O caddede niye kaldırım yok?

“Balat, Ahmet Yesevi Mahallesi Ergin Evleri sakiniyiz. Plansız yapılaşma burada da var maalesef. Şöyle ki ilgili fotoğraflarımı hemen önümüzden geçmekte olan Başaran Caddesi’nde çektim. Caddenin sağında da solunda da kaldırım yok. Bu sebepten dolayı da değişik zamanlarda yayaların araç çarpması sonucu yaralandıklarını duyduk. Oysaki yolun her iki tarafında da kaldırım yapılmasına müsait alan var.”

SAĞ SALİM YÜRÜYEN...

Gerçekten çok riskli bir durum var orada Melek Özdemir. Yaklaşık iki yıl önceydi. Ben de orada yürümek zorunda kalmıştım. Araçlarla sıfıra sıfır yürümek cidden korkutucu olmuştu. Sonrasında da çamura bulanan ayakkabılarımdan pantolonumun paçasına kadar bulaşan çamurla metroya binerken çok utanmıştım. İşin ilginç yanı, tanesi milyon liradan başlayan daireler var orada... Neyse, orada yürümek zorunda kalan yayalar yürüyüşlerini sağ salim bitirdiklerinde sadaka versinler!

Teslim olduğunu itiraf ediyor!

Okurlarımızdan yüksek makine mühendisi Kemal Kuzucu: “Büyükşehir Belediyesi hudutlarında, Osmangazi, Yıldırım ve Nilüfer Belediyesi sorumluluğunda bulunan yerleşim alanlarında bulunan her aydınlatma direğinde mutlak suretle en az iki ilan yapışık vaziyettedir. Eskiden bu ilanları yapıştıranlara oluşturdukları kirlilikten dolayı sitem ederdim. Ama artık etmiyorum. Sebebine gelince çevreme ve kurallara saygı anlamında; disiplinsiz/sorumsuz/saygısız biri olsaydım benim de yapacağım hareketlerden biri olurdu. Çünkü sistem buna müsaade ediyor ve cesaret veriyor! Artık teslim oldum. Bunlara kafamı takmıyorum. Hatta bazen bazı direklerde ilan yapıştırılmaya müsait boş alan görünce ‘buraya da yapıştırsaydınız keşke’ diyorum içimden!” diyor.

‘Tamam’ dediler ve gidiş o gidiş!

Okurlarımızdan Nilüfer ilçesi Tahtalı Mahallesi Muhtarı Tarık Başaran’ın “Gösterdim ve rica ettim. Ettim de ne oldu?” diyerek şikâyet ettiği e-postasını özetimle aktarıyorum: “Muhammet Bey. Burası Tahtalı Mahallesi’nin çıkışıdır. Bu yüzden de mahallemizden çıkış yapan hemşehrilerimiz Büyükşehir Belediyesi’nce “Güle Güle” yazılı olan devasa tabela ile uğurlanmaktadırlar! Ancak gelin görün ki özellikle bu tabelanın önünden geçen yayalar ve de özellikle araçları temiz olan araç sürülerinin pek de güleceklerini düşünmüyorum. Gördüğünüz su birikintisi üç gün önce yağan yağmurdan arta kalandır. Hesabını siz yapın artık. (Bu hesabı ilgili yetkililer yapsın muhtarım).”

Muhtar Başaran ayrıca, bir ay önce 15–20 metre uzaktaki bir alana asfalt yaması atılırken ilgili şefe kendini tanıtarak yardım istediğini ve sonucu da şöyle anlatıyor; “Kendimi tanıtarak ‘Buraya da atın lütfen’ dedim. ‘Tamam’ dediler ve gittiler. Gidiş o gidiş! Ayrıca burası iki yıldır böyledir.”
Muhtar Tarık Başaran; en azından “Tamam.” demişler. Buna da şükür!

Çok yoruluyor çünkü…

Adının açıklanmasını istemeyen bir apartman görevlisi bakınız ne diyor: “Osmangazi ilçesi Zübeyde Hanım Caddesi, (Konur Hastanesi ile Doruk Hastanesi arası) BUSKİ ekiplerince kazılmıştı. Burasının bir an evvel onarılmasını istiyorum. Çünkü apartman çamur oluyor ve ben de bu yüzden çok yoruluyorum.”

 HÜRRİYET BURSA YAZIYOR SORUNLAR ÇÖZÜLÜYOR

O BARİYERLERİ GÖRÜN ARTIK başlıklı yayımımızla birlikte en az on aydır ezilmiş, büzülmüş ve parçalanmış olarak duran bariyerlerin (Emek Metro İstasyonu önü) değiştirilmiş olduğunu gördüm. On ay sonra da olsa görmüşsünüz ya… Zaten acele işe şeytan karışırmış! İlgililere teşekkür ediyorum.

Bu esnada; kaldırım başlangıcına kurmuş olduğunuz sivri uçlu tijlerle sabitlenmiş olan beton parçası için de kocaman teşekkür ediyorum! Bakalım bu tuzağa ilk olarak hangimiz rast gelecek…