Yeni nesil ‘best of’

Deniz Seki ile yaptığım röportajda bir sözü çok ilgimi çekti.

Haberin Devamı

“Yeni nesil çok başarılı müzisyenler var. Hazırladığım ‘best of’ta onlara el vereceğim” dedi...

Gençlerle ‘best of’ işi ilginç.

“Ee ne var, bu yeni mi sanki” ya da “Tutmaz bu iş geç” diyebilirsiniz.

Ama illa mesleğe yıllarını vermiş isimlerin şarkılarını yine aynı seviyedeki isimler mi seslendirecek?

Sadece Deniz Seki için değil best of hazırlığındaki diğer isimler için de düşündüm.

‘Yeni nesil müzisyenlerden kimler bu işin hakkını verir’ diye kafa patlattım.

Irmak Arıcı: Düetlerin aranılan ismi olmaya aday. Şimdiden birçok isim onunla düet yaptı. Spotify, Apple Music gibi platformlarda olmayan şarkılar YouTube’da en çok dinlenenler arasında.

Kim Bu Reyhan: Piyasaya bu isimle çıktı genç müzisyen.

Ben onu geçen haftalarda dinlediğim ‘Trabesk’ albümünde tanıdım.

Haberin Devamı

Cansever’in “Kime Bu İnat” şarkısını seslendirmiş. Sesiyle güzel ‘numaralar’ yapabiliyor Reyhan. Tahminimce önü açık.

Eypio: Ona artık yeni nesil müzisyen denir mi bilmem. Ama rap deyince akla gelen ilk isim bence.

O yüzden yeni nesil ‘best of’ta Eypio mutlaka olmalı.

Deniz Tekin: Ahmet Kaya şarkılarına yaptığı ‘cover’larla duyurdu adını. Eğer şöyle dinlendirici bir şarkıyı okuyacak isim arıyorsanız o isim Deniz Tekin’dir.

Can Kazaz: Akustik ve elektronik eserlerde farkını ortaya koyuyor Can.

Gitarın eşlik ettiği bir şarkıyla sesinin uyumu çok başarılı.

Nilipek: Kendisini bilmem ama sesi çok yeni nesil.

Alya: Pandemi öncesi gece gezenler Alya’yı tanır. Sahnelerin ‘enerji’ dolu isimlerindendir o. Yakında yeni şarkısı da piyasaya çıkacak.

Neşeli şarkıların neşeli ismidir. O yüzden yeni ‘best of’larda olmalıdır.

Eli Türkoğlu: “Bu Benim Öyküm” şarkısıyla 2018 senesinde tanıdık çoğumuz Eli’yi. Azerbaycanlı şarkıcının sesi ‘farklı’, Z kuşağına da hitap ediyor üstelik.

Tuğçe Kandemir: Aşk şarkıları deyince akla gelecek ilk isimlerden olmaya adaydır Tuğçe...

Söylenmesi zor şarkıların da altından kalkıyor.

Üstelik o da Z kuşağının sevdiği isimlerden biri.

İşin aslı

"Kitap yazması yasak olanlar" diye bir kanun maddesi var mı?

Yok.

Her isteyen yazabilir mi?

Evet.

Haberin Devamı

Her isteyen kitap yazıyor ama her isteyen kolayca bastıramıyor yazdığı kitapları.

Bazı yayınevleri burada devreye giriyor ve maalesef kitabın içeriğini falan önemsemeyip yazanın popülaritesine bakıyor.

Ben şaka sanmıştım ama gerçekten kitap yazmış Survivor Barış Murat Yağcı.

Etrafında kimse yok muydu, kimse çıkıp demedi mi, ‘Yahu sen yenisin, ne kitabı, kendine gel’ diye.

Dememiş meğer.

Öyle emindim ki o kitaptaki satırların ‘koca bir boşluk’ olduğuna. Haklı da çıktım.

Sosyal medyada kitaptan bir bölüm görmem yetti haklılığımı kanıtlamama.

‘Tanıştığım kadınlara sırtımı dönüp yatardım’ gibi bir şeyler yazmış kitapta ‘Survivor’cı genç.

Bunu da ‘kadınlara bir ders vermek istiyordum’ diye açıklamış.

Haberin Devamı

Hayır hadi kitap yazmana bir şey demedi etrafındakiler, bu sözlere de mi karşı çıkmadılar?

Çok konuşana inanmayacaksın, çok kendini anlatanla sık yan yana gelmeyeceksin’ derler.

Doğru da derler.

Bizim ‘yazar’ onlardan biri işte.

Şu sözleri eleştirenlere söylüyorum...

Yahu değmez!

Çünkü doğruluk payı olduğuna inanmıyorum bu sözlerde.

Sorsanız...

Bugüne kadar yüzlerce kişiye aynı şeyi yaptım, sırtımı dönüp uyudum der.

İşin aslı...

Bir elin parmağını geçmeyecek kişiye bunu yapmıştır.

Sorsanız...

İnsanlara ders vermek hoşuma gidiyor der.

İşin aslı...

Hep ders almıştır.

Şimdi anlıyorum ‘Survivor’ ekibinden neden dışlandığını Barış’ın.

Yeni yeni fark ediyorum, arkadaş çevresi tarafından neden pek ciddiye alınmadığını.

Haberin Devamı

Herkes bırakmış onu kendi haline.

Ama bu işi çok seven, kendini yazarlığa adayan, bir şeyler yazmak için bilgi birikim sahibi olmanın farkındalığında olan ve gece gündüz yazıp çizen genç arkadaşların suçu ne?

Siz yayınevleri, bu işlere destek olmayın artık lütfen.

Siz genç arkadaşlar, ümidinizi kaybetmeyin sakın.

Böyle böyle sizlerin farkı ortaya çıkacak

Öyle düşünün.

Göcek’te tatil

Eskiden...

“Gözlerden uzak tatil yapacağız Göcek’te.

Kimsenin keşfetmediği koylar var oralara gideriz.

2 hafta teknedeydik kimseyi görmedik vallahi.

Müziğimizi de açtık bangır bangır.”

Şimdi...

“Yalnız kalalım diye gittik herkes oradaydı.

Gizli koylarım vardı ama artık benimle beraber birkaç kişinin daha gizli koyu olmuş.

Haberin Devamı

2 hafta diye planladık ama 5’inci gün kaçtık.

Ne müziği ya yüksek sesle konuşsan yandaki tekneden duyuluyor.”

Artık bir kaçış noktası değil Göcek...

Hele ki ‘kaçamak’ yapılacak yer hiç değil.

Siz yine gitmek istiyorsanız gidin tabii.

Ama ‘yalnız’ olduğunuzu sanmayın...

 

Yazarın Tüm Yazıları