Eksik bir Justin bir konseri izledik

Konser için bir çırpıda şunları söyleyebiliriz:
* Justin ve orkestrasının performansı çok iyiydi.
* Justin’in çok arkadaş canlısı, çok sıcakkanlı bir elektriği vardı. Star star değildi.
* Justin bir saniye bile yerinde durmadı, pek çok şarkıda dansetti.
* Soma için söylediği şarkıda tüm stadyumun cep telefonu ışıklarını açması muhteşem bir görüntüydü.
Ama işte bir süre sonra insanlar “Sıkıldım” demeye başladı.
Peki neden?
Eksik bir konser izledik de ondan!
İnternete “Justin+Moving Stage” yazın ve çıkan videoları izleyin.
Justin’le vokalleri “Let The Groove Get In” şarkısını hareket eden sahne üzerinde tüm stadyumu dolaşarak söylüyor.
Evet tüm stadyum! Justin’in sahnesi üzerinizden akıp geçiyor ve stadyumun en arkasına kadar gidiyor.
Yani herkes Justin’i görmüş oluyor.
Bu esnada herkes çığlık çığlığa, kendinden geçiyor tabii.
U2’nun 360 derecelik sahnesini hatırlayın.
Neredeyse oradaki gibi “Vay be!” dedirten bir şey Justin’in hareket eden sahnesi.
Eh, bir konseri etkileyici yapan konserdeki şarkılara eşlik etmek kadar bir de aklınızda kalan o unutulmaz şovdur.
Ertesi gün anlatmaya doyamazsınız, şöyleydi böyleydi diye.
O yüzdendir ki sık sık etrafımda “Sıkıldım” sesleri duydum ve konseri yarısında terkedenleri gördüm.
Bu konser Türk Telekom Arena’da gerçekleşmiş olsaydı hareket eden sahneyi orada görebilirdik.
İTÜ Stadyumu’nun altyapısıyla o şovu yapmak imkansız.
Ve korkarım eylülde İTÜ Stadyumu’nda konser verecek Lady Gaga’nın konseri de bu altyapı yetersizliğinden eksik bir konser olacak.
O yüzden beklentinizi çok yüksek tutmayın derim.

Tarkan’dan özür dileme vakti

Yıl 2008... Tarkan, Doritos sponsorluğunda bir turneye çıkmaya hazırlanıyor.
Bu turnenin duyurusu için de Discorium’da mini bir konser yapılıyor.
Konsere siyah desenli beyaz bir gömlekle çıkıyor Tarkan.
O gecenin devamında neler olduğu yine o günlerde yazdığım şu satırlarla gelsin:
“Her zamanki gibi ikinci dakikada fena halde terlemeye başladı Tarkan. Yüz göz ter içinde, gömlek yarı yarıya sırılsıklam.
Bu duruma herkes alışık. Tarkan’ın sahnede çok terlediği bilinir her seferinde.
Ama madem öyle ona göre kıyafet giyilmeli di mi?”
Pazartesi gecesi Justin Timberlake’i izlerken 2008’de yazdığım bu satırları anımsadım, çünkü Justin de o gece siyah desenli beyaz bir gömlekle sahnedeydi!
Gece boyunca aynı kostümle.
Ve tabii ki terden sırılsıklam oldu.
Hatta arkadaşlarla kendi aramızda “Biri sırtına havlu filan koysa, üşütecek” tarzı çok bayık babaanne konuşmaları bile yaptık.
Neyse, diyeceğim odur ki, özür dilerim Tarkan.
Yıllar önce öyle vıdı vıdılanmışım.
Ama işte pazartesi gecesi Justin terli beyaz gömleğinden hiç vazgeçmeyince dedim ki, “Hata bendeymiş.”
Tarkan’ın bir bildiği varmış.
Evet, aynen öyle. Kesin bilgi.

Cengiz’in sorusu

Dünkü yazısında Cengiz Semercioğlu, “Önümüzdeki günlerde muhtemelen kamuoyunda tartışılacak soruyu ben şimdiden atayım ortaya” deyip o soruyu yazmış:
Ramazan’ın ilk günü LGBT Onur yürüyüşü olur mu?
Bırakın sorunun yanıtını böyle bir sorunun tartışılması dahi sorunlu aslında.
Ramazan’da yürüyüş/eylem olmaz mı?
Geçen Ramazan İstiklal ortasında yeryüzü iftarları gibi şahane eylemlere tanık olmadık mı?
Ayrıca belki böyle bir soru akıllara dahi gelmeyecekti.
Durup dururken ortaya atmak o yürüyüşü hedef haline getirmek değil midir?