Paylaş
Central Hospital’dan kardiyoloji uzmanı Dr. Sinan Coşkun Turan, sözkonusu mekanizmayı basitçe şöyle açıklıyor: “Bulunulan dış ortamın sıcaklığı her ne olursa olsun, insan vücut sistemi sabit bir sıcaklığa ihtiyaç duyar. Bunun için vücutta çalışan pek çok uyum sistemi var. Başlıca düzenlemeyi ise vücut organizması cilt kan akımını değiştirmekle yapar. Dış ortam sıcaklığı, vücudun sahip olduğu ısıya oranla azaldığında organizma, cilt altındaki damarları büzer ve cilde pompalanan kan miktarı azalır. Böylece dış ortama karşı ısı kaybı azaltılarak vücut sıcaklığı korunur. Tam aksi şekilde dış ortam sıcaklığı yükseldiğinde ise organizma, cilt altı kan damarlarını genişletir, kalbi daha fazla çalıştırır ve kalbe daha fazla kan pompalar. Bunun sonucunda vücutta ısı kaybı başlar ve terleme yaşanır. Böylelikle vücut sıcaklığının yükselmesi önlenir.
RİSK ALTINDA OLANLAR
Sağlıklı bir kalp ve dolaşım sistemi, dış ortam sıcaklığındaki değişikliklere bazı adaptasyon mekanizmalarıyla kolayca uyum sağlar ve bir sorun yaşanmaz. Ancak çocukların, 50 yaşın üzerindeki bireylerin, önemli düzeyde nörolojik sorun, kalp, böbrek veya şeker hastalığı yaşayanların, ayrıca idrar söktürücü, beta bloker, antihipertansif, antidepresan, antihistaminik gibi değişik sınıflardaki ilaçları kullananların uyum mekanizmaları zayıflayabiliyor.
ÖNCE GÖLGE SONRA SU
Dr. Turan ayrıca şu uyarılarda bulundu:
* Kalp veya böbrek hastalığı ya da yüksek tansiyon problemi olan bireylerin, sıcak hava şartlarına karşı hassasiyet taşıdıkları unutulmamalıdır. Bu kişiler, bilhassa yaz mevsimlerinde kontrollerini aksatmamalılar. Ayrıca gördükleri mevcut tedavide birtakım rötuşlar gerekebileceğinden hekimleriyle irtibat halinde olmalılar.
Sıcak hava şartlarında tansiyonda genellikle düşme, bazen de yükselme yönünde sapmalar yaşanır. Benzer şekilde sıcak hava şartları sıvı kaybına bağlı olarak kan akışkanlığının azalmasına, beyin veya kalp-damar hastalıklarının harekete geçmesine ve felç, kalp krizi gibi durumların yaşanmasına yol açabiliyor.
Aşırı sıcaklar en fazla kalp yetersizliği yaşayanları sarsıyor. Bu hastaların birçoğu, sürekli ve önemli dozlarda idrar söktürücü almak durumunda olduklarından, sıcakla ilişkili sıvı kaybının da eklenmesiyle beraber tansiyon düşmesi ve elektrolit kaybına bağlı bozukluklarla sıklıkla karşılaşabiliyor.
Kalp yetersizliği tanısı konan ve özellikle bu tip ilaçlar kullanan bireylerin, ev ortamının ve yattıkları odanın serin tutulması özel önem taşıyor.
Uygun saatlerde yeteri kadar güneşlenildiğinde ve serinlemeye ihtiyaç duyulduğunda, suya girmeden önce mutlaka 5-7 dakika kadar şemsiye altında oturulmalı ve vücut sıcaklığının normal seviyelere düşmesi beklenmeli.
Paylaş