Noyan Doğan

Deprem bölgesinde nitelikli işgücü sorunu var

7 Şubat 2024
KAHRAMANMARAŞ depremlerinin birinci yıldönümünde bölgeyi ziyaret ettim. Geçen yıl depremden birkaç hafta sonra Kahramanmaraş ve Antakya’ya giderek; ildeki sanayiciler ve işletmelerle bir araya gelmiştim. Sonrasında da birçok defa kimi zaman sigortacılarla kimi zaman da sanayicilerle başta Kahramanmaraş olmak üzere depremden etkilenen illeri ziyaret etmiştim.

Depremin yıldönümünde bu sefer Türkiye Sigorta Birliği’nin üyeleri ile önce Adana’ya oradan da Osmaniye ve Antakya’ya geçtik. Açıkçası deprem sonrasında Osmaniye’ye gitmemiştim; o nedenle de bu sefer önceliği oraya verdim. Bir önceliğim daha vardı; Antakya. Bana göre Antakya, depremin en yıkıcı etkisini yaşayan kentti. Adeta yıkık, yarı yıkık binalardan başka bir şey görülmüyordu. Beni en çok etkileyen ise o konutlarda, rüzgârda uçuşan perdeler oldu. Kent bomboştu; ortalarda kimseler yoktu. Tek tük insanlar yıkık binalardan oluşan sokaklarda ellerindeki torbalarla –ki, içlerinde ne olduğunu bilemedim, sormaya da cesaret edemedim-  bir sokaktan, diğerine dolaşıp duruyorlardı. Bu söylediğim, depremden birkaç hafta sonraki manzara.

GÖÇ EDENLER GERİ DÖNECEK

Şimdi mi? Önce Osmaniye’den başlayayım. Yıkılması gereken binalar yıkılmış, halen yıkılması gereken binalar var. Kentteki işyeri sahipleri ile konuştum. Yavaş yavaş ekonomik hareketliliğin başladığını, ancak deprem sonrası ciddi göç olduğundan, toparlanmanın zor olacağını söylüyorlar. Şehrin en işlek caddesi olan İstasyon Caddesi artık bomboş. Ama Osmaniyeliler umutlu. Öyle ki, “Daha bir yıl oldu, henüz erken” diyorlar ve ekliyorlar, “Göç edenler geri gelecek, işyerleri yeniden açılacak, eski günlere yine kavuşacağız.” Gördüğüm kadarıyla şimdilik şehrin ihtiyaçlarını karşılayacak kadar bir ekonomi dönüyor.

ŞANTİYE ŞEHRİ, ANTAKYA

Gelelim, Antakya’ya. Açıkçası şaşırdım. Yıkık binaların olduğu yerler artık dümdüz. Sanki bir yerden bakıyorsunuz, şehrin diğeri tarafını görüyorsunuz. Uçuşan perdeler yine var ama tek tük. Antakya, adeta şantiye şehri. Bir taraftan yıkım, diğer taraftan inşaat sürüyor. Şehir, yeniden inşa ediliyor.

Caddeler kalabalık. Ciddi bir trafikle şehrin merkezine ulaşabiliyorsunuz. İnsanlar konteyner kentten çıkıyor, işine gidiyor, akşam geri konteynerine dönüyor. Konuştuğum kişiler, “Eskiden insanlar hem çalışır hem de yiyeceğini kendi ekerdi; şimdi o yok, olmayınca artık dışarıdalar ama dışarısı da halk için pahalı” diyorlar.

Bir sene önce ‘in cin’in top oynadığı Antakya’da insanlar sokaklarda, dükkânlar açılmış; marketler, yiyecek yerleri çalışıyor, alışveriş yapılıyor. Yani, ekonomik aktivite başlamış. Soruyorum; “Ne olmasını bekliyordun ki, hayat devam ediyor” diyorlar.

Yazının Devamını Oku

Türkiye sigortasızlaştırılıyor mu?

5 Şubat 2024
Geçtiğimiz senenin son aylarından bu yana sanayicilerin sigorta konusunda işlerinin zorlaşacağını, fiyatların ciddi oranda artacağını, kimilerinin tesislerini sigortalatmakta zorlanacağını; nedenleri ile yazdım, anlattım.

Kimileri umursadı, kimileri umursamadı. Kimileri de beni felaket tellallığı yapmakla suçlayıp, ‘mümkün değil sigorta fiyatları o kadar artmaz’ dedi. Bu süreçte Türkiye Sigorta Birliği üyesi sigorta şirketlerinin yöneticileri sanayinin yoğun olduğu illerde sanayicilerle buluşarak; yeni senede yaşanacakları, fiyat artışlarının kendilerinden kaynaklanmadığını, ortak hareketle orta yol bulanacağını anlattı ki, bu toplantıların bir kısmına ben de katıldım.

Bugün gelinen noktada sigorta yenilemeleri gelen sanayiciler feryat ediyor. Son olarak Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in de katıldığı İstanbul Sanayi Odası (İSO) Meclis toplantısında, İSO Başkanı Erdal Bahçıvan, sigorta şirketleri tarafından yapılan zamların son haftalarda giderek artan sorun haline geldiğini belirterek, “Sigorta yenilenme sürecinin başlamasıyla beraber sanayi sektörümüzde ve sanayimizden bu konuda gelen şikayetlerin giderek arttığını görmekteyiz. Adeta sigorta firmaları, bir sendikasyon mantığıyla sigorta paketlerine bakıyorlar. Tüm paketin yarısını ancak alabiliyoruz. Türkiye’nin sigortasızlaşması konusunda özel bir çaba var” dedi.

FİYATLAR NEDEN ARTTI?

Aylardır gündemde olan, defalarca anlattığımız konu; şimdi sanayicinin gündemine geldi. Peki, fiyatlar neden bu kadar arttı? Sigortacılarla konuştum, sizlerle de paylaşayım. Öncelikle şunu belirteyim, Erdal Bahçıvan’ın bu açıklamasını sorduğumda, sigortacıların ortak cevabı; “Biz sigorta yapabildiğimize, sanayiciler de sigorta teminatı bulabildiklerine şükretsin” oldu. Şimdi madde madde fiyat artışlarının nedenlerine, sonrasında da ne yapılabilir konusuna değineyim.

- Sadece Türkiye’de değil, dünyada sigorta şirketleri bir süredir reasürans teminatı bulmakta sorun yaşıyor. Sigorta şirketlerinin teminat talebi yüksek, reasürans arzı çok düşük. Bu durum reasürans teminatının maliyetini ciddi artırıyor. Malum reasürans teminatı olmazsa sigorta şirketleri de sigorta yapamıyor. Geçen senenin sonuna kadar dünyanın sayılı ve büyük reasürans şirketleri Türkiye’ye sigorta teminatı vermeyi düşünmezken, sene sonunda ‘veririz ama pahalıya patlar’ dediler. Sigorta şirketleri de bugüne kadar sigortaladıkları müşterilerini teminatsız bırakmamak için yüksek maliyetlere katlandılar. Sadece bir sigorta şirketinden örnek vereyim, isim vermeden. Geçen sene reasürans teminatı için 6 milyon avro ödeyen sigorta şirketi, aynı şartlar için bu sene 20 milyon avro ödemek zorunda kaldı. İşte bu maliyet artışı şimdi sigortalılara yansıtılıyor.

SANAYİCİNİN DE SUÇU VAR

- Geçen sene Kahramanmaraş depreminde reasürans şirketleri 5 milyar dolar hasar ödedi. Neredeyse oluşan sigortalı hasarın tamamını reasürans şirketleri karşıladı. Ödedikleri bu parayı çıkarmak istiyorlar. Bir de beklenen Marmara depremi var. Reasürans şirketleri açısından Türkiye riskli ülke ve reasürans vermek istemiyorlar, verdikleri teminatın fiyatını katlıyorlar. Sanayicilerin sigorta fiyatlarının artmasının bir nedeni de bu.

Yazının Devamını Oku

İşte ev kadınlarının emeklilik şartları… Düzenlemenin orta vadede hayata geçmesi planlanıyor

2 Şubat 2024
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, ev kadınlarının sigortalılığı ve emekliliği ile ilgili düzenleme çalışmalarının başladığını açıkladı. Düzenlemenin 5 yıl içinde hayata geçirileceği belirtildi. Buna göre, aktif sigortası ve sosyal güvencesi olmayan ev kadınları isteğe bağlı sigorta kapsamında sosyal güvenlik sistemine dahil edilecek. Fark şu; primin 3’te 1’ini devlet karşılayacak. Tabi bu destek, asgari ücret ile sınırlı olacak.

EV kadınlarının prim desteği sağlanarak, sosyal güvenlik sistemine dahil edilmesi ve bu sayede emeklilik hakkı elde etmesi gündemde. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan geçtiğimiz günlerde, ev kadınlarının sigortalılığı ve emekliliği ile ilgili çalışmanın başladığını açıkladı. Peki, kapsamı ne olacak, ev kadınlarına emeklilik hakkı nasıl tanınacak? Konunun detayına girmeden önce mevcut durumdan kısaca bahsedeyim.

Bugün de ev kadınları sosyal güvenlik sistemine dahil olup, prim ödeyerek, emekli olabiliyorlar. Ev kadınları SGK’ya başvurarak, isteğe bağlı sigortalı olabiliyor, düzenli prim ödeyerek, emeklilik hakkını da alabiliyor. Sigortalılık süresi ise SGK’ya yapılan başvurunun kayıtlara geçmesi ile başlıyor. Aylık ödenecek primleri de sınırlar dahilinde ev kadınları kendileri belirliyor.

NE KADAR PRİM ÖDENECEK

En az ödenecek prim, brüt asgari ücretin yüzde 32’si; en fazla ödenecek prim ise brüt asgari ücretin 7.5 katının yüzde 32’si kadar. Bugünkü asgari ücret üzerinden hesaplarsak, isteğe bağlı sigorta yaptıracak ev kadınları aylık en az 6.400 lira prim ödeyecek. Primlerini yüksekten ödemek isteyenler ise aylık 48 bin lira üzerinden sigortalı olabilirler. Ya da 6.400 lira ila 48 bin lira arasında istedikleri bir tutar üzerinden de isteğe bağlı sigorta primi yatırabilirler. Belirtmekte fayda var; yatırılacak prim ne kadar yüksek olursa emekli olunduğunda alınacak emekli maaşı da o kadar yüksek olur. Ödenecek primin yüzde 20’si malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi, yüzde 12’si ise genel sağlık sigortası primidir.

İsteğe bağlı sigorta yaptıran ev kadınları Bağ-Kur kapsamında değerlendirilip, bu şartlara göre emekliliğe hak kazanıyorlar. İsteğe bağlı sigortalı olunduğunda 9.000 gün prim ödenmesi ve 58 yaşını doldurmaları gerekiyorlar ki, emekli olunabilsin.

ÜÇTE BİRİ DEVLETTEN

Buraya kadar anlattıklarım, ev kadınlarının mevcut durumda sigorta sistemine girip, emekli olabilmelerinin şartları. Peki, yeni düzenleme ile neler değişecek? Ev kadınlarının sigortalılığına yönelik düzenleme üzerinde çalışılıyor, şartlar netleşince sivil toplum örgütleri ile paylaşılacak ve uygulamaya geçilecek.

Şimdiki haliyle şartlar neler? Aktif bir sigortası ve sosyal güvencesi olmayan ev kadınları yine isteğe bağlı sigorta kapsamında sosyal güvenlik sistemine dahil edilecek. Fark şu; primin 3’de 1’ini devlet karşılayacak. Yani, ödenecek prime devlet desteği var. Bu destek, asgari ücret ile sınırlı olacak. Daha açık anlatayım; bugünkü asgari ücret üzerinden hesaplarsak, isteğe bağlı sigorta yaptırarak, aylık 6.400 lira prim ödeyecek ev kadınının, priminin 2.133 lirasını her ay devlet karşılayacak; böylece ev kadınının ödeyeceği aylık prim 4.267 liraya düşecek. Asgari ücret arttıkça devletin prim katkısı da bu oran da artacak.

Yazının Devamını Oku

İşte emeklilerin ek ödemede bilmesi gerekenler

31 Ocak 2024
Emeklilerin yeni maaş zamları ile ilgili yazılardan sonra okuyuculardan ek ödeme ile ilgili çokça soru aldım. Kimileri, ‘Bana böyle bir ödeme yatmadı?’ diye soruyor, kimileri ek ödeme hesabını merak ediyor. Anlaşılan o ki, emeklilerin ek ödeme konusunda kafası karışık. Ek ödeme nedir, nasıl hesaplanır ve ne zaman alınır? İşte tüm bilinmesi gerekenler...

EK zamsız emekli maaşları hesaplara yatmaya başladı. SSK, Bağ-Kur emekli maaşlarına yüzde 49.25 zam yapılmasını içeren kanun teklifi yasalaştı, Resmi Gazete’de yayımlanmasından sonra da emeklilerin hesaplarına ek zamdan kaynaklı farklar yatırılacak. Şimdilik SSK, Bağ-Kur emeklilerinin maaşları yüzde 37.57’lik zamma göre hesaplara yattı, önümüzdeki günlerde ise 11.68 puanlık fark da hesaplara yatacak.

Emeklilerin yeni maaş zamları ile ilgili yazılardan sonra okuyuculardan ek ödeme ile ilgili çokça soru aldım. Gerçi, her emekli maaş zammı sonrası bu sorularla karşılaşıyorum. Kimileri, ‘bana böyle bir ödeme yatmadı?’ diye soruyor, kimileri ek ödeme hesabını merak ediyor, kimileri de ‘sorduk soruşturduk böyle bir ödeme yokmuş, sen nereden çıkardın?’ diye sitem ediyor.

Öyle ki, bir okuyucumdan gelen e-postayı da paylaşayım. Okuyucum, “Gazetede yayınladığınız SGK emeklilerinin yeni zam oranına göre maaşları ek ödeme tutarları tablolarınızda anlayamadığım husus için bağlı olduğum SGK’ya iki defa gittim ve bana, ‘hiçbir bilgimiz yok, böyle bir hesaplama şeklini bilmiyoruz, zamlı maaşınız dışında size başkaca bir ek ödeme tutarı diye bir tutar ödenmeyecek’ dediler. Ben ek ödeme alacak mıyım?” diye soruyor. Anlaşılan o ki, emeklilerin ek ödeme konusunda kafası karışık.

EK ÖDEME NEDİR?

İster SSK ve Bağ-Kurlu, isterse de memur emeklisi olsun tüm emeklilere ‘ek ödeme’ ödeniyor. Ek ödeme ne demek? 2006 yılında vergi iadesi kaldırılarak, yerine ek ödeme uygulamasına geçildi. Maaşın yüzde 4’ü, ek ödeme adı altında tüm emeklilerin her ay hesabına yatırılıyor. Yüzde 4’lük ek ödeme emekliden emekliye değişmiyor ama maaşı yüksek olan daha yüksek, düşük olan daha az alıyor. Ocak ve temmuz olmak üzere senede iki kere maaşlar zamlandıkça, alınacak ek ödeme tutarı da artıyor.

Emekliler genellikle maaş üzerinden değil bankaya yatan tutar üzerinden ek ödemesini hesaplıyor. Oysa bankaya yatan maaş içinde ek ödeme de var. Emeklinin eline geçen tutar ek ödemeli maaş. Yanlış hesaplandığından da emekliler, maaşını yüksek hesaplıyor, bankadaki maaş tutarını düşük görünce de, ‘eksik yatırıyorlar’ diye şikayet ediyor. Bankaya yatan maaşın içinde yüzde 4’lük ek ödeme tutarı var. Önce bunun düşülüp, asıl maaşın bulunması gerekiyor. Bu maaş üzerine zam tutarı eklenecek; böylece ek ödemesiz maaş bulunacak. Bunun üzerine de yüzde 4’lük ek ödeme eklenecek. Doğru hesap bu.

NASIL HESAPLANIR?

Yazının Devamını Oku

10 yılda emekli oldular

29 Ocak 2024
2023 yılı Bireysel Emeklilik Sistemi’nin 20. yılıydı.

Geçen yılın bir özelliği daha vardı; o da, 2013 yılında başlayan BES’te devlet katkısı uygulamasının da 10. yılıydı. Bunun ne önemi var diyeceksiniz. Sistemde en az 10 yıl kalındığında devlet katkısının yüzde 60’ı hak edilip, emekli olunabiliyor ya; işte, 2023 yılında kaç kişinin BES’ten emekli olacağı merak konusuydu.

Şunu da belirtmekte fayda var, BES genellikle, sisteme kaç kişi girdi, fon birikimi ne oldu, fonlar ne getirdi konuları ile gündeme geliyor; oysa bir de sistemden süresini doldurup, gerekli şartları yerine getirerek emekli olanlar var. Ben bu kişilere özel emekliler diyor.

DEVLET KATKISINI HAKETTİLER

- Emeklilik Gözetim Merkezi, hem geçen seneye kadar hem de 2023 yılında BES’ten emekli olanlarla ilgili tüm bilgileri açıkladı. 20 yılda BES’ten toplam 266 bin kişi emekli oldu. Her yıl BES’ten ortalama 10-20 bin kişi emekli olurken, sadece 2023 yılında 67 bin 500 kişi emekli oldu. Ve bu kişiler, devlet katkısı hesaplarındaki birikimlerinin yüzde 60’ını alarak, emekli oldular.

- Tabi, önemli olan bu kişilerin BES’e katkı payı adı altında ne yatırdığı ve emekli olurken sistemden ne aldıkları. Bu detaylar da açıklandı. 2023 öncesinde, 19 yıllık sürede sistemden emekli olan 200 bin kişi, katkı payı adı altında BES’e 13.3 milyar TL ödeme yapmış, emeklilik şirketleri de bu kişilere emekli olurken toplam 24.8 milyar TL ödemiş. 2023 yılında ise durum daha da farklı. Geçen sene sistemden emekli olan 67.500 kişi BES’e toplam 8.2 milyar TL katkı payı ödemiş, karşılığında ise şirketler, emeklilere toplam 22.7 milyar TL ödeme yapmış.

BES’E NE ÖDEDİLER, NE ALDILAR?

- Peki, emekliler kişi başına ne kadar sistemden para almış? Bir hesap yaptım. Sadece geçen sene, BES’e yüksek katkı payı ödeyenler, 415 bin TL birikim ile emekli olmuşlar. Ortalama katkı payı ödeyenler ise 206 bin TL ile emekli olmuşlar. Ortalamasına baktığımızda 2023 yılında emekli olanlara kendi tasarrufları ve devlet katkısı dahil kişi başına 260 bin lira para ödenmiş. Bu kişilerin sistemde yine ortalama 10 yıl kaldığını varsayarsak; yıllık 12 bin TL, 10 yılda da 121 bin TL BES’e katkı payı ödemişler; 10 yılında sonunda 260 bin TL tasarruf ile emekli olmuşlar. Daha açık bir anlatımla küçük tasarrufları 10 yılda yüzde 114 artmış. Altını çizeyim, çok basit bir hesapla anlattım. Yoksa yüksek katkı payı ödeyip, birikimlerini doğru emeklilik fonlarından değerlendirenler arasında yıllık yüzde 89 getiri elde edenler de var.

Yazının Devamını Oku

İşte dul ve yetimlerin zamlı maaşları

27 Ocak 2024
SSK, Bağ-Kur emekli maaşlarına yüzde 49.25 zam yapılmasını içeren kanun teklifi yasalaştı. SSK, Bağ-Kur’dan dul ve yetim aylığı alanlar da ocak ayında zamdan yararlanacaklar. Ayrıca en düşük emekli aylığı 10 bin TL olarak açıklanmıştı; en düşük emekli aylığı hisse oranına göre dul ve yetimlerin maaşlarına da yansıtılacak. İşte dul ve yetim maaşlarında yeni dönem detayları...

AÇIKLANAN yeni zam oranı ile sayıları 4.5 milyonu bulan SSK, Bağ-Kur, dul ve yetim aylıkları da arttı. SSK, Bağ-Kur emekli maaşlarına yüzde 49.25 zam yapılmasını içeren kanun teklifi yasalaştı. Buna göre SSK, Bağ-Kur’dan dul ve yetim aylığı alanlar da ocak ayında yüzde 49.25’lik zamdan yararlanacaklar. Ayrıca en düşük emekli aylığı da 2024 Ocak ayından itibaren 10.000 TL olarak açıklanmıştı; en düşük emekli aylığı hisse oranına göre dul ve yetimlerin maaşlarına da yansıtılacak.

En düşük emekli aylığının 10.000 TL olması ile ölüm aylıkları alanların maaş hesapları da ocak ayında değişecek. Bu kapsamda yüzde 25 hisse oranına göre maaş alanların maaşı 2.500, yüzde 50 hisse oranına göre maaş alanların maaşı 5.000 TL, yüzde 75 hisseye göre alanların da maaşları 7.500 TL’den düşük olmayacak.

MAAŞ HESABI DEĞİŞTİ

Bu kapsamda dul ve yetim maaşı alanlar ocak ayında önce yüzde 49.25’lik zamdan yararlanacak, zamma rağmen maaş en düşük emekli aylığının altında kalırsa, maaş artırılacak. Örneğin, 2023’ün Temmuz ayında yüzde 25 hisse oranına göre 1.500 ölüm aylığı alan dul eşin maaşı, 2024’ün Ocak ayında yüzde 49.25 zamla 2.238 TL olacak, ancak yüzde 25 hisseye göre en düşük aylık 2.500 liradan düşük olamayacağı için Ocak ayında hesabına 2.500 TL yatacak.

Benzer şekilde 2023’ün Temmuz ayında yüzde 50 hisseye göre 2.500 TL yetim aylığı alanın, yüzde 49.25 zamla maaşı 2024 Ocak ayında 3.731 TL’ye çıkacak; ancak yüzde 50 hisseye göre en düşük maaş 5.000 TL’den az olamayacağı için, Ocak ayında 5.000 TL maaş yatırılacak. 2024 Ocak ayında yüzde 25 hisse oranına göre en düşük dul ve yetim aylığı ek ödeme dahil 3.000 TL’ye çıkacak.

KİMLER ALABİLİYOR

Ölüm aylığından, vefat eden sigortalının eşi, çocukları ve bazı şartlara göre de anne ve babası yararlanabiliyor. Vefat eden sigortalının dul eşine yüzde 50 oranında aylık bağlanırken, sigortalının çocuğu yoksa ve eşine kendi sigortalılığı nedeniyle gelir ya da aylık bağlanmamışsa yüzde 75’i oranında ölüm aylığı bağlanıyor. Çalışmayan ya da kendi sigortalılığı nedeniyle gelir veya aylık bağlanmamış çocuklardan; 18 yaşını, lise ve dengi öğrenim görmesi halinde de 20 yaşını, yükseköğrenim yapması halinde 25 yaşını doldurmayanlara maaşın yüzde 25 oranında aylık bağlanıyor.

HİSSE ORANINA GÖRE SSK VE BAĞ-KUR 2024 OCAK ZAMLI DUL VE YETİM AYLIKLARI (TL)

Yazının Devamını Oku

Yüzde 49.25’lik zamla maaş hesabı da değişti

25 Ocak 2024
SSK, Bağ-Kur, tarım emeklilerinin ocak ayı zamları yüzde 49.25’e çıkarıldı. En düşük emekli aylığı 10.000 TL olarak uygulanacak. Yeni açıklanan zam oranı ile emeklilerin maaş hesapları da değişti.

SSK, Bağ-Kur, tarım emeklilerinin ocak ayı zamları yüzde 49.25’e çıkarıldı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, SSK ve Bağ-Kur emeklilerine yapılacak zam oranının yüzde 49.25’e yükseltildiğini açıkladı. Yeni açıklanan zam oranı ile emeklilerin alacakları maaş hesapları da değişti.

Ocak başında açıklanan enflasyonla birlikte memur emeklilerinin maaş zamları yüzde 49.25, SSK, Bağ-Kur ve tarım emeklilerinin zamları da yüzde 37.57 olmuş ve iki kesim arasında 11.68 puanlık zam farkı oluşmuştu. Ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, SSK, Bağ-Kur, tarım emeklilerine yüzde 5 daha ilave artış yaparak zam oranını yüzde 42.6’ya çıkarmış; aradaki zam farkı 6.65 puana inmişti. En düşük emekli aylığı da 2024 Ocak ayından itibaren 10.000 TL olarak açıklanmıştı. İki gün önce Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, SSK ve Bağ-Kur emeklilerine yapılacak zam oranının yüzde 49.25’e yükseltildiğini açıkladı. Böylece memur emeklileri ile işçi ve Bağ-Kur, tarım emeklileri arasındaki zam farkı da kapandı.

EN DÜŞÜK MAAŞ 10.000 TL

SSK, Bağ-Kur ve tarım emeklileri 2024 Ocak ayından itibaren maaşlarını yüzde 49.25 zamlı alacak. En düşük emekli aylığı da yine ocak ayından itibaren 10 bin lira olacak.

Yeni açıklanan zam oranı ile 2023’ün Temmuz ayında 7.506 TL aylık alan (SGK 2008 öncesi girişli) emeklinin maaşı 11.202 TL’ye çıkacak; ek ödeme ile emeklinin eline 11.651 TL geçecek. Benzer şekilde 2023’ün Temmuz ayında 35.000 TL alan SSK emeklisinin maaşı yeni açıklanan zam oranı ile 52.237 TL’ye çıkacak, ek ödeme ile eline 54.327 TL geçecek. Yeni zamdan dul ve yetimler de yararlanacak.

KÖK MAAŞ HESABI

Yüzde 49.25’lik yeni zam oranı emeklilerin kök maaş hesaplarını da değiştirdi. 2024 Ocak ayına kadar en düşük emekli aylığı 7.500 TL’ydi, şimdi ise 10.000 TL. Kök maaşınızın 5.500 TL ise yüzde 49.25’lik zam uygulanacaksınız, maaşınız 8.208 TL olacak. 2024 Ocak ayında en düşük emekli aylığı 10.000 lira olduğundan, elinize 10.000 TL geçecek.

Eğer kök maaşınız

Yazının Devamını Oku

Bir ay emekliliğinizde fark yaratmaz

24 Ocak 2024
Soru: EYT’li olarak emeklilik zamanım geldi. Bir SSK’lı olarak 2024 yılının Ocak ayında mı işten çıkış yapıp emeklilik başvurusu yapmalıyım? Serkan G.

Cevap: Ocak ayının sonunda işten çıkış yapmanız emekliliğiniz açısından bir şey değiştirmeyecektir. Emeklilik dilekçesini şimdi verirseniz, gelecek aydan itibaren emeklilik işleminiz başlayacak. Maaş hesaplanırken de 2023’teki enflasyon oranı hesaba katılacak. Ocak ayındaki emekli zamlarından da yararlanacaksınız.

İŞTEN AYRILIRSANIZ TAZMİNAT ALAMAZSINIZ

Soru: 1 Aralık 2011 günü çalıştığım işyerinden emekli oldum. Tüm alacaklarımı aldım ve aynı gün girişim yapılarak tekrar çalışmaya başladım ve halen de çalışmaktayım. 12 yıl oldu, ayrılmak istiyorum, işyerim çıkartmıyor. Ne yapabilirim? Ahmet Süha K.

Cevap: Emekli olduğunuzda kıdem tazminatı dahil tüm haklarınızı alarak emekli olmuşsunuz. Bir anlamda kıdeminizi sıfırlamışsınız ve işyeriniz ile yeni bir iş sözleşmesi yapıp, sıfırdan başlamışsınız. Sosyal Güvenlik Destek Primi ödeyerek, çalışmaya devam edenler, kendi isteğiyle işten ayrılmak isterse kıdem tazminatını talep edemez. Bu durumda 12 yıllık çalışmanız karşılığında kıdem tazminatı alabilmeniz için işverenin sizi işten çıkarması gerekiyor.

KIDEMİNİZ BRÜT ÜCRET ÜZERİNDEN HESAPLANACAK

Soru: Son kıdem tazminatı ile ilgili yazınızı okudum. Çalıştığım döneme göre ve son brüt ücrete göre tazminat almayacak mıyım? Asgari ücretle çalışıyorum, tekstil işçisiyim. Rahmi G.

Cevap: Çalışılan her tam yıl için 30 günlük giydirilmiş (ikramiye, prim, yol ve yakacak yardımı gibi tüm ödemeler) brüt ücret üzerinden kıdem tazminatınızı alacaksınız. Asgari ücretli çalıştığınız için kıdem tazminatı tavanına takılmıyorsunuz. Bu yılın temmuz ayına kadar alacağınız kıdem tazminatı tutarı 20 bin lira üzerinden hesaplanacak.

Yazının Devamını Oku