir ziyarette bulunuyor. Hayrola, ne oluyor?
*
Peki, bütün bunlara genel merkez ne diyor? Hiçbir şey diyemez.
İmamoğlu’nu keşfedip İstanbul’a yakıştıran bizzat genel başkandır. Şimdi onu bize şikayet edecek değil ya...
O kadar çok beğeniyor ki, bir dönem daha Belediye Başkanlığı yapsın istiyor... Hâlâ anlamadınız mı?
Paylaş