Fitili makinist dede ateşledi

Bu hikayenin tek bir kahramanı yok. Bir ailenin başarısı...

Haberin Devamı

Fitili 1972’de dede ateşler. İkinci kuşakla işler büyütülür. Ebru Kundura olarak başlayan ayakkabıcılık macerası, Türkiye’de önemli bir marka olur. 1996’da üçüncü kuşağın iş başı yapmasıyla da şirket yüzünü yurtdışına çevirir. İsmi Zandar Ayakkabı olan kurum, Türkiye’de başlattığı rahat bayan ayakkabısını dünyaya taşır. Bugün Yeni Zelanda’dan Avustralya’ya kadar birçok ülkeye ihracat yapan Zandar, şimdi de yeni rota olarak Amerika’yı seçti.

 Fitili makinist dede ateşledi

‘Sen bu işi yaparsın’ dediler

ZANDAR Ayakkabı, geçmişteki adıyla da Ebru Kundura... Namıdiğer anne ya da anneanne ayakkabısı... Bugün orta yaş ve üzeri kadınlar için ürettiği comfort-rahat ayakkabılarla sektörde önemli bir aktör Zandar. Firmanın ikinci kuşak temsilcisi Şinasi Zandar ile üçüncü kuşaktan Erkan Zandar’dan hem firmanın kuruluş öyküsünü, hem gelecek planlarını, hem de sektörün durumunu konuştuk... Aslında tesadüf eseri ayakkabıcılık sektörüne girdiklerini söyleyen Şinasi Zandar, şöyle devam etti: 

Haberin Devamı

“Babam Devlet Demiryolları’nda makinistti. 1971’de de emekli oldu. Ve çevreden birilerinin önerisiyle ayakkabıcılık sektörüne girdi. ‘Sen bu işi yaparsın’ dediler. O da 72’de işi öğrenmek adına ortaklı bir yapıyla sektöre adım attı. Paraya alışmayalım diye de ne benim ne de kardeşimin çalışmasına izin verdi. İşi öğrenen babam 1977’de üniversite eğitimi alan kardeşim Recai Zandar ile birlikte Ebru Kundura’yı kurdu. İkiçeşmelik’te 17 metrekarelik bir atölyede üretime başladılar. Ben de iktisat mezunuyum. Üniversitede kalmayı düşünürken arkadaşımın tavsiyesiyle özel sektörde çalışma kararı aldım. 2 yıl tekstil sektöründe pazarlama alanında çalıştım. Daha sonra ayakkabıda işler büyüyünce babam ve kardeşimin yanına döndüm. Babam ve kardeşim üretiyordu. Bende bavula koyup Anadolu’da satışa çıkıyordum.”

Fitili makinist dede ateşledi

 

Haberin Devamı

Yüzünü yurtdışına döndü

O yıllarda ayakkabı sektörünün iyi bir durumda olduğunu paylaşan Şinasi Zandar, günlük 40 çiftle başlayan üretim sürecini zamanla artırdıklarını ve aşama aşama büyüdüklerini söyledi. ‘Türkiye’de rahat ayakkabı dediğimiz konfortu ilk biz yaptık diyen’ Şinasi Zandar, zamanla Türkiye’de 500’ün üzerinde satış noktasına ulaştıklarını aktardı. 1996’da üçüncü kuşak temsilcisi Erkan Zandar işe dahil olur. Erkan Zandar, bir yandan Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi’nde okur, bir yandan da aile işinde çalışır. Erkan Zandar, “Aklımda bu işi devam ettirmek gibi düşünce yoktu. İzmir’de bir okul olsun diye de ziraatı seçmiştim. Ama zamanla iş hoşuma gitti. Üniversitenin ardından İtalya’da ayakkabı tasarımı üzerine eğitim aldım. 4 yabancı dilim vardı. Bu vizyonla da iç piyasada sağladığımız başarıyı yurtdışına da taşıyalım diye düşündük. 1998’de Düsseldorf’ta düzenlenen bir fuarda İsraillilerle tanıştık. İsrail, Amerika odağında gelişen bir pazar. Ve bu rahat ayakkabı da ilk Amerika’da ortaya çıktı. Biz Türkiye’de yapıyorduk, ama onların istediği standartlarda değildik. Yoğun bir çalışmanın ardından ilk ihracatımız İsrail’e oldu. İç piyasayla büyüyen firmamız da yüzünü benimle birlikte yurtdışına dönmüş oldu” diyerek, geldikleri durumu özetledi.

Haberin Devamı

 Fitili makinist dede ateşledi

ÜÇ KUŞAK

Zandar Ayakkabı, bir aile şirketi. Bugün ikinci kuşakta Şinasi Zandar ile kardeşi Recai Zandar bulunuyor. Erkan Zandar, Koray Zandar, Müge Zandar ile Fadıl Zandar ise üçüncü kuşağın temsilcileri. Herkesin görevi belli. Ar-Ge, ihracat ve tasarımdan sorumlu Erkan Zandar, aile anayasasının öneminin farkında olduklarını, ama bugüne bu alanda somut bir adım atamadıklarını söylüyor, “Gelecekte bunu mutlaka hayata geçireceğiz” diyor.

 

KURUMSALLAŞAMIYORSAK NEDENİ VAR

Deri sektörünün ağırlıklı aile şirketlerinden oluştuğunu paylaşan Erkan Zandar, bu alanda kurumsallaşmanın pek olmadığına dikkat çekerek, nedenini şöyle aktardı; “Bu bize özgü bir durum değil. Dünyada böyle. Bizim sektörde kurumsallaşma olmaz, olamaz. Tasarımcı ya da al-sat yapanlar kurumsallaşabilir, ama bizde olmaz. Bizim sektörümüzün mühendisi yok. Dolayısıyla işin patronu bir yerde alaylı ayakkabı mühendisi oluyor. Ve bu mühendislik ailenin tüm bireylerine öğretiliyor. Çünkü bir yere gittiğinizde gözünüzün arkada kalmaması adına sizin kadar işi iyi bilen biri olmalı. O da aileden biri oluyor. Bu sektörde anlık kararlar alınabiliyor. Kullandığınız hammadde, doğal bir malzeme. En ufak soruna anında müdahale edecek biri, mutlaka aileden olmalı.”

Haberin Devamı

Fitili makinist dede ateşledi


ÇİN SEDDİ’Nİ DE AŞTILAR

Birçok sektörde olduğu gibi ayakkabıda da Çin önemli tehdit. Seri ve ucuz üretimle birçok ülkeye ürün gönderen Çin’e Zandar Ayakkabı Türkiye’den ilk ihracatı gerçekleştirmeyi başaranlardan. Tabii ihracat yapmakla kalmamış. Bir de mağazalaşmış. Erkan Zandar, 2011’de Çin Seddi’ni aştıklarını belirterek, o süreci şöyle aktardı: “Bir İngiliz markayla Çin’de mağaza açtık. Üç ortaklı bir yapıydı. İngiliz markanın adıyla mağazalaştık, ama bütün ayakkabılar bizden gidiyordu. 6 mağazaya kadar çıktık. Hedefte lüks arayışında olan Çinlilerdi. Güzel işler yaptık. Ama bir süre sonra İngiliz ortak erkek abiye ayakkabıyla yol almak istediğini söyledi. Bu bizim alanımız olmadığı için bu ortaklık sonlandı. Bu kapsamda 2 yıl Çin’e ciddi bir ihracatımız oldu.”

Haberin Devamı


ROTA AMERİKA

Erkan Zandar, üretimlerinin bugün yüzde 90’nı ihraç ettiklerini söylüyor. Bunun da yüzde 20’sini kendi markalarıyla gerçekleştirdiklerini ifade eden Zandar, “Güney Amerika ve Afrika dışında dünyanın birçok ülkesine ihracatımız var. Şimdi hedef pazar olarak Amerika’yı seçtik. Bugün dünyada en büyük ayakkabı ithalatçısı konumunda. Kişi başı ayakkabı tüketimi yıllık 6 çift. Avrupa’dan sonra ağırlığımızı buraya vereceğiz. Zor bir pazar, ama başlıyoruz. Orada made in takıntısı yok. Kaliteli olsun yeter. Bizde İtalyanlar gibi kalitemizle yer alacağız. Şu an bir markanın üretimiyle ilgili proje aldık. Kalite ve üretim verimliliğimizi daha da artırmak için Alman bir danışmanla çalışacağız. Ayakkabı konusunda uzman olan bu danışmanların sayısı bir elin parmağını geçmiyor. Maliyetli bir durum, ama biz farkımızı ortaya koyacağız” diyerek gelecek planlarını paylaştı.

Fitili makinist dede ateşledi


RAKİP İTALYA ÇİN DEĞİL

Erkan Zandar, bugün sektörün gelişimi içinde çeşitli görevler üstlenmiş durumda. Bunlardan biri de Ege Deri ve Deri Mamülleri İhracatçıları Birliği... Birliğin başkan yardımcısı olan Zandar, sektörün geleceğiyle ilgili şu görüşünü dile getirdi:
“Ayakkabı sektörü küçük işletmelerden oluşuyor. Bu anlamda İtalya ve İspanya gibiyiz. Ama bir de Çin, Hindistan gibi devasa üretim yapan ülkeler var. Bizim rakibimiz onlar değil. Bu kadar yüksek montanlı üretimle bizim rekabet şansımız yok. Ama İtalyan gibi kaliteli üretim yaparsak ayakta kalırız. Yani sektörün geleceği katma değerli ürünlerde. Uluslararası marka olmalıyız.”

 

KISA KISA

* Erkan Zandar, bir çift ayakkabının 32-33 farklı elementten oluştuğunu söylüyor.
* Zandar Ayakkabı’nın 2005’de perakende deneyimi de olmuş. Ancak bu macera 6 ay sürmüş. Nedeni ise bir müşterinin aldığı topuklu ayakkabıyla pikniğe gitmesi ve ardından topukta oluşan deformasyon nedeniyle yeni ürün talep etmesi...
* Erkan Zandar, sektörde eksik olan bir detayı da aktardı. Zandar, “Bugün devlet tasarıma teşvik veriyor. Ama asıl olan ürün kalitesi ve verimlilik. Devletin bunu da desteklemesini istiyoruz” diyor.
* Günlük 500 çift ayakkabı üreten Zandar Ayakkabı’da rahat ayakkabının yanı sıra medikal ürünler de bulunuyor.

Yazarın Tüm Yazıları