Nilgün Tekfidan Gümüş
Nilgün Tekfidan Gümüş
Nilgün Tekfidan GümüşYazarın Tüm Yazıları

Macron, Le Pen’i durdurabilecek mi

Avrupa’da aşırı sağ rüzgârı devam ediyor.

Haberin Devamı

Hollanda ile birlikte aşırı sağcıların hükümette olduğu Avrupa Birliği ülkesi sayısı yediye yükseldi.

Pazar günü yapılacak genel seçimlerde Marine Le Pen’in Ulusal Birlik Partisi ilk turdaki başarıyı tekrarlarsa Fransa’nın da bu ülkelerin arasına katılması bekleniyor.

Hali hazırda İtalya, Finlandiya, Slovakya, Macaristan, Hırvatistan ve Çek Cumhuriyeti’nde popülist sağcılar hükümette yer alıyor. Hafta arasında aşırı sağcı Gert Wilders’in Özgürlükler Partisi’nin ortak olduğu sağcı koalisyon Hollanda’da iş başı yaptı. Wilders şahsen kabinede yer almasa bile ülke tarihinin en sağcı hükümetini kuran dörtlü koalisyonun ortakları, göç ve sığınmacılar konusunda en sert politikaları uygulamayı vaat ediyor.

İNGİLTERE VE FRANSA

Dün İngiltere’de yapılan genel seçimlerde de aşırı sağcı Nigel Farage’ın Reform Partisi’nin birinci parti olmasa da güç kazanacağı öngörülürken esas merak konusu tabi pazar günü yapılacak Fransa genel seçimlerinin ikinci turu.

Haberin Devamı

Malûm haziran ayı başında yapılan Avrupa Parlamentosu seçimlerinde Fransız aşırı sağcıların birinci çıkması üzerine Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron erken genel seçim kararı almıştı. 30 Haziran’da yapılan ilk turda ise Macron’un Rönesans partisi Le Pen’in Ulusal Birlik ve sol koalisyon sonrasında üçüncü parti olarak çıkmıştı.

Pazar günkü seçimler öncesinde merkez sağ ve sol, aşırı sağcı adayların seçilmesini engellemek için güç birliğine giderken 200’den fazla aday diğer adayın desteklenmesi için yarıştan geri çekildi.

MUTLAK ÇOĞUNLUK OLUR MU

Burada amaç Ulusal Birlik’in 577 üyeli Ulusal Meclis’te mutlak çoğunluğu yakalayarak tek başına iktidar olmasının önüne geçmek. Aşırı sağın yükselişini durdurmakta başarısız olan Macron, hiç değilse aşırı sağcı bir iktidarı engellemeye çalışıyor. Aksi halde Macron, Ulusal Birlik’in başbakan adayı gösterdiği 28 yaşındaki Jordan Bardella ile çalışmak zorunda kalabilir.

Görev süresi 2027 yılında sona erecek olan Macron daha önce istifayı düşünmediğini açıklamıştı. Bu durumda Fransa’da 22 yıl sonra ilk kez cumhurbaşkanı ve başbakanın ayrı partilerden olduğu ‘kohabitasyon’ diye anılan bir durum ortaya çıkmış olacak.

Haberin Devamı

AŞIRICILIK NORMALLEŞİYOR

Ulusal Birlik Fransa’da iktidara gelse de gelmese de Marine Le Pen’in babası faşist Jean Marie Le Pen’in daha yıllar önce atmaya başladığı ırkçı ve nefret tohumları Avrupa’yı çoktan sarmayı başardı.

Avrupa’da merkez sağ partiler, korona salgını ve Ukrayna krizi gölgesinde değişen, kötüleşen ekonomik şartlara, hayat pahalılığına çare üretmekte zorlanırken, göçmenleri, sığınmacıları günah keçisi yapan aşırı sağ popülist söylem giderek rağbet görüyor. Merkez sağ partiler de bu ötekileştirici politikalara giderek daha fazla sahip çıkarken, eskinin aşırıcı fikirleri giderek normalleşen bir hal alıyor.

GENÇLER DESTEK ÇIKIYOR

İşin ilginç yanı aşırı sağın gençler arasında da popüler olması. Geleceğini tehdit altında gören, ekonomik olarak kendini köşeye sıkışmış hisseden gençler, ideolojik duruşuna bakmaksızın aşırı sağı bir çıkış olarak görüp oy vermekte tereddüt etmiyor. Le Pen’in TikTok’ta 1.7 milyon takipçisi olan sosyal medya kompetanı Jordan Bardella’yı başbakan adayı göstermesi de gençler arasındaki desteğini arttırıyor.

Haberin Devamı

TİKTOK’TAN BAŞBAKANLIĞA

Siyasi ittifaklar aşırı sağın önünü kesmekte yeterli olamazsa TikTok yıldızı Bardella ülkenin yeni başbakanı olabilir. Göçü sınırlama, yabancı kökenlilere sosyal yardımı azaltma, çifte vatandaşlara kısıtlama getirme gibi vaatleri bulunan Bardella’nın olası ayrımcı politikaları şimdiden alarm zillerinin çalmasına neden oluyor. BM İnsan Hakları Temsilcisi Volker Türk, özellikle Avrupa tarihinin ötekilerin aşağılanmasının nelere mal olduğunu gösterdiğini hatırlatarak Avrupa’da, Amerika’da oy verirken diğerlerini de düşünerek hareket edilmesini istiyor.

Fransa seçimleri hem ülkeyi hem de Avrupa’yı yeni bir sınamayla karşı karşıya bırakıyor. Çünkü Fransa’da olası bir siyasi istikrarsızlık Avrupa Birliği için de kriz anlamına gelecektir.

Yazarın Tüm Yazıları