Omikron tsunamisi durdurulabilir mi

Ne var ki yeni varyant Omikron, bir önceki yazımızda belirttiğimiz tahmini boşa çıkartmadı! Günlük vaka sayıları daha şimdiden 200 binli rakamları geçebileceğinin işaretlerini vermeye başladı. Peki, sürpriz mi? Kesinlikle değil! Salgın matematiğini bilen uzmanların tümü için bu zaten beklenen bir gelişmeydi. Ayrıca OMİKRON TSUNAMİSİ sadece bizi etkilemiyor. Amerika, İngiltere, Fransa, İtalya gibi altyapısı güçlü, aşılama oranları oldukça yüksek ülkelerde de benzer tsunamiler yaşanıyor. Peki, ne yapmalı? Yapılacak işler aslında belli ama hatırlamakta/hatırlatmakta fayda var.

1- HATIRLATMA AŞILAMALARI hızlandırılmalı.

2-  MASKE, MESAFE, TEMİZLİK üçlüsüne uyum meselesi yeniden, hızla ve ciddiyetle gündeme alınmalı.

3-  TOPLUMSAL HAREKETLİLİĞİN YÜKSEK olduğu yerlerden, öncelikle de KALABALIK VE KAPALI ORTAMLARDAN uzak durma konusunda uyanık ve dikkatli olunmalı.

Peki, başka neler yapılabilir? Yapılabilecek çok önemli bir ayrıntı daha var, o ayrıntıyı alttaki kutuda özetlemeye çalıştım.

BİR ÖNERİ
SÖMESTR TATİLİ ERKENE ALINABİLİR Mİ

OKULLARIN -dolayısıyla dershanelerin- neredeyse bir tür “virüs yuvası” haline geldiğini gösteren kaygılandırıcı gelişmeler var. Okul çocuklarında sadece koronavirüse değil, diğer kış virüslerine de (grip, soğuk algınlığı ve benzeri virüsler) beklenenden daha sık rastlandığı kesin. Diğer taraftan, şimdiye kadarkilerden çok daha yüksek bulaşma gücü olan ve bu nedenle “VAKA SAYILARINI GEOMETRİK OLARAK KATLAYIP ÇOĞALTAN”, sinsi ve korunması son derece güç yeni bir varyantla karşı karşıyayız. Bu nedenle “zaten yaklaşan sömestr tatilini bir veya iki hafta öne çekmek” en azından geçici de olsa “nefes almak” adına etkili bir çözüm olarak düşünülebilir. Göreve başladığından bu yana sürekli sahada olan yeni, çalışkan ve başarılı Milli Eğitim Bakanımız Mahmut Özer’in, bu öneriyi bir kez daha değerlendirmesinin faydalı olabileceğini düşünüyorum. Ama şu noktada da yanlış anlaşılmak istemem: BANA GÖRE, OKULLAR ASLA KAPATILMAMALIDIR. EĞER BİR GENEL KAPANMA SÖZ KONUSU OLURSA -Kİ OLMAYACAKTIR- OKULLAR SON KAPANAN YERLER OLMALIDIR.

SAĞLIKLI BİLGİ 1
UYKU YANLIŞLARI

1- “Bana 4-5 saat uyku yeter”: YETMEZ! Uyku süresi 6 saati geçmelidir.

2- “Şekerleme yapmak kötüdür”: Tersine şekerleme İYİ bir şeydir, sağlığa faydalıdır.

3- “Horlama masumdur”: Horlama, özellikle uyku apnesi atakları sağlığımız için TEHLİKELİDİR.

4- “Öğleden önce de şekerleme yapılabilir”: DİKKATLİ OLUN, öğleden önceki şekerleme atakları muhtemel bir bellek bozukluğunun da işareti olabilir.

SAĞLIKLI BİLGİ 2
UYKU KAÇIRAN BESİNLER

BİR: Elma

İKİ: Çay/kahve

ÜÇ: Çikolata

DÖRT: Kayısı

BEŞ: Zencefil

SAĞLIKLI BİLGİ 3
UYKU DOSTU BESİNLER

BİR: Süt/ayran/yoğurt

İKİ: Muz

ÜÇ: Kabak çekirdeği

DÖRT: Kivi

BEŞ: Hindi

SAĞLIKLI BİLGİ 4
MELATONİNİN FAYDALARI

BİR: Uykunun bir numaralı destekçisidir.

İKİ: Bağışıklığa güç verir.

ÜÇ: Antikanser/antioksidan etkilidir.

DÖRT: Stresi törpüler.

BEŞ: Ömrü uzatır.

SAĞLIKLI BİLGİ 5
MELATONİN YÜKLEMESİ NASIL YAPILIR

DAHA çok melatonin kazanmak, beyniniz ve bedeninize daha çok melatonin yüklemek istiyorsanız...

1- Gündüz saatlerinde daha sık, çok ve düzenli egzersiz yapın.

2- Aydınlatmada sarı tonlu ampuller kullanın.

3- Akşamlarınızı loş ışıklı ortamlarda geçirin.

4- Yatak odalarınızı iyice karartın.

5- Akşamları mavi ışıktan (cep telefonları, tabletler) uzak durun.

6- Sabah güneşini kaçırmayın. Zira gündüz güneş ışığına daha çok maruz kalmak gece melatonin üretimini arttırıyor.

AKLINIZDA OLSUN
DAHA AZ YERSENİZ...

1- Daha az insülin üretir, daha az şeker yüklenirsiniz.

2- Daha az atık madde/serbest radikal üretir, daha yavaş paslanırsınız.

3- Daha az trigliserid üretir, daha az yağlanırsınız.

4- Daha çok büyüme hormonu salgılar, daha güçlü hücrelere sahip olursunuz.

5- Mitokondrilerinizi dinlendirir, erken ve hızlı yaşlanmaktan korursunuz.