Önce Kürtler, şimdi Aleviler; tehlikeli adamın tehlikeli yolu

Kemal Kılıçdaroğlu önceki gün, 19 Nisan 2023 günü saat 19.17’de “Tüm halkımızı saat 21.30’da buraya davet ediyorum, bir konuyu konuşmamızın vakti geldi” diye tweet atınca seçim kampanyasına dair güncel tartışma konularından birisi ya da Cumhur İttifakı hakkında açıklamalar yapması bekleniyordu.

Haberin Devamı

Bir önce gün “Kürtler” başlıklı paylaşımında, terör örgütü PKK ve siyasi kolu HDP’yi eleştiren herkes için yaptığı “Kürtleri terörist ilan ediyorlar” diye provokatif ve saçma ama çok tehlikeli açıklamasından sonra “hep uyguladığı taktik gereği” gündemi değiştirmek için farklı bir konudan söz edeceğini düşündüm.

‘ALEVİ’ TARTIŞMASI YOKKEN...

Ama Kemal Kılıçdaroğlu, son derece yumuşak ve yapıcı görüntü vererek bu kez de Türkiye gündeminde hiç yeri olmayan, kardeşçesine yaşarken, birçok kez provokasyonlarla çatışma kaynağı haline getirilmek istenen Alevi-Sunni tartışmasını tetiklemek amacıyla “Alevi” başlıklı video açıklamasını paylaşmıştı.

Oysa seçime giderken hangi ankete bakarsanız bakın Türkiye’nin en önemli sorunları listelerinde başı ekonomik sorunları çekiyor, onu deprem, enflasyon, göçmenler, işsizlik, adalet, eğitim, dolar/altın, sağlık izliyordu.

Haberin Devamı

Ama Kılıçdaroğlu, “Bir konuyu konuşmamız lazım” diyerek asla tartışma ve ayrılık konusu olmayan “Alevi” tartışmasını hem de kendisi üzerinden ortaya atıverdi.

HERKESİN BİLDİĞİ SIR

“Sevgili gençler. Bu seçimde ilk kez oy verecek sevgili gençler. Bu gece sizinle çok özel, çok hassas bir konuda konuşmamızın zamanı geldi” diye başladığı konuşmasında, herkesin bildiği ve saygı duyduğu inancını sanki ilk kez açıkladığı gizli bir bilgiymiş gibi paylaşan Kılıçdaroğlu şunları söyledi:

“İlk oyunu verecek olan sevgili evlatlarım, ben Aleviyim. Hak Muhammed Ali inancı ile yetişmiş samimi bir Müslümanım...

Allah’ın verdiği bir canım var, kul hakkı yemem. Harama el uzatmam. Atatürk’ün bize armağan ettiği bu güzel ülkede her şeyden uzak ve yoksul bir evde doğdum. Cumhuriyet’in bize verdiği fırsatlar sayesinde okudum, mesleğim oldu, ailemi kurdum. Kimliklerimiz bizi biz yapan varlığımızdır. Ve elbette onurla sahip çıkmamız gerekir, onları seçemeyiz. Onlarla doğarız, büyürüz ve yaşarız.”

‘ALEVİ OLMAZ’ DİYEN KİM?

Konuyu seçime getiren Kemal Kılıçdaroğlu, gençlere hitabında hiç gündemlerinde yer almayan ve asla tartışma veya ayrılık konusu olmayan Alevi inancını basit siyasi hesaplarına alet etmeye kalktı. Kılıçdaroğlu’nun o sözleri şöyle: “Artık kimlikleri konuşmayacağız, başarıları konuşacağız. Artık ayrışmaları ve farklılıkları konuşmayacağız. Ortaklıklarımızı ve ortak hayallerimizi konuşacağız. Bu değişim seferimize katılacak mısın? Bu değişimde benimle birlikte duracak mısın? Alevi olmaz diyen bu sisteme, doğru olan, dürüst olan, ahlaklı olan olur, diyecek misin? Son bir el verecek misin? Bu ayrıştırıcı sistemi kökünden yıkmaya hazır mısın?”

Haberin Devamı

‘ALEVİYE OY VERİLMEZ’ DİYEN MASA ORTAĞI

Bir önceki “Kürtler, şimdi “Alevi” tweet’iyle yaptığı paylaşımlar akıl alır gibi değil. Kürtler ve Aleviler üzerinden bir tartışma açmayı ve toplumdaki fay hatlarını tetiklemeyi amaçladığı açık olan Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Alevi” olduğu için cumhurbaşkanlığına itiraz edenler, sözünü ettiği “sistem” değil 6’lı Masa’daki ortağı İYİ Partililer oldu.

Hatırlayacaksınız, İYİ Parti Ankara Milletvekili İbrahim Halil Oral, Kemal Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanı adaylığı konusunda şunları söylemişti: “Alevi olması benim açımdan bir engel değil çünkü ben tanıyorum, ilkelerini biliyorum. Ancak siyasette maksat kazanmaktır. Türkiye’deki genel objektif açısından baktığımda bir çekince görürüm. Türkiye’nin yüzde 65’i yüzde 70’i muhafazakâr profil çiziyorsa ona hitap edebilen, farklı bir isimle çıkılır. Türk toplumu açısından, yani Sünni diyebileceğimiz daha Müslüman kesim tarafından bu bir endişedir. Bu bir oy verilmemesi gereken bir problemdir. Bu açıdan bakılabilir. Ama Alevi olduğu için Kılıçdaroğlu’nun (aday) yapılmaması, bence bir engel değil.”

Haberin Devamı

SOSYOLOJİK VE POLİTİK BÖLME PEŞİNDE

6’lı Masa ortağı İyi Partili Milletvekili İbrahim Halil Oral’ın bu sözleri kamuoyuna yansıdığında, masa dağılmasın diye sesini çıkartmayan Kemal Kılıçdaroğlu, sosyolojik ve politik olarak Türkiye’de bölücü bir politika izliyor.

PKK terör örgütünün siyasi kolu ile işbirliği yaparak, “özerklik”, “parti kapatma”, “kayyum atama”, “KHK’lı PKK iltisaklıların görevi iadesi”, Anayasa ve Terörle Mücadele Yasası başta kanuni değişiklik, PKK elebaşına ev hapsi, PKK ile mücadele için gerekli teskerelere hayır diyerek “politik” olarak bölünmeye götürecek vaatleri ortaya atıyor.

PKK’nın siyasi kolu HDP ile girdiği ilişkinin üzerini örtmek için de bu konuda eleştiri yapanları şu yalanlarla yaftalıyor: “Son zamanlarda ne zaman seçim konuşsak, saray ne zaman seçimi kaybedeceğini görse Kürtlere toplu bir yaftalama, terörist muamelesi yapma durumu başlıyor. Utanç verici, gerçekten de utanç verici. Şu anda milyonlarca Kürt’e terörist muamelesi yapılıyor.”

Haberin Devamı

BÖLÜCÜ GENELLEME

Böylesine bölücü bir genelleme tam bir PKK/HDP’li ağzı. Türkiye’de Kürtlerin tamamı HDP’ye oy vermiyor ayrıca HDP’ye oy verenlerin hepsi de Kürt değil ve kimse HDP’ye oy verenlere terörist demiyor.

Kılıçdaroğlu, “Kürtler” konusunda olduğu gibi şimdi de “Alevi” inancı üzerinden sosyolojik olarak toplumsal bütünlüğü bozmayı amaçlayan bir strateji izliyor.

Daha önce de yazdım söyledim; Kılıçdaroğlu bunu sadece oy desteği sağlamak için yapmıyor, bazen “Yanılıyor muyum?” diye düşünüyorum ama hayır, PKK’nın siyasi kolu HDP ile amaç birliği yapmış “tehlikeli bir adam” olarak Türkiye’yi politik ve sosyolojik olarak bölme yolunda, “tehlikeli bir yolda” ilerliyor.

Yazarın Tüm Yazıları