‘Turkish bagel’ deği̇l ‘si̇mi̇t’

Bundan böyle Marmaris’e İstanbul’a gelen İngiliz turist simiti bilecek, simiti ismiyle isteyecek.
2000 yılından bu yana her 3 ayda bir yenilenerek internet üzerinden yayımlanan listenin yiyecekler bölümünde bu sene Türk mutfağına ait ürünlerin başında gelen ‘simit’ de listeye eklendi.
Simit, Oxford Sözlükte; Türkiye menşeli, üzeri pekmez ve susama bulanarak halka şeklinde pişirilen bir çeşit ekmek, ya da buna benzer bir ekmek türü olarak tanımlamasıyla yer aldı. Bu konuda Simit Sarayı YK Başkanı Abdullah Kovukçu’nun çabalarını unutmadan teslim edelim.
Peki, simit demişken, Bursa’mızın meşhuru tahinli pidesini ne yapacağız?

BİR ZAMANLAR İTHALDİ, O ŞİMDİ YERLİ

Muz ithal bir ürün olarak aklımızda kaldı yıllardır. Sonrasında yerli Anamur muzu, ithalin yıllardır alternatifi oldu. Ardından yerli kivi üretimi başladı. Önce Yalova’da, ardından Ordu ve Rize ‘de üretime başlandı. İthal edilerek dışarıdan dövizle gelen kivi, şimdilerde üretimi yıllık 60 bin tona ulaştı.
Bu ürünlerin birçoğunun üretildiği İspanya’nın Malaga şehriyle aynı enleme ve tropik iklime sahip olan Antalya’nın Gazipaşa ilçesi kendisine büyük bir fırsat yarattı; mango, avakado ve ejder meyvesini topraklarında üretmeye başladı. Bu güzel gelişme ile iç pazarın ithal meyve ihtiyacı karşılanacağı gibi Avrupa’nın 20 günde Güney Amerika’dan getirdiği bu meyveleri, Türk pazarından 1 haftada içinde alabileceği düşünüldüğünde ihracatı da cazip bir hale gelecektir.

İZNİK’TE YABAN MERSİNİ MUCİZESİ

2015 yılında Bursa Uludağ Üniversitesi işbirliğiyle İznik’in Candarlı Köyü ve çevresinde bölgenin tarımsal üretimine ilişkin araştırma yapıldı. 30 haneli Candarlı, arazi yapısı ve iklim şartlarından dolayı yaban mersini için uygun bulundu.
Candarlı bölgesinde, Türkiye‘de üretimi çok az yapılan yaban mersininin uyum sağlayacağının belirlenmesinin ardından Polonya‘dan getirilen fidanlar dikildi. Şimdi 4 yaşındaki fidanlardan dönüm başına 250-300 kilogram ürün almaya başlayan mahalle sakinleri, yaban mersininin kilogramını 30 liradan toptan satarak hanebaşı yıllık 60 ila 150 bin lira kazanıyor. Köylüler bu bu sene yaban mersini üretiminin 20 tona ulaşılacağı, gelecek yıl yaban mersini şenliği düzenleyeceklerini söylüyor.

TARIMDA KATMA DEĞERLİ ÜRÜN

Ya tarlada 50 kuruşa düşen domatesi yollara dökeceksin, ya da akıllı hareket edip doğru ürünü doğru yerde yetiştirecek, emeğinin karşılığını alacaksın. Yukarıdaki örneklere kuşkonmazı, ‘lime’ denilen turunç meyvesini, şimdilerin modası yerli cevizi, yerli badem çiftliklerini duyunca inanın ülkemiz adına, çiftçilerimiz adına çok seviniyorum.

TURİSTLERİN YENİ ADRESİ MİSİ KÖYÜ

Misi Köyü inanılmaz değişmiş. Köyün içerisinde hafta sonları kahvaltı veren köy evleri, çay bahçeleri ile turistik bir adres olmuş Misi Köyü. Köy evleri mis gibi boyanmış, gelen turistler tertemiz evlerin önünde, kapısında fotoğraflar çektiriyor.
Ancak köy meydanlarında satılan ürünler ile ilgili köylüleri yönlendiren ve yöneten kimse yok. Köylü ne bulursa onu satıyor. Meydanda tezgahında limon ve limon suyu satanı bile gördüm. Böğürtlen suyu satsa anlarım da, limon ne Misi’nin ne de Bursa’da yetişen bir ürün.
Aynı durum diğer köylerde de var. Bu yönde çok şikayetler de geliyor. Başta muhtarlara ve sonrasında köylülere bu yönde bir eğitim verilmeli. Turşu, salamura zeytin, ev reçeli, salçası yapıp satsalar daha yeterli olacak. Köyden çıkan malzemelerle, o köyün ve bölgenin iklim ile kültürüne uygun, doğru sunumlarla çok daha iyi neticeler alacaktır.