Erkek şampiyona kupası gibi

Anlaşıldı...

Sonu gelmeyecek.

Onlar konuşacaklar... Aldatılan kadın, aldatan erkek, aldatma eyleminde erkeğe eşlik eden kadın, aldatılan kadının en yakın kız arkadaşı... Bizse içlerinden birinin bir dediğiyle baştan çıkacak ve habire yazacağız.

Beni, aldatılan eşin şu lafı baştan çıkardı mesela:

"O beyaz cip benim beyaz atımdı. Ben de o arabada çok çay içtim, güzel anılarım olmuştu o beyaz cipte."

Kadınla erkeği birbirinden ayıran fark budur işte!

Aldatılan erkek sadece aldatılmış olduğuyla ilgilidir.

Kadın içinse detaylar da önemlidir.

Aldatılmak kadının çok ağırına gider ama bunu daha da ağırlaştıran ya da hafifleten birtakım şeyler vardır.

Aldatmanın nerede, nasıl, ne şekilde olduğu önemlidir.

İçinde öpüşülen araba o beyaz cip değil de başka bir araba olsaydı, mesela öteki kadının arabasında yakalansalardı, aldatılan eş boşanmadan yana bu kadar kesin tavır almayabilirdi. Erkekler anlayamaz bunu.

Onun için, bırakın arabayı, eşleriyle paylaştıkları yatak odasına sevgilileriyle girmekte bile beis görmezler. Hepsi değil tabii, bunu da belirteyim hemen. Ama çoğu.

*

Beni kışkırtan bir cümle daha... Yine aldatılan eşten...

"İyi bir hayatım vardı, hayatım elimden alındı."

Nasıl yani?

Evlilik yolunda gitmiyormuş, "iyi hayat" nedir o zaman?

"İyi yere dükkán açmış olmak" mı?

"Tüh! Tam da geçimimi garantilemiştim" mi?

Bir tane daha... Yine aynı kişiden.

"Kendi kocamı tanıyamamışım, bu yüzden cezasını çekmeli."

Karşıdakini tanıyamama durumu bir "suç" ve "suçlu" oluşturur mu?

Hadi oluşturdu diyelim, suçlu tanıyamayan değil de tanınmayan mıdır?

Anlamadım ben bunu.

*

Aslında en iyisi, istediğiniz kadar olayın tam ortasında olun, hiçbir konuda sıcağı sıcağına konuşmamak galiba. İnsanın ağzından düşününce asla söylemeyeceği şeyler çıkabiliyor.

Ve çok konuşan, çoğu zaman hiç hak etmediği halde işte böyle köşelere konu oluyor.

Üzücü olan da bu zaten.

Sırf şu son olayda değil... Bütün üçlü ilişkilerde olan kadına oluyor.

Erkek ortada öylece duruyor. Birinin ya da ötekinin yanında açıkça yer almadan...

Sinsi ve sessiz.

Biraz da "Şampiyona kupası" gibi.

İki kadın ise ağlıyor, sızlıyor, konuşuyor, suçluyor, savaşıyor...

Bu arada erkek bakmışsınız üçüncü kadını almış gidiyor.

Duyup görmediğimiz şey değil.

*

Dilerim bu mevzuu bugün bu yazıyla son kez ele almışımdır.

Bilemiyorum.

Elimde değil yani.

Devam da edebilirim.

Beyaz cipin son kadın çaycısı konuşmadı daha...

Neticede bir dizi filmden bir yazı dizisi çıkmış olur!

MIŞ MUŞ

Kemal Derviş "Siyasette kadın reformu gerek" demiş.Kadınlar hayatlarındaki erkek mevzuunu bir halletsinler de hele...

Abdullah Gül "Sonuna kadar askerin yanındayız" demiş.Son?

Antalya Sosyal Hizmetler İl Müdürü "Evsiz kadınları kısırlaştıralım" demiş.Yarın bakmışsınız "itlaf"a da başlamışlar.

İspanya’da zayıf mankene podyum yasağı geliyormuş.Baba beni mutfağa gönder!

ABD Başkanı Bush kızlarıyla evlenmek isteyenleri Oval Ofis’e çekecekmiş.Korkarım kızlara da Monica’nın mavi eteğini giydirir!

Kurtlar Vadisi Irak bütün rekorları kırmış."Kendi kendini tatmin" dahil.
Yazarın Tüm Yazıları