Anlaşılan bu iş büyüyecek

Gülşen de sosyal medya hesabından takip ettiği herkesi çıkarmış ve sıfırlamış hesabını.
Seda Sayan’ın sosyal medya ekibiyle çalışıyormuş çünkü.
Bu işin tek kazananı o sosyal medya ekibidir.
Bu belli ki dalga dalga yayılacak çünkü.
Ama bana doğru gelmiyor ‘sıfırlamak’...
O zaman kullanmanın bir anlamı yok ki instagram’ı...
Düşünsenize sadece kendinize gelen yorum, beğeni ve mesajlar dışında hiç kimseyi görmüyorsunuz.
İnsan neden eşini, ailesini, yakın dostlarını falan takip etmez ki?
Bu ‘ben kolay ulaşılabilir biri değilim’ mesajı vermek bence...
Ben takip etmem, edilirim imajı yaratmak.
Ben starım mesajını bağıra bağıra vermek.
Ama günün sonunda sıkılırsınız ben söyleyeyim...
Sevmedim ben bu işi.
Ha bunu yapanlar yarın öbür gün çıkıp ‘fake hesabım yok benim’ falan demesin...
Yemez kimse...

Sıfırlamayalım ama azaltalım

Mesela takip ettiğin yüzlerce hatta binlerce kişi varsa onları azaltma işine son derece desteğim...
Geçtiğimiz gün bir arkadaşımla konuştum.
“5 yıldır görmüyorum ama her gün giydiği kıyafete kadar hakimim. Ne zaman, nerede, ne yiyor, ne içiyor biliyorum. İstemiyorum yahu çıktım takipten görüşmediklerimi” dedi.
Doğru, bunu anlarım...
Yıllardır görmemişsin, belli ki bir o kadar daha görmeyeceksin ama ailen gibi hayatına hakim oluyorsun.
Uyanıyorsun pat diye karşına çıkıveriyor paylaşımları.
Ayrıca az kişiyi takip etme ‘cool’luğu diye bir gerçek var...
O yüzden takip ettiklerimizi sıfırlamak yerine azaltalım.
Bu işin zor yanları olmayacak mı?
Elbet olacak.
Mesela takipten çıktıklarınız fark edip ‘beni neden takipten çıktın’ diye soracak.
Bununla da başa çıkabilirseniz eğer azaltın gitsin...
Bu da kısmi bir detoks anlamına geliyor çünkü.

Cool olanı var mı bu işin?

Sibel Arna’nın YouTube programına konuk oldu Hande Yener ve “Evlilik aptallıktır” diye bir açıklama yaptı.
Valla günümüzde öyle bir ortamdayız ki, tahammül desen yok, hoşgörü falan mumla arıyoruz, en ufak bir müdahalede kıyameti koparıyoruz...
Saysak sayfaları taşırırız.
Bunlara bakarsak tartışmaya açılabilir Hande’nin sözleri.
Hatta doğruluk payı da yüksek.
Burada önemli olan ‘cool’ evliliği yakalamak. Son derece kaliteli bir hayat sürmek.
Özgürlüklere karışmadan karşındakini kıskanmadan birbirine destek olduğun bir hayat sürdürmek.
Yapabilenlere saygım büyük. Çok gördün mü derseniz, az gördüm derim.
O yüzden sorularımız şunlar?
Cool evlilik var mıdır, varsa nerededir, kimlerdedir?

Gel de basma kahkahayı

Yani bizler tanımadan tahammül edemiyoruz tanıyanlar ne yapıyor acaba?
Yusuf Güney her ay yeni bir açıklama yapıyor. En son “Pandemi kararının alındığı 12’li masaya astral bir seyahat gerçekleştirdim. Antik mısır dili gibi bir dil konuşuluyordu o masada. Ve çok kötü şeyler olacağı söyleniyordu” dedi.
Aynen kardeşim gerçekleştirdin.
Peki madem gerçekleştirdin neden o dönem çıkıp uyarmadın?
Pandemi geliyor ben 12’li masaya oturdum, duydum falan demedin?
Bir de merak ediyorum kimler vardı 12’li masada?
Ahahahah...
Eğer bir kişi bile varsa Güney’in sözlerine inanan, inanmayın!
Bu yalan söylemek de değil artık, dalga geçmek.
Ya da ciddi bir psikolojik rahatsızlığı var.
Tek bildiğim şey astral seyahat falan yapılmıyor.
12’li masa diye bir şey yok.
Yusuf Güney’in eğer uzaylılar varsa onlarla teması da yok.
Bir kez daha böyle açıklamalar karşıma çıkarsa gerçekten imdat diye bağıracağım.

Hırsa bak

Brezilya’da bir falcı...
Kendisine fal baktırmaya gelen bir kadına “3 vakte kadar öleceksin” demiş.
Kadın da ertesi gün ölmüş.
Fakat! İddia o ki falcı zehirli bir çikolata vermiş o kadına...
Yani falı çıksın diye resmen öldürmüş müşterisini.
Namını böyle yaymak, yaşadığı yerde efsane olmak istemiş. Hapiste falan müşteri kabul edebileceğini sanıyor herhalde...
Hırsa bak!