Bolu deplasmanında yaşanan ikinci tarihi rezillik sonrası kimsenin puan tablosuna bakacak cesareti kalmadı.
Tuzlaspor maçından iki hafta sonra ikinci kez 9 kişi kalan rakibi karşısında neredeyse pozisyon dahi bulamadan bir kez daha altın tepside sunulan 3 puanı elinin tersiyle itti. Neyse ki bu sefer Canberk sayesinde 1 puanı kurtarabilmeyi başardı(!)
*
Muhtemelen yalnızca Türkiye’de değil, dünya futbol tarihinde böyle bir beceriksizlik örneği yoktur.
Sahadaki ve saha kenarındaki teknik ekibi ne kadar kutlasak az olur...
Demek Tamer Hoca ve oyuncular kaybedilen maçlar sonrasında hiçbir teknik analiz yapmadan, aynaya yalnızca saçlarını taramak için bakıyorlar.
Artık bu noktadan sonra TFF ve MHK harekete geçmeli ve Bursaspor’un rakipleri ya 8 kişi sahaya çıkmalı, ya da 2 değil 3 kırmızı kart vermeli. Aksi halde Bursaspor sezonu galibiyet alamadan kapatacak...
Bursaspor’da bir seçim arifesi daha geldi. Bu sefer tek aday, tek liste olacak.
Neredeyse 60 yıllık bir camiada, 60’a yakın genel kurul, 29 başkan…
3 yıl ve üzerinde başkanlık yapan kişi sayısı ise sadece 7.
İşte yukarıdaki rakamlar dahi birçok şeyi anlatmak için yeterli oluyor…
Böyle bir yapılanma ve istikrarsız bir ortamda kalıcı başarıların gelmesi çok zor…
Hatta imkânsız gibi bir şey…
Hangi kurumda olursa olsun, sürekli bir değişimin olması, sürekli gelişmenin önünde en büyük engel olarak kalacaktır.
Rakip kim ve ne durumda olursa olsun yeşil-beyazlılarda kötü gidiş devam ediyor.
Saha içinde ve dışında yapılanları gördükçe taraftarın sinir katsayısı da giderek artıyor.
Açıkçası takımın başına geldiğinde ümitlerimin çok fazla olduğu Tamer Tuna bizleri şaşırtmaya devam ediyor.
Futbol muhakkak ki 11 kişi ile oynanan bir takım oyunu, lakin bazı mevkilerdeki kalite olmazsa olmazdır. Onlardan en önemli üç mevkii kaleci, oyunu kuran ve yönlendiren merkez orta saha ile pozisyonları gole çevirme becerisi olan bir santrfor.
KALEDE SORUN VAR!
Bursaspor’da her üç bölgede de ciddi sıkıntılar halen devam ediyor.
Tuzlaspor maçında 45 metreden gol yiyen Erhan, bu sefer de 30-35 metreden gelen topu içeri almayı başardı. Zaten haftalardır kaleyi bulan hemen hemen tüm zor topların hepsini buyur eden bir konu mankeni konumunda. Tamer Hoca’nın Erhan konusunda ısrarını anlamakta inanın zorlanıyorum. Demek ki Bursaspor’un 2. ve 3. kalecisi çok çok kötü ki, halen kalede kendini kaleci sanan bir adamı oynatıyoruz.
POZİSYON ÜRETEMİYOR!
Rakibin adeta altın tepside sunduğu 3 puanı sahadaki yeteneksizler ordusu almayı beceremedi.
Hafta içi olmasına rağmen tribünlerdeki binlerce Bursaspor taraftarının boynunu bir kez daha bükmeyi başardılar.
Koca bir şehrin tüm Türkiye’de alay konusu olmasını da başardılar.
*
Kendileri ile ne kadar gurur duysalar azdır.
Dile kolay iç sahanda dolu tribünler önünde,
Rakibin son 9 maçta yalnızca 1 kez galip gelebilmiş, moraller yerin dibinde.
İlk olarak geçen hafta Altınordu karşısında alınan galibiyet üzerine Samsun’da gelen 1 puan camianın ileriye doğru olumlu bakmasını sağladı.
Sahada oynanan futbol kalitesi her ne kadar bizlerin görmek istediği seviyede olmasa da verilen mücadelenin puan veya puanlara dönüşmesi şu anki konumdan kurtulmak adına son derece değerliydi.
Maalesef oyunu kurma ve pozisyon yaratma anlamında Bursaspor’un halen ciddi sıkıntıları mevcut özellikle orta sahada Bruno’nun eksikliği hissediliyor.
Keza defans bölgesinde de çok ciddi zaaflarımız mevcut. Her iki kanat defansı ve göbekte Furkan Emre’nin bireysel hataları Bursaspor için endişe verici.
Aynı cümleleri kaleci Erhan için de söylemek sanırım mümkün. Unutmamak gerekiyor ki her takım Samsunspor oyuncuları kadar şanssız ve beceriksiz olmaz.
Şu an için en büyük temennimiz sakatların iyileşmesi ve yeni transferlerin takıma adaptasyonunun en kısa sürede sağlanması. Bu sayede sahaya ideal 11 ile çıkabilecek olan bir Bursaspor’un bahsettiğimiz sıkıntıları geride bırakacağını düşünüyoruz. Özellikle Bruno, Luka Çapan Bifuma ve Enver Cenk Şahin bir an önce ilk 11’de olması Bursaspor’un oyun kalitesini üst seviyeye çıkarması için olmazsa olmazların başında geliyor.
Yeni transferler için pozitif veya negatif anlamda bir şeyler söylemek için henüz erken lakin şu anki görüntü kadro zenginliği anlamında Bursaspor’a olumlu yönde etkisi olacağı kesin.
İlk olarak geçen hafta Altınordu karşısında alınan galibiyet üzerine Samsun’da gelen 1 puan camianın ileriye doğru olumlu bakmasını sağladı.
Sahada oynanan futbol kalitesi her ne kadar bizlerin görmek istediği seviyede olmasa da verilen mücadelenin puan veya puanlara dönüşmesi şu anki konumdan kurtulmak adına son derece değerliydi.
*
Maalesef oyunu kurma ve pozisyon yaratma anlamında Bursaspor’un halen ciddi sıkıntıları mevcut özellikle orta sahada Bruno’nun eksikliği hissediliyor.
Keza defans bölgesinde de çok ciddi zaaflarımız mevcut. Her iki kanat defansı ve göbekte Furkan Emre’nin bireysel hataları Bursaspor için endişe verici.
Aynı cümleleri kaleci Erhan için de söylemek sanırım mümkün. Unutmamak gerekiyor ki her takım Samsunspor oyuncuları kadar şanssız ve beceriksiz olmaz.
Şu an için en büyük temennimiz sakatların iyileşmesi ve yeni transferlerin takıma adaptasyonunun en kısa sürede sağlanması. Bu sayede sahaya ideal 11 ile çıkabilecek olan bir Bursaspor’un bahsettiğimiz sıkıntıları geride bırakacağını düşünüyoruz. Özellikle Bruno, Luka Çapan Bifuma ve Enver Cenk Şahin bir an önce ilk 11’de olması Bursaspor’un oyun kalitesini üst seviyeye çıkarması için olmazsa olmazların başında geliyor.
*
- Bruno, Capan, Acolatse’nin yokluğunda,
- Ara transferlerin yapılamadığı bir ortamda,
Yönetimsel anlamda yaşadığımız kaotik bir atmosferde rakibi olan Altınordu karşısında alınan galibiyet gerçekten çok değerliydi.
Muhtemel yönetimin de “istifa” kararının da etkisiyle takım içinde pozitif bir havanın etkilerini gerek karşılaşmada gösterdikleri mücadelede, gerekse gol sonrası yaşadıkları sevinçte net olarak gördük.
*
Tabii bu pozitif havanın etkisiyle özellikle ilk yarıda sahada rakibine alan bırakmayan, topla oynama şansı tanımayan, genel anlamda oyuna hakim bir Bursaspor izledik.
Lakin maçın ikinci yarısında kadrodaki ve kulübedeki ciddi eksikliklerin de etkisiyle rakip takımın baskısını çok fazla hissettik.
Üzüldük zira sahada ve saha dışında gördüğümüz manzaralar artık Bursaspor sevdalılarını derinden yaralıyor.
Sinirlendik çünkü gerek sahada futbolcuların, gerekse saha kenarında teknik kadronun vaziyeti kesinlikle sinirleri yıpratıcı seviyede idi.
*
Rakip Adanaspor her ne kadar son haftalarda iyi bir ritim tutturmuş olsa da, COVID-19, sakatlıklar ve devre arasında Adanaspor’dan ayrıldığını açıklayan takımın en golcü ismi Ognjen Ozegovic nedeniyle 6 oyuncusundan eksik, yedek kulübesinde yeterli sayıda oyuncusu dahi olmadan sahaya çıkmıştı.
Böylesine eksik bir takım karşısında bu derece kötü bir futbol maalesef akıllara iki seçenek sunuyor;
- İlki tam anlamıyla futbolcuların rezil performansı.
Kalecisinden defans oyuncularına, sözde kanat oyuncularından golcüyüm diye neredeyse milyon Euro’lar alan tüm oyuncuların bu denli kalitesiz, isteksiz ve ruhsuz bir futbol ortaya koymalarına hakkı yok.