Hayvanlara özel radyo programı

Uzun yıllar veteriner hekimlik yaptıktan sonra bir gıda laboratuvarında çalışmaya başlayan Dr. Can Demir, bu iki işinden elde ettiği bilgi birikimini bir radyo programında değerlendiriyor.

Radyo kanalları arasında hayvanlarla ilgili tek interaktif program olan Veteriner Hekimin Sesi, cumartesi 10.00’da, FM 100.8 Radyo Şahin’de yayınlanıyor. Evcil hayvanlarla ilgili birçok konunun ele alındığı ve dinleyicilerin sorularının cevaplandığı program, geçtiğimiz haftaya kadar cuma akşamları bir saat olarak yayınlanıyordu ancak gördüğü ilgi sonucunda cumartesi sabahları iki saat olarak değiştirildi. Program internet üzerinden de dinlenebiliyor. Dr. Can Demir sorularımızı yanıtladı.

n Veteriner Hekimin Sesi programını yapmaya nasıl başladınız?

-Hayvan sağlığı ve gıda güvenliği konusundaki veteriner hekimlik ülkemizde fazla tanınmıyor. Bu konuda bir birikimim var ve Şahin Özer’e radyosunda program yapmak için teklif götürdüm. O da hiç tereddütsüz kabul etti. Mesleki birikimin yetmeyeceğini düşündüğüm için iletişim uzmanı arkadaşlarımdan eğitim aldım ve 30 Temmuz’da başladım.

n Programla neyi amaçlıyorsunuz?

-Veteriner hekimler ve hayvansever sivil toplum örgütlerinin bir yol ayrımına geldiğini düşünüyorum. Aralarındaki gerginliği kırmaya çalışıyorum. Hayvan sevgisini artırmak, sokaktaki kedi ve köpekle ilişki kurabilmeyi aşılamak istiyorum. Sloganımız şu: ‘Hayvanseverler vardır, hayvan sevmeyenler yoktur. Hayvan sevmesini bilmeyenler ya da vakit bulamayanlar vardır.’

n Programda hangi konular ele alınıyor?

-Hayvan sağlığının yanı sıra gıda güvenliğini de ele alıyoruz. Her hafta bir konuğum oluyor, çoğunlukla farklı uzmanlıkları olan veteriner hekimler bunlar. Yanık tedavisinden kısırlaştırmaya ve evcil hayvan almadan önce neler yapılması gerektiğine kadar birçok konu konuşuluyor. Konuk veterinerler belli bir konuya hazırlanıyor ve sorulara cevap veriyor.

n Telefonla bağlananlar en çok neyi merak ediyor?

-Soru sormayıp anılarını anlatanlar ve hayvanların sadakati üzerinde duranlar çok oluyor. Ağırlıklı olarak kedi köpek ya da kuş besleyenler bağlanıyor. En çok kısırlaştırmayla ilgili sorular geliyor.

n Siz hayvan besliyor musunuz?

-Benim kuşlarım var. Kedim vardı, ama çok isteyen bir arkadaşıma verdim. Sokak kedileriyle diyaloğum gayet iyi. Site yöneticimiz geçenlerde ‘Kedilere kaplarda yemek vermeyin’ diye bir yazı asmış. Ben de o yazının altına ‘Merhametsiz olmayın’ yazdım, ama çok üzüldüm. Sabah arabama binerken o kedilerin etrafımda dönmesine kimse engel olamaz, en fazla yazı asarlar.

KISIRLAŞTIRILAN KÖPEK TRAVESTİ OLUR MU

Bir dinleyicim ‘Erkek köpekleri kısırlaştırdığınız zaman travesti özelliği gösterir mi?’ diye sordu bir gün. Konuğum ve ben de kendimizi tutamayıp güldük tabii. Meslek hayatımda ilk defa böyle bir soruyla karşı karşıya kaldım. Aslında soru düşündürücü... Kısırlaştırma denilince ilk önce dişi kedi ve dişi köpek akla geliyor. Erkek köpeği kısırlaştırırsanız popülasyonu daha çabuk azaltırsınız, ama erkek köpek sahipleri ‘Benim derdim yok’ diye düşünüyor çoğunlukla.Ayça BARUT

Kafes kuşlarının hastalığı: Papağan ateşi


Kafes kuşlarında ‘papağan ateşi’ (parrot fever-psittacosis) bir mikroorganizmanın yol açtığı ve kuşlarla birlikte birçok kanatlı ve memeli canlıyı da enfekte edebilen bir hastalıktır. Hastalığın bulaşması genellikle hasta hayvanın tüylerinden ve kurumuş dışkılarından etrafa yayılan tozların solunması ile gerçekleşir.

Hastalık kafes kuşlarında iştah kaybı, zayıflama, depresyon, sulu yeşil dışkı yapma, burun ve göz akıntısı veya ani ölüm gibi belirtilerle seyredebilir, ancak spesifik bir belirtisi yoktur. Taşıyıcı durumdaki kuşların yavruları da bu hastalığı alır ve genellikle erken dönemde ölür veya taşıyıcı olurlar.

Papağan ateşi teşhisi zor bir hastalıktır. Kesin teşhis, muayene bulguları ve klinik belirtiler, röntgen bulguları ve kan analizleri ile yapılabilir. Eğer psittacosis’ten şüpheleniliyorsa kuşun tedavisi bu konuda uzman bir veteriner hekim tarafından bir an önce başlatılmalı. Evde birden fazla kuş varsa tamamı tedavi altına alınmalı veya şüphe duyulan tüm diğer kuşlar da kan testi ile kontrol edilip pozitif sonuç verenlere tedavi uygulanmalı. Tedavi sırasında hasta kuşların sağlıklı olanlardan ayrılması ve tedavilerinin ayrı sürdürülmesi çok önemli, ihmal etmeyin.

Papağan ateşinden korunmada en önemli nokta, yeni bir kuşun eve alınmadan önce mutlaka veteriner hekim tarafından kontrol edilmesi. Yeni kuşun evdeki diğer kuşlarla birleştirilmeden önce en az 6 hafta ayrı tutulması da evdeki diğer kuşları korumak açısından faydalı bir önlem.

PAKO PANO

Gri renkli, yeşil gözlü dişi Tekir kedi, 4 Mart’ta Göztepe Sahil Yolu’nda kayboldu. Görenlerin (0542) 312 79 69; (0216) 360 37 50 numaralı telefonları araması rica olunur.

6.5 aylık 2 Kaniş ve 1 av köpeği ücretsiz olarak isteyenlere verilecek. (0216) 353 36 21.

6 yaşındaki dişi kedimiz Şuküfe’den yurtdışına çıktığımız için ayrılmak zorundayız. Sokakta yaralı bulup iyileştirdiğimiz kedimize sıcak bir yuva arıyoruz. (0212) 343 27 20; (0542) 486 45 44.

1.5 yaşında kısırlaştırılmış dişi Tekir kedi ve 7 aylık tek gözü görmeyen erkek Tekir kedi ücretsiz sahiplendirilecek. (0216) 341 59 60; (0505) 312 39 97.

Beyaz Labrodor Retriever 26 Şubat’ta Suadiye’deki kayboldu. 8 yaşındaki Prop’u görenler lütfen bizi arasın. (0532) 210 17 53.

Lucky adındaki 7 yaşındaki Terrier cinsi köpeğe sıcak bir yuva arıyoruz. (0532) 521 88 63.

Sokakta yaşayan ve solunum problemi olan dişi kedicik ameliyat oldu. Ameliyat masrafları için hayvanseverlerden yardım bekliyoruz. (0533) 529 16 51.

Alman Kurdu köpeğimiz 24 Şubat’ta Üsküdar’da kayboldu. Onu çok özlüyoruz. (0532) 211 01 61.
Yazarın Tüm Yazıları