Paylaş
SALGIN ÖNCESİNE DÖNDÜK
Bir türüne çare aranırken, kendiniz değiştirip başka türlü saldıran o virüsün neden olduğu illet... Bir dönem hepimizi evlere kapatan, eşimizden dostumuzdan kaçırtan, ekonomileri sallayan, dünya felaketi illet... Biz aşılara sarıldıkça, geri adım atmak zorunda kalan illet, sonunda cana doymuşçasına, ortadan yok oldu gibi... Sıkı önlemler önce gevşetildi, sonra kaldırıldı... Önceleri kapılarına yanaşmaktan korkulan kalabalık toplayan yerler artık yine dolu... Sonuç olarak yaşam, salgın illeti öncesine döndü… Elbette iyi oldu, kendimize geldik...
SAĞLIK BAKANLIĞI VERİLERİ
“Nereden, nereye” diye düşünürken, salgın illetiyle ilgili rakamlara göz attım. Sağlık Bakanlığı verilerine göre 6-12 Haziran arasında 7 bin 556 kişinin korona olduğu belirlenmiş, 20 can yitirmişiz. Aynı dönemde 7 bin 241 hasta da iyileşmiş. Bugüne değin toplam hasta sayımız 15 milyon 85 bin 742 olmuş, 98 bin 996 kişi yaşamını yitirmiş.
AŞILIYSAN KAFAN RAHAT OLSUN
İlleti geçmişiyle, son verileriyle anımsattıktan sonra neden konu ettiğimi söyleyeyim. Öncelikle bugünlerin de bir dönem hayal gibi görüldüğünü de unutmayalım. Ancak son dönemlerde, az da olsa, çevreden hastalık haberleri geliyor. Çok şükür, hastaların hemen tümü, ciddi sıkıntı yaşamıyor. Çünkü hepsi aşılarını olmuş. Herkese geçmiş olsun!
SİZ DE ÇEVRENİZİ KORUYUN
Sağlık uzmanı, tıp insanı değilim. Ama bu duyumlar üzerine, yinelemek istiyorum. Önlem için, “Maske, Mesafe, Musluk” üçlüsüne dikkat edilmesini isterdim ya... Mesafeye herkes özen gösteriyordur, sıkı temizlik alışkanlık oldu gibi... Ben, “Yanınızda maske de bulundurun. Toplu bir yerde aksıran, tıksıran, öksüren olursa takıverin, korunun. Sizde o belirtiler varsa, maskenizi takın, çevrenizi koruyun” diyorum. Ben öyle yapıyorum. Kuruntu işte... Herkese salgın illetsiz, hastalıksız, sağlıklı günler diliyorum. Kolay gelsin!
Not: Bir dönem çok rastladığımız uyarıyı da nostalji olarak kabul edin. Umarım, bir daha asla gerekmez...
BİR AÇIKLAMA GEREK
Gül Sokak neden
‘Kolombiya’ oluyor
SOSYAL medya gündemine göre, Alsancak’taki bazı cadde ve sokaklara, “Brezilya, Kolombiya ve Fransa” gibi adlar veriliyormuş. Ünlü Gül Sokak’a, “Kolombiya” adı verilmesi çok eleştiriliyor. Bu tür adlara neden gerek duyulduğunu bilmiyorum, gerekçeli bir açıklama yapılmazsa öğrenemem de. Haaa, o sokağın adının resmen “Gül” olmadığı, bir bölümüne yeni isim koyulduğu savunuluyor. Hatta, “Dileyen eskisi gibi, tüm sokağı ‘Gül’ diye anabilir, buna engel yok” deniliyor. Madem o sokağın resmi adı Gül değil, numarası var, peki neden herkes öyle biliyor. Resmen tüm sokağın adını neden Gül koymuyorsunuz? Brezilya, Kolombiya, Fransa nereden çıktı? Etkililer, yetkililer belki de açıklar...
Paylaş