Paylaş
Yeşim Salkım, 1994 tarihli ilk albümü ‘Hiç Keyfim Yok’ta yer alan ‘Senden Geçemem’ adlı şarkıyı yeni baştan söyledi. Bu seferki bir düet; şarkının bestecisi Ercüment Vural da dahil edilmiş şarkıya. 90’lar bolluğunda piyasaya dahil olan isimlerdendir Salkım. O aralar, özellikle de
94-98 arası, çok sayıda yeni ses girmişti hayatımıza. Büyük bir kısmı da kayboldu; ya kendileri seçti bunu ya da mecburen böyle oldu netice.
İlk zamanlar Salkım da bu kalıcı olamayacak yani ilk fırsatta çekip gidecek ya da unutulacaklardan biri gibi görünüyordu ama böyle olmadı. Hatta tam aksine; en dişli, en inatçılardan biri oldu ve o gün bugündür -24 yıl kadardır- bizimle birlikte. Bunun sebeplerinden biri; Salkım’ın iyi bir ses, iyi bir yorumcu oluşudur. Müzik dolup taşan bir evde (babası, Türk müziğinin önemli solistlerinden biri olan Dursun Salkım’dır) büyüdü, çekirdekten yetişmedir. Bu da kendisine, yaşıtlarına göre epeyce bir avantaj sağlamıştır.
O pop patlaması sırasında yeni şarkıcıların bir kısmı stüdyolarda şarkı söylemeyi sökmeye, sahnelerde büyük isimlere vokal yaparak acemiliklerini atmaya çalışırken Salkım tam donanımlı ve çok tecrübeli olarak dahil olmuştu işin içine.
Bir yorumcunun şarkı yazması şart mı?
Ama bu, Salkım’ın o günden bugüne gelebilişini tek başına açıklamaya yetebilen bir şey değildir elbette. O günden bugüne gelebilenlerin neredeyse tamamı, aynı zamanda şarkı -en azından kendi söyleyeceklerini- yazabilen isimlerdir. Salkım’sa işin bu tarafıyla fazla ilgilenmemiş ve hep dışardan şarkı almıştır. Bir yorumcunun, hem de iyi bir yorumcunun bir şarkı yazarı olması şart mıdır? Hayır. İşte; Ajda Pekkan. Bu konu için tartışılmaz bir örnektir. Ne söz yazdı ne de müzik.
Ama işte, 60’lardan bugünlere gelebilen biri için dişliler başka türlü çalışır, 90’larda ortaya çıkan birisi için başka türlü... Peki ne oldu da Salkım bugünleri görebildi? Cevap basit: Kral TV. 90’ların ikinci yarısında klip/video işin en mühim kısmını oluşturmaya başlamıştı. Salkım da, bu işin en büyük platformu olan Kral’ın sahibi Hakan Uzan’la evliydi. Belki yaptı, belki yapmadı ama o zaman söylenenler/yazılanlar şöyleydi: “Salkım, rakiplerinin kliplerinin kanalda gösterilmesini engelliyor.” Bundan hiçbir zaman emin olamayız. Ama şundan eminiz: Bunu yapmasa dahi, kendi şarkıları bu kanalda neredeyse sonsuz şekilde dönüp durdu; her gün, hatta her saat. Hem güzel sesi hem de alımlı yüzüyle milyonların hafızasına kaydedildi ve bu durum, onu bugünlere kadar taşıyabildi.
Sözlerini Leyla Tuna’nın (ki gerçek değil, takma bir isimdir bu) yazdığı ‘Senden Geçemem’, ilk albümün eksik gedik kapatan şarkılarından biri gibi duruyordu. Hele hele, büyük hit ‘Hiç Keyfim Yok’un yanında bahsi bile edilmemişti. Yeni versiyondan anlaşıldığı kadarıyla, şarkının böyle bir muamele görüşü gayet normalmiş. Sözlerin naifliğine rağmen melodi güçlü değil. Yeni vokalse (özellikle Vural’ınki) ağdalı bir arabesk. Yıllar sonra yeniden görücüye çıkarılmasına hiç gerek yokmuş aslında.
Sade şarkıya gösterişli klip
Kendi güzel, sesi güzel Zeynep Mansur, uzun bir aradan sonra ‘Tesadüfen’ ile döndü. Şarkı için bu kadar ara verildikten sonra dönüş için seçilecek bir şarkı denemez ama fena da değil. Mansur’un sesinin şarkıyı bir parça daha yükselttiği de kesin. Gündüz orada burada, akşam da bar ya da kulüplerin birinde rahat rahat dinlenebilir. Klibe gelince... Fazla gösterişli; böyle bir şarkıya uymayacak kadar, yersiz kaçacak kadar... Esas kız süslü püslü dolanırken çöllerde esas oğlan da hem peşinde hem de değilmiş gibi. Tarkan’ın bir klibinde yaptığı gibi yerdeki taşı toprağı tekmeliyor, toz kaldırıyor. Ne oluyor nihayetinde? Hiç. Boşuna masraf. Şarkıyı ne uzatıyor ne kısaltıyor. Esas kız ve esas oğlanı unutup şarkıya kulak vermeli, Mansur’un tatlı sesi, görüntüsüz çok daha iyi gidiyor.
Paylaş