Paylaş
Dilbilgisi penceresinden; belirtme hâli, “odunu”, çoğulu, “odunlar...” oluyor. “Odunsu” ise, “...odunu andıran, oduna benzeyen, odun gibi, odunumsu” anlamıyla kullanılan bir sıfat.
“Yonga” diye bakarsanız, “yontulmuş küçük odun parçaları, talaş” çıkıyor karşınıza... “Odun özü” diye ararsanız da; bitki biliminin takdimiyle, “...bitkiye destek olan, besi suyunu taşıyan, odunda bulunan katı maddelerden her biri” deniyor. Bununla beraber, “öz odun”u tanımlamak istediğinizde, biyoloji yetişiyor imdâda; “...olgunlaşan ağaç gövdesinin öze yakın bölümü” açıklamasıyla.
Dilimiz zengin tabiî... “Odun kömürü”nün, birden çok karşılığı var örneğin: Önce, “...Odunun kömürleştirilmesiyle elde edilen, kalori değeri düşük kömür, mangal kömürü...” Elde var bir. Kimya Terimleri Sözlüğü’ne göre, “...bitkisel ya da hayvansal kökenli özdeklerin tam yanmaması sonunda oluşan (renk gidermede ve gazları yüze tutmada kullanılan) biçimsiz karbon” veya “...odun gibi bitkisel veya hayvansal maddelerin oksijensiz ortamda yavaş yanması sonucu oluşmuş gazların veya renkli maddelerin adsorpsiyonunda kullanılan amorf karbon” ; hattâ, “...bitkisel ve hayvansal maddelerin oksijensiz ortamda yavaş yanmasından elde edilen, veya indirgeyici ozon ve gazların adsorblanmasında kullanılan oldukça yüksek yüzey alanına sahip grafit veya karbon...” Odun kömürünün Osmanlıcası da, “Fahm-ı haşebî “ imiş... Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü'nde, “köseği” denilmiş, “...ateş karıştırmaya yarayan bir ucu yanmış olan odun”a...
Malûmat, “biraz daha ansiklopedik olsun” derseniz, “...Ağaç ve çalıların gövde ve köklerini oluşturan lifli, sert maddeye odun denir. Botanik açısından ise, bitkinin dik durmasını sağlayan ve su iletiminde rol oynayan dokular topluluğu odun olarak adlandırılır......” gibi, ortalama bir paragraf kaleme almak mümkündür.
Ayrıntı isterseniz, “...Ağaçların gövdesi her yıl yalnızca boyuna değil enine de büyür... /...Enine kesilmiş bir ağaç gövdesinde en dıştan içe doğru sırasıyla kabuk, büyütkendoku, odun ve öz katmanları yer alır... /...Odunlar, sert odunlar ve yumuşak odunlar olarak iki gruba ayrılır. Genellikle meşe, gürgen, kayın, kestane, ceviz, dişbudak, karaağaç, huş ağacı, maun ve tikağacı gibi geniş yapraklı ağaçlar sert odunlu; çam, köknar, ladin, servi ve melez gibi iğne yapraklı ağaçlar ise yumuşak odunlu ağaçlardır... / ...Odundan başta kâğıt olmak üzere birçok ürün elde edilir. Çok önemli bir kimyasal madde olan etil alkol ile metil alkol de elde edilebilir. Ayrıca, çam ağaçlarından terebentin çıkarılır...” yollu “ziplenmiş” bir özet, fikir verecektir.
“Odun” deyip geçmeyin istedim... “Adaylarımızı”, daha yakından tanıyalım diye yazdım bütün bunları. Bütün aday adaylarını, (arılama ve kusur kondurmama anlamıyla...) teker teker “tenzih” ediyorum. Her birini, bu köşeden saygıyla selamlıyorum... Seçmen olarak sitemimin adresi, “hakkını helâl etmeyenlerin büyük bir hızla çoğaldığı, CHP”dir elbette. Çünkü, adayların mensubu oldukları bu partinin, İzmir seçmenini ciddiye almayan tavrı yüzünden, “sokaktaki adam, kendi lügatı”nda, boynuna mahkûm yaftasını astı çoktan...
Baktım ki, köşe yazılarında, sosyal medyada, aday tahmininden yıkılıyor ortalık. Baktım ki, herkes “kulis” yarışında... Baktım ki, mesele her gün biraz daha sulanıyor. Baktım ki, uzayan süreç, aday adaylarını da yoruyor, yıpratıyor... Ve baktım ki, CHP’nin umurunda bile değil bu karmaşa... Baktım ki, “odunu koysam kazanır” diye düşünmektedir hâlâ... Benim başım kel de olsa; ben de tahminimi yazdım gitti !
Paylaş