Paylaş
Uğruna savaşılan (ya da unutulamayan) adam genelde sessiz kalıyor ama kadınlar sürekli bir çekişme halinde olduklarını ele güne hep hissettiriyor.
En popüler örnek: Hadise ve Aslışah Alkoçlar.
Ortak noktaları malum, Hakan Sabancı.
Hakan hiç konuşmuyor, susuyor.
Ama iki kadın dolaylı mesajlara doyamıyor.
Önce Aslışah pası atmış:
“Polemik yapmak istemiyorum ama Türk popçularının tarzını beğenmiyorum” diyerek...
Şunda anlaşalım: Bir cümleye polemik yapmak istemiyorum diye başlanıyorsa gayet polemik yapılmak isteniyordur aslında.
Hakan Sabancı’yla ilişki yaşadığı söylenen, ama bir türlü bu ilişkisi ispatlanamayan (Mars’ta yaşamı kanıtlamak daha kolay olabilir) Hadise ise Aslışah’ın bu lafına elbette imalı bir yanıt vermiş.
Artık kullanılmaktan eskiyen o meşhur cümleyle:
“Bir lafa bakarım laf mı diye. Bir de...”
Galiba kadınlar bu vıdı vıdı atışma halinden besleniyor.
Bir tür adrenalin.
Bir tür spor.
Bir tür, “Oh ne güzel laf çaktım” hissiyatına olan muhteşem bağımlılık hali...
‘Bizim Survivalist’ler
Bugün o gün.
Yani “Bundan
sonra ne olacak?” sorusunun yanıtlanacağı gün.
Türkiye yoluna “evet”le mi yoksa “hayır”la mı devam edecek akşam göreceğiz.
Farklı sosyal ortamlara girdikçe duyuyorum.
Kimi insanlar her iki seçeneğe karşı da bir ayakta kalma paketi hazırlıyormuş.
Ben onları şu “Survivalist”lere benzetiyorum.
Yani dünyadaki medeniyetin
çökeceğine inanan ve medeniyet sonrası
“kaçış planı/paketi” hazırlayanlar.
Bunun en popüler ve bildik örneği malum, Silikon Vadisi yöneticileri.
Kimisi ada satın alıyor kimisi yeraltı sığınağı yaptırıyor filan...
Yine de bizim Survivalist’lerin o kadar abartacağını sanmam.
Çünkü bizdeki “N’olucak”ların sonu gelmez. Biri biter diğeri başlar.
O yüzden iki gün sonra endişeler unutulur gider.
Gece güneş gözlüğü
takılır mı
Kerem Bürsin ve Serenay Sarıkaya bir akşam mekan çıkışı fotoğraflanıyor.
Kerem’in kafasında güneş gözlüğü var.
Gündüzden de kalmış olabilir.
Ama geceleri de güneş gözlüğü, hele açık renk camlı olanlar pekala takılabilir. Geceleri mekanlarda takılan gözlüğün amacı elbette ışıktan korunmak değil.
Daha çok meraklı, rahatsız edici bakışlardan korunma tekniği...
Genç popun paketi güzel ama...
İki adet genç pop örneğine buyurun:
İlki Onyedi. Kalbime Attım Gitti şarkılarının altyapısı nefis.
Dinledikçe dinleyesin geliyor.
“Kalbime” kısmını mesela. Klip de iyi. İki gencin stilleri de...
Ama şarkının sözlerinde bir boşluk var sanki, bir eski söylem:
“Benimsin sen benim” özellikle.
Diğer genç isim Can Kızıltuğ.
Onun da sound’u, stili filan “yıkılıyor”.
Ama şarkının sözlerinde yeni bir şey yok.
Hep bir Tarkan şarkılarının mahalle arası erotizmi arka planda:
“Bir geçtin yerler yandı
Bizim oralar aşka boyandı
İçimdeki yaramaz çocuk kış uykusundan uyandı.”
Yani genç popun dışarıdan görünen paketi ultra güncel ama yazılım hâlâ eski.
LANA
NEDEN
GÜLÜYOR
Bu gülüş iyi mi kötü mü bilemiyorum.
Çünkü Lana Del Rey’i genelde donuk donuk bakarken görmeye alışığız.
Yakında çıkacak yeni albüm Lust for Life’ın kapağında ise dağlar kızı Reyhan yahut Peter’la beraber az sonra inekleri sağmaya gidecek yanakları al al olmuş Heidi tadında gevrek gevrek gülümsemiş Lana.
Bu albüm kapağı ve gördüğüm en korkunç konser performansına (2013, Küçükçiftlik Parkı) sahip star olmasına rağmen yeni albümü merakla bekliyorum tabii.
Paylaş