Paylaş
◊ Çocukları yemek yemeye zorlamak doğru mu?
Değil. Çocuğun yemek yemeyi istememenin iki nedeni olabilir: Ya duygusal olarak kötü bir deneyimi olmuştur ya da fiziksel olarak gerçekten ihtiyaç hissetmiyordur.
Bu nedenle çocuğumuzdaki isteksizliğin nedenini çok iyi bulmamız gerekir. Yani çocuk, fiziksel olarak acıkmadığı için mi yemek istemiyor, yoksa o yemekle ilgili kötü bir deneyim mi yaşadı? Eğer bir çocuk sağlıklı bir bedene sahip ise en fazla iki gün aç durabilir, üçüncü gün mutlaka yemek yemek isteyecektir. Anne baba bunu bir takıntı haline getirmemeli, çocuğu biraz oluruna bırakma cesareti göstermeli. Çünkü çocuk onların ilgisini yemeğe karşı isteksizlikle pekiştirirse, çocuk hep yemeği istememeye başlayacaktır.
◊ Peki, elinde tabakla çocuğun peşinde dolaşmak?
O da doğru değil. Çocuğu zorlamak çocuğun karnını doyurmaz, aksine evdeki ana gündemin ‘çocuğun yemek yememesi’ olmasına zemin hazırlar. Yani ondaki isteksizlik ilgi odağı haline gelirse, çocuk bunu pekiştirir ve hep istememeye başlar. Bu da yarar yerine, zarar getirir. Bu sorunu çözmenin birçok yolu vardır.
Meselâ çocuk ıspanak yemek istemiyorsa, ama yumurtayı çok seviyorsa; ıspanaklı yumurta yapılabilir veya ıspanak çorbanın içine konulabilir. Böreği çok seven çocuğun ıspanak yemesi için, o böreğin içine ıspanak eklenebilir.
Burada formül çocuğu iyi tanımak ve tatları onun için sevilebilir hale getirmektir.
Ağız yaralarını iyileştirmek artık mümkün
Özellikle kış aylarında çocuklarda ağız ve boğaz yaraları sıklıkla çıkıyor. Abdi İbrahim İlaç San. Tüketici Sağlığı Genel Müdürü Dr. Yalım Üner bunun temel sebebinin yetersiz uyku ve vitamin mineral eksiklikleri olduğunu belirtiyor.
◊ Özellikle kış aylarında çocukların da ağız ve boğaz yaraları artıyor. Sebebi nedir?
Eğer ağzımızda aft, uçuk veya yara çıkıyorsa, bunun temel sebebi vitamin ve mineral eksikliğidir ve bu, bağışıklık sisteminin iyi olmadığının da bir belirtisidir. Bağışıklığımızın zayıflamasının temel sebebi ise yetersiz beslenme ve yetersiz uykudur. Şunun altını çizmeliyiz ki, iyi beslenmek karnımızın tok olması demek değildir, vitamin ve mineral eksikliğimizi gidermektir. Ancak tüm bunlara rağmen yine ağız ve boğaz yaraları oluşuyorsa içinde lizozim bulunan bir ürünün mutlaka kullanılması gerekir.
◊ Nedir lizozim?
Tükürük salgısında bulunan bir enzimdir. Ağzımız, vücudun giriş kapılarından biri olduğu için tükürüğün koruyucu özelliği de var. Aslında bu sadece insanlarda değil, bütün doğada böyle. Örneğin, hayvanların yaralarını yaladığını biliyoruz. Hatta biz bile çok ilkel bir refleks olarak, örneğin elimiz kesildiğinde hemen ağzımıza götürüp emeriz. İçgüdüsel olarak yaparız bunu. Dolayısıyla insanların bu refleksi, bilim insanlarına bir pencere açmış ve tükürükte bulunan lizozim adlı enzimi bulmalarına yaramış.
“Eğer bu enzimi yoğunlaştırırsak yara tedavisinde kullanabiliriz” diye düşünmüşler. Denemeler de gerçekten tahmin edildiği gibi olmuş. Lizozim, yoğun olarak, özellikle ağız ve boğaz yaralarına püskürtüldüğünde çok hızlı bir iyileşme görülüyor. Hatta uçuklara sıktığınızda da çok hızlı iyileşme görülüyor.
◊ Ailelere önerileriniz neler?
Önce vitamin ve mineral açısından zengin beslenme ve düzenli bir uyku ile güçlenen bağışıklık çok önemli. Küçük gibi görünse de ağız yaraları yaşam kalitemizi çok olumsuz etkiler. Bu gibi sorunlarda da lizozim içeren bir ürün kullanmalarını tavsiye ederim.
Hadi gidelim
Mahşer-i Cümbüş
Bol kahkaha ve eğlenceyle dolu Mahşer-i Cümbüş ekibi bu kez çocuklar için sahnede.
Yer: İstanbul-Trump Sahne
Tarih: 30 Aralık Cumartesi Saat: 16.00 Yaş: 4+ İletişim: (0212) 348 78 40
Fiyatı: 156,75 lira
Haftanın kitabı
O da Ne? sahibini çok seven ve onu kimseyle paylaşamayan bir köpeğin hikâyesi. Çocuklar kitabı okurken hem gülecek hem düşünecek.
Yayınevi: YKY Yayınları
Yazan: Dilşah Özdinç
Resimleyen: Sezen Aksu Taşyürek
Tür: Resimli öykü Yaş: 3+ Sayfa: 40
Fiyatı: 70 lira
Paylaş