Sibel Can Sevim Emre'ye vokal yapacak

Kürk meselesi üzerine konuştuklarımızı, yeni albümü ve dillere destan geyşa Sevim’i merak edenler çoğunluktaydı.
Röportajdan bugüne kalan başlıklar içinde bunlar ve çok daha fazlası var.
* Geyşa Sevim diyorlar sizin için. Neymiş bu geyşalık?
- Orhan Bey’in her şeyini ben yaparım. Yemeğini, kahvaltısını hazırlarım. Pijamasını dahi ben veririm. Ona kahve verdiğim zaman arkamı dönmem çıkarken. Her bayram, her kandilde elini öperim. Bu ayrı bir saygı.
* Anahtarı yokmuş?
- Almaz anahtar. Kesinlikle ben ondan evvel evde olacağım. Ben yoksam eve gelmez. Zaten ben de sokakta fazla zaman harcamam. Gece Orhan’sız bir yere çıkmam. O da bensiz çıkmaz. Yıllardır böyle bir şeyi yapmadık, alışmadık.

SİBEL CAN, BANA VOKAL YAPACAK

* Size yazılan en güzel Orhan Gencebay şarkısı?
- “Benim Dünyam”, “Aşk Pınarı”... Hepsi bana, hangisini seçeyim?
* Orhan Bey en çok ne yaparsa kızarsınız veya kırılırsınız? Hep takipte misiniz?
- Beni kıracak bir şey yapacağına inanmıyorum. O kadar güveniyorum ona. Bugüne dek başımı bir kez olsun yere indirmedi. Bir de şöhretli bir adam, adım atsa duyulur. Benim onu takip etmeme gerek yok yani. Ayrıca sağlam bir karakteri varsa, o kişiyi kimse kandıramaz.

KÜRK GİYERKEN BİLİNCİNDE DEĞİLDİM

* Sanat dünyasının içinden kırgın olduğunuz isimler var mı?
- Kimseye kırgınlığım yok. Sanat hayatından çok dostumuz da yok gerçi... Sibel Can ve Hülya Avşar’la bir ara her gün beraberdik. Çok güzeldi. Hâlâ Hülya’yı gördüğüm zaman o günkü gibi sarılırım. Sibel de aynı şekilde... Mesela geçen gece Sibel’i dinlemeye Günay’a gittik, sahneden bana “Kesin sana vokal yapacağım” dedi. Albümümdeki şarkılarda vokal yapacak.
* Sizi çok seviyorum ama şu kürk meselesi beni üzüyor. Biraz açıklama getirsek bu konuya... Ben de rahatlasam...
- Ben hayvanları çok seviyorum. Bahçede sokaktan bulup, büyütüp 18 yaşına getirdiğimiz kedinin mezarı var. Benim evimde hep kedilerim oldu, hep hayvanlarım oldu. Arabamın arkasında yemeklerle dolaşır, sokak kedilerine verirdim.
* Bunları söyleyin bana işte ne güzel.
- Apartmandaki bir kedinin ağzına olta batmıştı, hayvan oradan oraya atıyordu kendini. Ben tuttum, aldım kucağıma, bir yandan sevmeye devam ederken o oltayı yavaş yavaş çıkardım. İyileşti, hatta yavruları bizim evde doğdu. 18 yaşına kadar baktığım Yaşar onun bebeğidir.
* Ya kürk meselesi?
- Giydiğim o kürk bana hediye. Kendim gidip de özel olarak kürk almadım ben. Bunlar hep bilinçlenmeyle ilgili şeyler. O zamanlar onun bilincinde değildim. Şimdi kaz tüyü yorgan bile almıyorum. O hayvanlar canlı canlı yolunuyorlar çünkü.

ALBÜM ŞARKILARI ORHAN BABA’DAN

* Henüz gerçekleş-tiremediğiniz bir hayaliniz var mı?
- CD... Şu CD bir çıksa...
* Ne zaman çıkar? Var mı belli bir tarih?
- Valla çalışıyoruz işte, inşallah yaza doğru çıkar diye düşünüyorum.
* Bildiğimiz şarkılar olacak mı içinde?
- Evet, Orhan’ın üç tane eski bestesi var.
* Hangileri?
- “Ümit” şarkısı var, “Gönül Fırtınası”. Bir de onun bana kızarak bestelediği “Ziyankar”...
* Nasıl bir şarkı bu “Ziyankar”?
- Bir gün baktım oturmuş yazıyor bir şeyler. Kızmış bana, bozulmuş belli. Ondan sonra baktım sözlerine: “Harcadım ömrümü hep senin için / Sevilmek bir hayal sevmemek ziyan / Ettiğim duadan ümide kadar / Döktüğüm gözyaşım, nefretim ziyan / Yaradan doğ demiş ben de doğmuşum / Bir gönle gir demiş seni bulmuşum / Ne yazık sayende sefil olmuşum / Aleme ibretim, görmemek ziyan...” Böyle bir şarkı yapmış. Ben bunu okuduğum zaman bayıldım.