Berkeley’li profesörden öğretmenlere 15 altın anahtar

Dün 24 Kasım Öğretmenler Günü idi. İşte bu özel gün nedeniyle çok değerli bir öğretmenle görüştüm. Ve ondan meslektaşları için altın değerinde bazı tavsiyeler aldım. Bu değerli hocanın adı Özge Hacıfazlıoğlu. Kendisi Kaliforniya Üniversitesi Berkeley (University of California Berkeley) Eğitim Fakültesi Liderlik Programı’nda profesör unvanıyla görev yapıyor. Prof. Özge Hacıfazlıoğlu, yüksek lisans ve doktora programlarında ve eğitim liderlerinin yetiştirilmesinde aktif rol oynuyor. Ayrıca 20 yılı aşkın süredir Uluslararası Öğretmen Eğitimcileri Birliği’nde (ISATT), dünyanın farklı yerlerinde öğretmenlerin ve okul yöneticilerinin mesleki gelişimleri üzerine araştırmalar yapıyor. Hacıfazlıoğlu, meslekte iz bırakmak ve dünya öğretmeni olmak için önerilerini 15 başlık altında sıralıyor:

1- Esnek ve paylaşımcı olun, öğrencilerinizle empati kurun: ABD’deki Wallace Vakfı’nın son raporunda kültüre dayalı liderliğe vurgu yapılıyor. Avrupa’da farklı kültürlerle iletişimi güçlendiren etkinlikler tasarlayan öğretmenlerin önemi sık sık dile getiriliyor. Değişen öğrenci profiliyle birlikte öğretmenler, esneklik, paylaşım ve empati gibi konularda farkındalık yaratarak öğrencilerine model olmalı.

2- Eşit öğrenme fırsatı verin: Eğitim ve öğretim süreçlerinde tüm öğrencilere eşit fırsatlar sunulmalı. Öğretmenler, sınıf içindeki çeşitli ihtiyaçlara duyarlı olarak eşitlik odaklı öğrenme fırsatları yaratmalı.

3- Sosyal adaleti sanat ve yaratıcılıkla benimsetin: Öğretmenler, sosyal adalet kavramını okul çapında benimsetmek için sanatsal ve kültürel etkinliklerde aktif rol almalı.

4- Eylem araştırmaları yoluyla değişimi yönetin: Öğretmenler, sınıf veya okulda karşılaştıkları sorunlar üzerine eylem araştırmaları yaparak değişim sürecine katkıda bulunmalı. Kendi  hikayelerinin ve yaşanmış deneyimlerin farkında olarak, daha iyi öğrenme ortamlarını yaratmaya yönelik arayışlarına sürekli devam etmeliler.

5- Yenilikçi öğrenme fırsatları yaratın: Öğretmen, yüz yüze, uzaktan ve hibrit eğitimde etkileşime dayalı yenilikçi yöntemler geliştirmeli.

6- Deneyimlerinizi paylaşın: Öğretmen,  profesyonel gelişim fırsatları sunan güçlü öğrenme deneyimlerinin bir parçası olmalı. Deneyim paylaşım toplulukları aracılığıyla hem mesleki hem de kültürel kimliklerini tanımlayan topluluklarda aktif rol almalı.

7-Meslektaşlarınızla iletişim içinde olun: Gerek bireysel gerekse meslektaşlarla birlikte okul çapında yansıtmaya dayalı zengin içerikli diyaloglar sürdürülmeli.

8- Yılmazlık becerilerinizi geliştirin: Chunyan Yang ve Rebecca Cheung ile yaptığımız çalışmada, öğretmenlerin ve okul yöneticilerinin yılmazlık geliştirme süreçlerine ilişkin araştırma sonuçlarımız, öğretmenlerin bu süreçte, koruyucu faktörlere ihtiyaç duyduğunu gösteriyor. Risk faktörleri kişisel ve çevresel faktörlere göre değişiklik gösteriyor. Çevrenizi analiz ederek, sizi güçlendirecek koruyucu faktörlerin farkında olun.

9- Mesleki yorgunluğa dikkat edin: Öğretmenlik mesleği, fedakarlığa dayanır. Kültürel olarak fedakarlık yapmayı içselleştirmiş bir toplumdan geliyor olmamız, bazen tükenmeye yol açabilir. Bu nedenle öğretmenler, mesleki yorgunluklarının farkında olmalı.

10- Deneyimlerinizi farkına varın, kendinizi geliştirin: Eğitim, aile ve sosyal çevrenizle olan deneyimlerinize odaklanın. Hikayelerinizin farkında olmak, gelecekteki deneyimlerinizi şekillendirecek adımlarda size destek olur. Günlük yazmak, dijital hikayeler oluşturmak, deneyimlerinizi analiz etmek ve kendinizi geliştirmek önemlidir.

11- Ruhunuzu ve bedeninizi besleyin: Öğretmenler, ruh ve beden sağlığını destekleyecek aktivitelere katılarak kendilerini beslemeli. Öğrencilerinizi beslemeden önce kendi ruhunuzu beslemeyi unutmayın.

12- Farklı kurumlarla paylaşım ağları kurun: Farklı okullar, kurumlar ve sivil toplum kuruluşlarıyla işbirliği yaparak yenilikçi öğrenme ortamları yaratın.

13- Yurt içi ve yurt dışı saha ziyaretleri yapın: Yurt içi ve yurt dışındaki özgün uygulamaları olan okullarla işbirliği yaparak ziyaretler gerçekleştirin. Bu konuda öğretmenlere sunulan burs ve destek fırsatlarının farkında olun.

14- Dersleri yaratıcı şekilde aktarın: Ders içeriklerini yaratıcı şekilde aktararak öğrencilerin beden ve zihin farkındalığını geliştirebilirsiniz. Sınıf içinde ve dışında sosyal ve duygusal öğrenme fırsatlarını yaratın.

15 Derste yapay zekâyı kullanın, kendinizi geliştirin: Öğrencilerin öğrenme sürecinde aktif rol alan, proje, etkileşim ve yansıtma odaklı çalışmalarda yapay zekâdan yararlanmaktan kaçınmayın. Yapay zekâ uygulamalarını kullanırken yaratıcılığı, yenilikçiliği ve etik davranışları destekleyen stratejiler geliştirin ve kendinizi sürekli yenileyin.

GÜZEL BİR VEFA ÖRNEĞİ

Ağustos ayında İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü olan Doç. Dr. Murat Mücahit Yentür, geçmişte ilde aynı koltukta olan meslektaşlarını güzel bir vefa örneği ile mutlu etti. Kendisinden önce İl Milli Eğitim Müdürlüğü yapan Ömer Balıbey’i, Muammer Yıldız’ı ve Ata Özer’i görev yaptıkları yerlerde ve evlerinde ziyaret etti. İzmir’de yaşayan eski il müdürü Turgut Akan’ı ise telefonla arayarak Öğretmenler Günü’nü kutladı. İlk olarak Ata Özer’i görev yaptığı Yeni Yüzyıl Üniversitesi’nde ziyaret eden Müdür Yentür, eski il müdürlerinin, İstanbul’a hizmet görevini üstlendikleri süre içerisinde büyük bir kadirşinaslık ve adanmışlıkla çalıştıklarına vurgu yaparak Özer’in şahsında tüm eski il müdürlerine teşekkür ve saygılarını sundu. Yentür ve beraberindeki heyet daha sonra 1996’da il müdürlüğü yapan Ömer Balıbey’i evinde ziyaret etti. Yentür bu ziyarette de, “Öncü çalışmalarınızla maarif davamızda kalıcı izler bıraktınız. Meslektaşlarımızın gönlünde müstesna bir yer edindiniz. Her daim hayırla yâd edilecek hizmetlerinizden dolayı sizlere müteşekkiriz. Bundan önce olduğu gibi bundan sonra da engin birikimlerinizi eğitim camiamızla paylaşacağınıza yürekten inanıyoruz. Hepimiz için en mühim mesele baki olan bu kubbede hoş bir sada bırakmaktır. Siz geride kalan eserleriniz ve aziz hatıralarınızla bunu başardınız” dedi. Yentür’ün bu vefalı davranışı umarım herkese örnek olur.