Tel bağlanmış yürekler...

Okudunuz mu, benim adımı taşıyan hastane açıldı.

Haberin Devamı

Tamer Dodurga amca babamı arayıp ‘Bir hayvan hastanesi açıyoruz. Pako’nun adını koymamıza izin verir misiniz’ demiş.

O akşam babam anneme danıştı.

Birlikte karar verdiler.

Böylece benim adımı taşıyan bir hastane oldu.

(Gorbi’nin adına da en uygun ya kasap dükkanı açılsa olur ya sucuk market...)

Babam ‘İbni Sina gibi oldun, onun adına da hastane var’ diyor.

Annem ise ‘Benim iyi yürekli oğlum ölümsüzleşti, adı yaşayacak’ diye seviniyor.

Ben?..

Ben hastanelerden korkarım.

Ama beni durup durup götürüyorlar.

*

Bu hastanelerin tümü paralı sahibi olan hayvanlar için.

Bu elbette iyi bir şey.

Hiç olmazsa hayvanların bir kısmı oralarda sağlıklarına kavuşup acılarından kurtulabiliyorlar.

Ya sahibi olmayan hayvanlar?

(.......)

Hayvansever ablalar Taksim Meydanı’nın oralarda boynuna daha yavruyken tel bağlanmış bir köpek gördüler.

Kendisi büyümüştü, ama tel büyümediği için boynuna gömülmüş, bu yüzden boynu incecik kalmıştı.

Artık nefes alamıyor, yemek yiyemiyor, yavaş yavaş ölüyordu.

Çok sevimli bir yüzü, iri siyah gözleri, upuzun kulakları vardı.

Ama insanlardan korkuyordu ve kaçıyordu.

Devamlı insanlardan saklandı.

Onu bir ara kaybettiler.

Hayvanseverler günlerce, gecelerce o bölgeyi sokak sokak, karış karış aradılar.

Sonunda bir merdivenin altında buldular, bitkin ve açtı.

Artık karşı koyacak hali kalmamıştı.

Alıp özel hastanelerden birisine götürdüler, tel boynundan çıkartıldı, aylarca süren bir tedavi başladı, hayvanseverler sırayla nöbet tuttular başında.

Veterinerler tüm bunları ücretsiz ve gönüllü olarak yaptılar.

Sonunda düzeldi, aşıları yapılarak alındığı sokağa bırakıldı sahipsiz köpek.

O gün çılgınlar gibi sağa-sola koştu, sevinçli ve mutluydu.

Ama ertesi gece belediye tarafından öbür köpekler gibi zehirlenerek öldürüldü.

Çünkü sahibi yoktu.

*

Ben mutluyum, adıma hastane var ama, ben sizlerden kimsesiz hayvanları korumanızı istiyorum.

İnsanlar bizleri de kendileri gibi yaptılar; zenginler-yoksullar diye ayırdılar.

Yoksullara yaşama hakkı bile vermiyorlar.

Yüreklerindeki teller yüzünden.

SİZ PAKO’YA SORUN PAKO DA UZMANA

Veteriner Hekim Talat GÜLBAY

Kedim neden tuvaletini kabına yapmıyor?

Kedim tuvaletini evdeki diğer hayvanların mama kaplarına veya suya yapıyor. Etrafta ne varsa yere indiriyor. Sizce neden böyle yapıyor? Bir de çiftleştiği halde neden hamile kalamıyor?

Kedilerde kum kabı dışındaki yerlere tuvalet yapma en sık karşılaşılan davranış problemlerinden biridir. Bu problem tamamen strese bağlı olarak ortaya çıkabilir. Kum kabının yeterli büyüklükte ve temizlikte olmaması, çok fazla kedinin aynı kum kabını kullanması gibi çevre koşulları ya da kedinizde sık idrar yapmaya neden olan bir hastalık olması da bu soruna neden olabilir. Öncelikle kedinizin kum kabının bulunduğu yerin uygun olduğundan, mama kabından uzak olduğundan, kum kabını diğer kedilerle paylaşmaktan hoşlanıp hoşlanmadığından emin olmalısınız. Kedinizin kum kabını tercih etmesini engelleyecek onun hoşlanmadığı bir tuvalet parfümü ya da farklı marka bir kum kullanmaya başladıysanız, bu da değişik yerlere tuvalet yapmasına neden olabilir. Eğer evdeki tüm kediler için yeterli sayıda kum kabı varsa ve düzenli olarak kumunu değiştiriyorsanız, kedinizin stres ve diğer hastalıklarla ilgili bir belirti gösterdiğinden şüphelenebilirsiniz. Bu durumda ilk olarak bir veteriner hekime kedinizi muayene ettirmelisiniz ve özellikle idrar ve üreme yollarının sağlıklı olup olmadığından emin olmalısınız.

Kedinizin çiftleştiği halde gebe kalmaması ile tuvalet kabı dışındaki yerlere idrar yapması ürogenital sisteminde bir hastalık olması ihtimalini akla getiriyor. Doktorunuz kedinizi muayene ederken yapacağı incelemelerle kedinizin gebe kalmasını engelleyen sağlık problemini ve varsa bunun kum kabı dışındaki yerlere idrar yapması ile ilişkisini de ortaya çıkaracaktır. Kedinizde sık idrar yapmaya ve dolayısıyla kum kabı dışındaki yerleri de tuvalet olarak kullanmaya yol açan hastalıklar şeker hastalığı, hipertiroidizm, böbrek ve karaciğer hastalıkları, üreme sistemi ile ilgili hastalıklar ve alt üriner sistem hastalıklarından birisi olabilir.

Kediler Pan Cafe’de buluşuyor

Cihangir’deki Pan Cafe, geçen sene ilki düzenlenen Pan Kedisi yarışmasında bir kez daha kediseverleri buluşturmaya hazırlanıyor. Kedinizin en komik pozunu 1-15 Mayıs tarihleri arasında Pan Cafe’ye elden ya da e-posta ile ulaştırarak yarışmaya katılabilirsiniz. Kedi fotoğrafları Pan Cafe müşterileri tarafından oylanacak, sonuçlar 25 Mayıs’ta mail ile açıklanacak ve ilk 9’un resimleri 25 Mayıs-5 Haziran tarihleri arasında Pan Cafe’nin apliklerinde sergilenecek. En yüksek puanı alan kedi sürpriz paket, kedinin sahibi ise Pan Cafe’de 2 kişilik yemek kazanacak. Tel: 0212 251 16 26, pancafe@turk.net

Yuva arayan dört ayaklı dostlar

ABD’nin New York eyaletindeki NSAL (North Shore Animal League) tarafından her sene düzenlenen Pet Adoptathon’a Türkiye’den SED katılıyor. Kedi ve köpekleri yuvalandırmayı hedefleyen etkinlik, 1-2 Mayıs tarihlerinde 11.00-17.00 arasında Park Orman’da yapılacak.

PAKO PANO

Haberin Devamı

Biz kuru mamaya alışık, tuvalet eğitimi olan 2 kardeş kediyiz. Oyun oynamayı çok seviyoruz ve ikimiz de oldukça akıllıyız. Kendimize yeni bir aile arıyoruz. (0532) 720 86 20.

22 Nisan gecesi Rahmanlar’da Cocker-Pointer kırması bir erkek köpek bulduk. Siyah renkli, göğsü benekli köpeğin kaybolmuş ya da kaçmış olduğunu düşünüyoruz. Sahiplerinden haber bekliyoruz. (0535) 418 76 76, (0555) 411 05 85, (0535) 924 21 60.

3 yaşında bir erkek Van kedisi buldum. Kedilerimle anlaşamadığı için iyi bakacak birine vermek istiyorum.(0216) 354 93 13.

5 yaşında siyah-gri-beyaz renkli Terrier cinsi dişi köpeğim. Sokağa terk edildim, genç bir çift beni kurtardı ama ne yazık ki bana bakacak vakitleri yok. Beni çok sevecek kalıcı bir aile arıyorum. (0537) 824 38 25.

1 aylık ve ölmek üzereyken sokakta bulunan bir köpeğim. Şu anda 4 aylığım ve tamamen iyileştim. Bakıcı ailemin köpeği beni istemediği için beni sevecek bir aile arıyorum. 0216)361 67 77.

Yazarın Tüm Yazıları