Paylaş
Nedir, aktif/pasif oranı? Sosyal güvenlik ve sistemin sürdürülebilirliği konusunda en önemli orandır. Şöyle anlatayım: Çalışanlara aktif sigortalı; emekli, dul, yetim, malul sigortalılara pasif sigortalı deniliyor. Aktif/pasif oranı da; kaç aktif çalışanın, kaç pasif çalışanı finanse ettiğini gösteriyor.
Neden önemli? Çalışanlar prim ödeyecek, ödedikleri bu primler SGK’nın bütçesine girecek, SGK da buradan emeklilerin maaşlarını ödeyecek. Bu sayede SGK’nın, devlet bütçesine yükü azalacak ve daha önemlisi sosyal güvenlik sistemi sürdürülebilir olacak. Dünyada kabul görmüş aktif/pasif oranı 4’tür. Yani 4 çalışan, 1 emekliyi finanse ederse sosyal güvenlik sistemi sürdürülebilir olur. Sürdürülebilirlikten kastım da bütçeye yük olmadan, olsa da az yük olarak emekli maaşlarının gelecekte de ödenebilmesidir.
SGK, 2023 yılı Ocak-Ağustos verilerini yayınladı. Böylece mart ayında uygulamaya giren EYT düzenlemesinin sistem üzerindeki etkisi de ortaya çıktı. Bundan sonra yazacaklarımla kafanızı rakamlarla meşgul edeceğim ama bu konu başka türlü de anlatılamaz.
ÇALIŞAN AZALDI, EMEKLİ ARTTI
SGK verilerine göre, geçen yılın ağustos ayında işçi (4/A), Bağ-Kur (4/B), memur (4/C) statüsünde çalışanların toplamı 23 milyon 358 bin iken, bu yılın aynı döneminde bu sayı 335 bin azalarak, 23 milyon 22 bine geriledi. Aynı dönemde işçi statüsünde çalışanların sayısı 685 bin, Bağ-Kur’lu olarak çalışanların sayısı 85 bin azaldı. Yani, bu yılın ağustos ayından geçen yılın aynı dönemine göre işçi ve Bağ-Kur’lu çalışanların sayısında ciddi bir azalma var. Buna karşın memur statüsünde kamuda çalışanların sayısı ise 436 bin kişi arttı.
Yine SGK’nın son açıkladığı verilere göre; pasif sigortalıların sayısı yani sosyal güvenlik sisteminde emekli aylığı, malullük, sürekli iş göremezlik, ölüm aylığı alanların sayısı; 2022 yılının sonunda 13.9 milyon kişi iken, 2023’ün ağustos ayında 1 milyon 695 bin kişi artarak 15.6 milyon kişiye çıktı. Aynı dönemde emekli aylığı alanların sayısı 1 milyon 644 bin kişi artarak 9.4 milyondan 11.1 milyona yükseldi. Hatırlatayım; EYT için mart ayında yaklaşık 1.9 milyon kişi başvurdu, bunların da 1.6 milyonu emekliliğe hak kazandı. Çalıştıkları statüye göre emekli sayılarına da baktım. Geçen yılın sonundan ağustos sonuna kadar 1.5 milyon 4/A’lı çalışan, 115 bin 4/B’li, 58 bine yakın da 4/C statüsünde çalışan emekli olup, emekli aylığı almaya başlamışlar.
SON 15 YILIN EN DÜŞÜĞÜ
Gelelim, aktif/pasif oranına... 2022 aralık sonu itibarıyla aktif/pasif oranı 2.01. Yani, geçen yılın sonunda 2.01 çalışan ile bir emeklinin maaşı ödeniyordu. Peki, şimdi ne oldu? Ağustos sonu itibarıyla bu oran, 1.68’e geriledi. Artık 1.68 çalışan, bir emekliyi finanse ediyor. Ve bu oran son 15 yılın en düşük oranı.
Bir saptama yapayım... Bu tabloda aktif çalışanlar içinde çırak, stajyer, kursiyerler de var. Bunları çıkardığımızda aktif/pasif oranı 1.50’ye kadar düşüyor. Bu da şu anlama geliyor ki, sosyal güvenlik sisteminde artık 1.50 çalışan, bir emeklinin maaşını ancak ödüyor. Bu rakamlara bakınca EYT’nin sosyal güvenlik sistemi üzerindeki etkisi görülüyor. Bunlar henüz bu yılın 8 aylık verileri. Sene sonu geldiğinde hem EYT işlemleri devam edenler hem de normal şartlarda emekliliği gelenler –ki yıllık ortalama 500 bin, aylık da 40-50 bin kişi emekli oluyor- ile verilerin daha da bozulması muhtemel.
SGK, aynı zamanda 2023 Ocak-Ağustos dönemi mali rasyolarını da açıkladı. Buna göre, bu yılın 8 aylık döneminde SGK, 893.1 trilyon liralık prim geliri elde ederken emekli aylığı olarak ödediği toplam tutar ise 875.2 trilyon TL olmuş. Aynı dönemde SGK’ya bütçeden 535.4 trilyon TL transfer gerçekleştirilmiş.
SÜRDÜRÜLEMEZ HALE GİDİYOR
Altını çizmekte fayda var, 80’lerde 3.3 çalışan bir emekliyi finanse ediyordu. Bu oran şimdilerde 1.50’lere kadar geriledi. Şunu da çok iyi hatırlıyorum, bundan iki-üç yıl önce yapılan analizlerde, gelecek 5 yılda önlem alınmazsa aktif/pasif oranının 1.5’lere kadar gerileyeceği ve bunun da sosyal güvenlik sisteminin sürdürülebilirliğini ciddi riske atacağı belirtiyordu. İşte, şimdi o noktadayız.
Ne mi demek istiyorum? Bundan dolayı; 2024 yılı Cumhurbaşkanlığı Programı’nda; sosyal güvenlik sistemi kapsamının artırılmasından, tamamlayıcı emeklilik sisteminden, tamamlayıcı sağlık sisteminden, SGK’nın mali yapısının güçlendirilmesinden, aylık bağlama oranından ve emeklilik yaşında değişiklikten, özetle sosyal güvenlikte reformdan bahsediliyor. Çünkü mevcut yapı daha fazla sürdürülemez. Şunu da belirteyim, kimse gönül koymasın ama böyle bir yapıda yeni bir EYT ya da benzeri uygulama beklenmesin derim.
Paylaş