Paylaş
Tarhan Erdem'in başında bulunduğu araştırma grubu, istediği kadar DSP ile MHP'nin ‘‘taban''ı (ben bu laftan nefret ederim) ‘‘Artık geçmişi unutalım, hükümeti birlikte kuralım'' dediklerini ortaya çıkarsın...
Bizim partilerden hangisinde ‘‘parti içi demokrasi''nin kırıntısı var ki, ‘‘taban''a kulak veren olsun?
O nedenle siz ‘‘taban’’a filan bakmayın... Eğer gerçekçi bir yorum yapmak niyetindeyseniz, 5 liderin dediklerine bakın. Bir de Bay Balgat'ın nereye ne zaman çomak sokacağına dikkat edin.
Bu açıdan bakınca bizim gördüğümüz şu:
Sayın Bülent Ecevit ile eşi Sayın Rahşan Ecevit, MHP ile bir koalisyon kurulması yolunu bilerek, isteyerek tıkadılar. Yoksa ikisi de ağızlarından çıkan her sözü tartarak söylemekle şöhretli olan bu çift, MHP'lileri çok rahatsız edecek bir açıklama yapmazdı.
Bu yaklaşımın Türkiye'ye ve DSP'ye neler kazandıracağını ve neler kaybettireceğini görmek için önümüzdeki ayları ve birkaç yılı beklemeye mecburuz. Ama onlar bu hesaplanmış riski belli ki çıkarlarına uygun görüyorlar.
Bazıları soruyor:
Ecevitler geçmişi anımsamaya ve anımsatmaya mecbur muydu?
Değildi ama, dediğimiz gibi hesaplanmış bir oyunla karşı karşıyayız.
Kaldı ki bir tarafta MHP'nin doğruca karıştığı terör olayları vardı. Oysa o dönemin öteki siyasi partilerinin hiçbiri bu şekilde sabıkalanmadı. O nedenle MHP kendi geçmişi ile hesaplaşmadıkça ve o günlerde başvurulmuş metotları kamuoyu önünde açıkça kınayıp demokratik hukuk devleti ilkelerini benimsediğini resmen açıklamadıkça, zihinlerde o günlerin tortuları yaşayacaktır. O nedenle sadece bir tarafın unutmasını değil, öteki tarafın da kendine düşeni yapmasını beklemek doğru olur.
Kısaca söylemek gerekirse Mesut Yılmaz'ın geçen hafta söylediği gerçekleşecek, yani Ecevit görevi Çankaya'ya iade edecek gibi görünüyor.
O zaman ne olur?
Gerçi hükümetsiz kalmayız ama, bu yüzden MHP-FP-ANAP veya MHP-ANAP-DYP koalisyonu kurulursa başımıza yeni bir Milliyetçi Cephe belası çıkar.
Onun da altından kalkarız ama Türkiye'ye neye patlar, bilemeyiz.
Not: Adalet Bakanı Sayın Prof. Dr. Selçuk Öztek, 12 Mayıs 1999'da çıkan ‘‘Yeni Çetelerimiz’’ başlıklı yazıda ‘telekulak çeteleri’ne engel olmak için Adalet Bakanlığı'nın hiçbir şey yapmadığına ilişkin sözlerimin yanlış olduğunu bildirdi. Geçen yasama döneminde bakanlığın tam da bu konuyla ilgili olarak hazırladığı yasa tasarısının TBMM'ye sunulduğunu ancak yasama dönemi bittiği için yasalaşamadığını vurguladı. Yeni dönemde o tasarının tazeleneceğini açıkladı. Biz de memnuniyetle aktarıyoruz.
Paylaş