Paylaş
Önce okurum G.Y.’nin örnek sorusu:
“Batıkent’te 80 dairelik bir sitede oturuyorum. Düzenli kira ödeyen ve her yıl zam yapan bir kiracıyım. Pandemi nedeniyle ücretsiz izne çıkartıldım. Tam da kontrat dönemine denk geldi. Ev sahibim M.Y., tüm sitenin maliki ve varlıklı biri. Geçen yıl demirbaş olan elektrik saatindeki 60 liralık arızayı kimin karşılayacağı konusunda bile tartışmıştık. Tartışma sırasında bana ayda 200 bin lira vergi verdiğini söylemişti. Rutin kira zammı istiyor. Salgın nedeniyle zam yapmazsam olur mu? Bu tür mülk sahiplerine ilişkin Maliye Bakanlığı ve Cumhurbaşkanlığı’nın bir yaptırımı yok mu? Yasalar kimden yana?”
SALGIN KİRA BORCUNU SİLMEZ
Bazı okurlarım da salgın nedeniyle kira ödememe hakları olup olmadığını ve mevcut kirada indirim isteyip istemeyeceklerini soruyorlar. Salgın sürecinde kiranın ödenmemesi, yıl veya dönem sonunda kirada artış yapılamayacağı konusunda mevzuatımızda bir hüküm yok. Salgın nedeniyle kira borcu da silinmiyor.
KORONAVİRÜS MÜCBİR SEBEP Mİ?
Kiracılarla, ev sahiplerini karşı karşıya getiren bu konuda, pandeminin (küresel salgın) “mücbir” sebep olup olmadığı kritik önem kazanıyor. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, kararlarında “mücbir” sebep bakın şu şekilde tanımlanıyor:
“Mücbir sebep, sorumlu veya borçlunun faaliyet ve işletmesi dışında meydana gelen, genel bir davranış normunun veya borcun ihlaline mutlak ve kaçınılmaz bir şekilde yol açan, öngörülmesi ve karşı konulması mümkün olmayan olağanüstü bir olaydır. Deprem, sel, yangın, salgın hastalık gibi doğal afetler mücbir sebep sayılır.”
İNDİRİM VE TAZMİNATSIZ FESİH HAKKI
Yargıtay’ın yerleşik kararları ışığında, pandemi sürecinin bir “mücbir” sebep halini barındırdığı açık. 6098 sayılı Borçlar Kanunu’nun 138. maddesine göre “aşırı ifa güçlüğü” nedeniyle borçlu konumundaki kiracının “mücbir” sebep halinde iki seçim hakkı ortaya çıktığı belirtilebilir. “Kira indirimi” ve “tazminatsız kira sözleşmesinin feshi” hakkı. Hiç kirayı ödemeyecek duruma düştüyseniz, tazminatsız fesih yoluna başvurabilirsiniz. Bu durumda, evi boşaltmak durumunda kalırsınız.
MUTLAKA İHTAR EDİN, SONRA DAVA AÇIN
Kira dönemi bu salgın sürecinde sona ermiş ve yasal olarak zam yapılma zamanı gelmişse kiracı olarak, artışı kabul etmeyerek bu dönem için Borçlar Kanunu genel hükümlerine göre “uyarlama davası” açabilirsiniz. Okurum G.Y. de bu şekilde rutin kira zammına “uyarlama davası” açarak, itiraz edebilir. Bu süreçte kiracı, kirayı eski bedelden öder. İzlenecek yol ise şöyle: Salgın nedeniyle işten çıkarılma, ücretsiz izin gibi nedenlerle “mücbir” sebep ortaya çıktıysa, ev sahibine bildirip önce uzlaşma yolunu deneyin. Anlaşma sağlanmazsa, mutlaka önce ev sahibine “ihtar”da bulunun. Daha sonra “uyarlama davası” açın. Adres, bulunduğunuz yer sulh hukuk mahkemesi.
YAPILMAYAN ÖZEL DERSTE ÜCRET İADESİ OLUR MU?
Lise öğrencisi okurum E.E. ise koronavirüs tatilleri nedeniyle yapılmayan özel derslerin ücret iadesinin nasıl yapılacağını soruyor. Sorusu şöyle: “Lise son sınıf öğrencisiyim. Benim dershanem farklı ve özel ders yöntemi ile çalışan bir eğitim kurumu. Koronavirüs tatilleri nedeniyle verilmesi gereken dersin yarısını aldım. Fakat bunu söylediğimde para iadesi yapmayacaklarını belirttiler. Nasıl bir yol izlemeliyim?”
ADRES TÜKETİCİ HAKEM HEYETİ
Okurum E.E.’ye önerim, önce ücret iadesini kabul etmeyen özel eğitim kurumundan, tercihi de bu yöndeyse derslerin yapılmasını talep etmesi. Derslerin telafisinin de yapılmaması halinde tüketici sıfatıyla, 16 Haziran’dan sonra miktara göre ilçe ya da il hakem heyetine başvurarak, ücret iadesi isteyebilir. Tüketici hakem heyetine şu anda internet ortamından başvurma mümkün. Başvuru da ücretsiz.
PARASAL SINIRLARA DİKKAT
Hakem heyetlerine yapılacak başvuruda parasal sınıra dikkat etmek gerekiyor. Büyükşehir statüsündeki illerde değeri 6 bin 920 TL’nin altındaki uyuşmazlıklarda ilçe tüketici hakem heyetleri, yine büyükşehir statüsündeki illerde değeri 6 bin 920 TL ile 10 bin 390 TL arasındaki uyuşmazlıklarda il tüketici hakem heyetleri, büyükşehir statüsünde olmayan illerin merkezlerinde ve bağlı ilçelerde değeri 10 bin 390 TL’nin altında bulunan uyuşmazlıklarda il tüketici hakem heyetleri yetkili. Bu miktarın üzerindeki uyuşmazlıklarda ise tüketici mahkemeleri görevli.
Paylaş