Paylaş
Uzun zamandır, sesimle sözümle dokunduğumu hissettiğim kızlara elimi uzatma ihtiyacı içindeydim. Bazen konserlerde “Tek taşını kendin al, çocuk da yaparsın kariyer de” derken, kendimi göklere bayrak çekermiş gibi hissederdim. Sanki bir kızlar cumhuriyeti vardı. Şarkıları hazırdı. “Haydi” desem, yürüyüp meydanlara taşacaktık.
Kız kardeşim yoktu, onlardı benim kız kardeşlerim.
Sanırım her şeyin bir zamanı var. Nihayet onlara elimi uzatacağım yeri buldum.
Türk Eğitim Vakfı’yla birlikte “Nil’in Kızları Burs Fonu”nu kurduk. Yepyeni, ışıl ışıl, upuzun bir yola çıkıyorum. Yürürken avuçlarımı iki yana uzattım. Kızların elleri tutacak ellerimi.
Kendi yoluna koyulmuş kızların, kim ne derse desin hayaline giden kızların, başını öne eğmeyecek, düşünce dağlar gibi kalkacak kızların.
Nil’in kızı, sadece kendisine benzemeyi göze almış biri olmalı hayalimde. Dış sesleri susturmayı bilen, iç sesini her daim duyabilen biri. Yolundan dönmeyen, vazgeçmeyen, boyun eğmeyen.
Uçan bir balonu tutar gibi, hayalinin ipini çocukken yakalamış ve asla avucunu açmamış biri.
Hayallerini başının üstünde uçuran ve rüzgarıyla seyahat eden, bir masal kahramanına benzetiyorum onu. O benim kahramanım olacak. Ben onun yoluna taşlar diziyorum. Canım kızım o benim.
Nil’in Kızları Burs Fonu’na ilk bağış, Emre Güven’le çektiğimiz fotoğrafların satışa sunulacağı serginin geliri olacak.
Fotoğraflarda, bugüne kadar yazılarımda özellikle genç kızlara vermeye çalıştığım mesajları, üzerime ve giydiklerime yazdım.
Emre Güven’in harika gözü, Mahizer Aytaş’ın olağanüstü zevkiyle gardırobumdan karıştırdığı kıyafetler ve Deniz Yükselci’nin biricik sanat yönetmenliğiyle, fotoğraflar benim hayal bile edemediğim yerlere gitti.
Zaten böyle bir sergi açma ve gelirini Nil’in Kızları Burs Fonu’na bağışlama cesaretini fotoğrafları görünce buldum.
Türk Eğitim Vakfı’yla işbirliğimiz sayesinde sergi geliri, orta eğitimini tamamladıktan sonra üniversiteye gitme imkanı bulamayan ve iş, aş mücadelesinde geri düşen kızlarımıza gidecek.
Nil’in Kızları Burs Fonu’na katkının bu sergiye gelecek sanatsever ve iyilikseverlerin de ötesine geçmesi ve cümlelerimin daha fazla genç insanla buluşması için fotoğraflardan, bir de takvim yapmak istedim.
Nil’in Kızları’na desteği büyütmek için, bundan sonra beni uzun bir yürüyüş ve hummalı bir çalışma bekliyor. 15 Kasım’dan sonra takvimimizden edinerek bize destek olabilirsiniz.
Bir heyecan ve umutla yeni bir yola çıkarken, bir de üzüntülü bir hoşçakalım var bugün ne yazık ki...
Canım kayınpederim Nizamettin Bey’i kaybettik. Işıklar içinde, huzurlar içinde, nurlar içinde yatsın. Kalbim onun mavi gözlerindeki sevgi dolu sıcacık bakışı hiç unutmayacak.
Paylaş