Tartışmaya noktayı koyalım mı?

1- Böyle işlerde ses oyuncuya ait olmalı.
2- Dünya sinemasında yıllardan beri uygulanan bir teknik bu.
3- Bizim sorunumuz oyuncuyu role hazırlarken aynı özeni stüdyoda göstermemek.
4- Yeşilçam dönemi kapandı artık” dedi.
3’ncü madde Bergen filminin kilit noktası.
Evet, Özcan Deniz haklı çünkü, ‘filmden sonrası tufan’ gözüyle bakılıyor birçok işe. Stüdyo kısmı oldu bittiye getiriliyor çoğu zaman.
Sonuç olarak da ortaya izlemesi, dinlemesi işkence olan bir iş çıkıyor.Daha önce de yazdım, bu filmde haftalar süren bir stüdyo çalışması yapılmış. Yani Farah stüdyoda defalarca söylemiş şarkıları.
Ne çıkmış ortaya?
İyi iş...
Mahsun Kırmızıgül açıklamasındaki tek bir satırda haklı. O da “bir şarkıcının hayatını oynayabilirsiniz ama onun gibi şarkı söyleyemezsiniz” kısmında.
Ve diyorum ki Mahsun Bey...
Kimse ‘onun gibi söylesin’ demiyor, kimse bunu beklemiyor. Beklentilerin bir tık üzerine çıksın yeter.
Yani uzun zaman sonra ortaya çıkan Mahsun, Özcan karşılaşmasında kazanan Özcan Deniz olmuştur. Bu konunun tartışılacak bir yanı yoktur...

“Bergen’e Saygı” albümünün en iyisi

Çok konuşulan albüm dün çıktı. 8 şarkı var albümde.
“Benim İçin Üzülme”, “Elimde Duran Fotoğrafın”, “Sen Affetsen Ben Affetmem” gibi bilindik şarkılar haricinde az bilinen şarkılar da var...
Mesela onlardan biri ‘Sabır Ver’ şarkısı...
Şarkıyı söyleyen de Jehan Barbur.
Ve o şarkı albümün en iyi şarkısı olmuş.
◊ Ne güzel anlatmış şarkıyı Jehan Barbur.
◊ Kendini 40 yıl öncesine ışınlamış.
◊ Yaşamış resmen her satırı.
Lütfen ilk fırsatta dinleyin ‘Sabır Ver’i...

Eleştirmek en kolayı, sen zor olanı seç

Artık alıştık.
Bir konser bin tartışmayı getiriyor sonrasında.
Gülşen, sahneye haftada bir gece çıkıyor ve hareketleri günlerce konuşuluyor.
Son konserinde bir arkadaşının kucağına oturunca ikiye bölündü ortalık...
◊ Kadın sahnelerin kraliçesi konu kapanmıştır...
◊ Sahne onun sahnesi, dolayısıyla istediğini yapar...
◊ İşte kadının gücü işte kadının sesi...
◊ Çok da güzel yapmış, çok da iyi yapmış...
Karşı taraf ise...
◊ Gülşen çok abarttı...
◊ Artık sahnesinde yaptığı hareketlerle konuşulmak istiyor belli...
◊ Ortada şov mov göremiyorum diyor.
Tüm bunların hiçbir öğesi beni ilgilendirmiyor...
◊ Sana ne arkadaş...
◊ Bana ne arkadaş...
◊ Kime ne arkadaş der ve yoluma giderim.

Arabeskin dress-code’u (kıyafet kuralı)

Herkes bir ahkam kesme peşinde.
Herkes kural koyucu ilan etmiş kendini.
Üstelik yaptıkları her hareket, kafalarındaki her düşünce doğru onlara göre. Aksini konuşmamız, fikir beyan etmemiz yasak.
Mesela Cengiz İmren bir açıklama yaptı geçen gün...
“Manikürlü, pedikürlü, rujlu arabesk okunmaz” dedi. Ben ilk defa duyuyorum arabesk söylemenin bir dress code’u mu vardı?
Bir makyaj şartı falan mı var mesela?
E iyi sesi unuttunuz?
Kaliteli şarkı seçimini görmezden geldiniz?
Çok işimiz var bizim bu düşünce biçimiyle...