Paylaş
ıstanbul gibi son yıllarda dünyada da yükselen bir kent olacaksın ve etkinlik yapacak adam gibi mekanlarının sayısı bir elin parmaklarını geçmeyecek. Gülerler buna...
Kapalı ve büyük yer arandığında Cemal Reşit Rey dışında bir yer geliyor mu aklınıza? şimdi bir de yeni yaptıkları Sütlüce Kongre Merkezi kullanılabilir belki.
Açık ve büyük yer arasanız durum aynı. Kuruçeşme Arena ilk akla gelen. Ama bugüne kadar orada izlediğim grupların albümünü evde dinlediğimde daha çok zevk aldım. Malum, Boğaz’ın rüzgarı bu mekanda sesi alıp karşı kıyıya taşıyor.
Park Orman kapandı, neyse ki Santralistanbul onun boşluğunu doldurdu.
Ama bu kadarı kurtarır mı?
Küçük kapalı mekan konusunda biraz daha iyi durumdayız. Babylon var, Indigo var, IKSV’nin yeni binası Deniz Palas’ın açılacak 600 kişilik salonu var.
Bu mekansızlık içinde bir süredir Küçük Çiftlik Parkı da kullanılıyor. Burada konserler, festivaller yapıldı, ödül törenleri gerçekleştirildi, milletin eskilerini götürüp tezgahlarda sattığı Pazar Panayırı kuruldu. Hatta burada doğum günü yapan (mimar Mahmut Anlar) bile çıktı.
Yakında ilginç bir etkinliğe daha ev sahipliği yapacak Küçük Çiftlik. 16 Aralık çarşamba akşamı tasarımcı Erol Albayrak’ın Park’taki sirk çadırı içinde defilesi gerçekleşecek. Defilenin adı LG Chocolate Presents Fashion in Circus by Erol Albayrak. Öncesinde bir kokteyl, sonrasında ise parti olacak. Tasarımcının 2010 İlkbahar-Yaz koleksiyonunu sergileyeceği defilede LG Chocolate telefondan esinlenerek tasarladığı seksi elbise de bir şovla sergilenecek. Ateş püsküren adam ve trapezci gibi atraksiyonlar da olacak.
Bugüne kadar sirk konseptli defile çok yapıldı ama bildiğim kadarıyla sirk çadırı içinde gerçekleşen defile olmadı.
Bu defilenin bir özelliği de son 10 yılın Türkiye güzellerinin (Yüksel Ak, Tuğçe Kazaz, Azra Akın, Tuğba Karaca, Nur Gümüşdoğrayan, Hande Subaşı, Merve Büyüksaraç, Selen Soyder, Leyla Lidya Tuğutlu, Ebru Şam) birlikte podyuma çıkacak olması.
Yani, Küçük Çiftlik Parkı sadece şehrin göbeğinde bir mekan alternatifi olmakla kalmıyor, aynı zamanda sirkte defile gibi orijinal fikirlere de esin kaynağı oluyor.
Darısı ıstanbul’da dikkatlerden uzak kalmış diğer vahaların başına.
Deniz Seki havaalanında tüttürdü
Geçtiğimiz pazar 18.40 uçağıyla Antalya’dan ıstanbul’a gelen Deniz Seki uçaktan iner inmez kendini iç hatlardaki tuvalete attı. ıhtiyacını gidermek için, orası kesin. Ancak tuvalet değil, nikotin ihtiyacını...
Tuvalet hınca hınç; bu arada kapıdan her çıkan şikayet ediyor: “ıçerisi dumanaltı. Deniz Seki fosur fosur sigara içiyor!”
Hakikaten de içiyor.
Dış hatlar olsa anlarım, pasaporttan geçecek, duty free’ye uğrayacak derken uçaktan yere adımını attığı andan itibaren sigaraya kavuşması en az yarım saat.
Halbuki iç hatlardan zırt diye dışarıya çıkıyorsunuz.
En komiği de tüttürdükten sonra tuvalete parfüm sıkması. Ben milletin bu numaraları ergenlik çağında bıraktığını düşünüyordum.
Fakat kibarlığı dikkat çekti. Tuvaletten çıkarken herkese yol verdi, gülümsedi.
Amazon’a ihtiyacımız kalmadı
Lise yıllarımdan beri Taksim’deki Robinson Crusoe kitapevinin müdavimiyim. Kalan sayılı karakter sahibi kitapçılardan. Birçoğunuzun haberi yoktur, Robinson ekimde kitapevini internete de taşıdı.
Kitap, dergi ve kırtasiye olmak üzere elindeki 200 bin ürünü www.rob389.com adresli siteden Türkiye’nin her yerine ve yurtdışına satıyor.
Kitap satan çoğu site elindeki stoklardan yürür. Oysa Rob389.com isterseniz elinde olmayan kitapları da bulup size yolluyor. Eldeki kitaplar 1-3 gün arasında, ellerinde olmayanlar ise 4 haftaya kadar kapınızda oluyor. 75 TL üzerindeki siparişlerden kargo ücreti alınmıyor. Kitaplar da kapak fiyatı üzerinden satılıyor.
Amazon.com’un içinde milyonlarca ürün var ve bana sorarsanız çok çöp yanları da var. Amazon’da kitap bakmak beni yoruyor mesela. Rob389.com’da size sunulanlar ise milyonlarca ürün içinden filtre edilenler. Sanat kitaplarını ele alalım... Mesela Chagall üzerine basılmış 1000 kitap vardır. Bunların 700’ü birbirine benzer. Rob389.com bunların en iyilerini ve uygun fiyatlılarını size sunuyor.
Türkiye’nin dört yanına gönderim yapıyorlar. Mesela daha çoğunluk siteden bihaber olsa da şırnak’tan bile sipariş gelmiş. Yurtdışına da gönderim yapıyorlar. Almanya, Hollanda ve Amerika’dan özellikle Türkiye’de basılan Türkiye’yle ilgili kitaplar isteyenler olmuş.
Amazon’u kullanmamak için bir sebep daha: Türkiye’nin mali değerini neden yurtdışına transfer edelim? Paramız Türkiye’de kalsın.
Paylaş