Bakalım, Erdoğan bizi şaşırtacak mı?

Tayyip Erdoğan Başbakan olduğu günden itibaren bu kamuoyunu hep şaşırtmıştır. Bazılarımızı kimi zaman sinirlendirdi, kimi zaman kızdırdı, ancak genelde alışılmışın dışında bir Başbakan oldu.

Haberin Devamı

Tayyip Erdoğan Başbakan olduğu günden itibaren bu kamuoyunu hep şaşırtmıştır. Bazılarımızı kimi zaman sinirlendirdi, kimi zaman kızdırdı, ancak genelde alışılmışın dışında bir Başbakan oldu.

          

Bizim alıştığımız Başbakanlarla çok farkı vardı.

          

Özellikle dış ilişkilerde, verdiği sözü tutan nadir liderlerden biri olarak ortaya çıktı. Eskiden dış ilişkilerde bol keseden sözler verilir ve sonra unutulurdu. Erdoğan, önemli konularda aksini yaptı. Tehlikeli konularda dahi, verdiği sözü tuttu. Ben bizzat Putin’den duydum. Çeçenler konusundaki sözünde nasıl durduğunu anlattıktan sonra “Bundan sonra bana ne derse inanırım” demişti. Aynı şekilde Schröder ve Berlusconi’den duydum. BM Genel Sekreteri Annan anlattı: “Bir defa söyledi ve tutumunu değiştirmedi” dedi.

Haberin Devamı

          

Erdoğan, genel yaklaşımında da farklıydı.

          

Vücut dili çok değişikti.

          

Konuşma dili de alışılmışın dışındaydı.

          

Vatandaşın daha iyi anladığı bir dil kullandı. Bazen argo, bazen sert, ancak genelde her anlama çekilebilecek, soyut bir konuşma tarzı yoktu. Net ve anlaşılır şekilde, ne demek istediğini ortaya koymasını sever bir çizgi izledi.

          

İç politikaya, sokaktaki insana ve etrafına da bambaşka yaklaştı.

          

Kasımpaşalı diye nitelediğimiz yaklaşımıyla, bir bölümümüzü rahatsız etmiş olsa dahi, genelde toplum tarafından daha başka algılandı.

          

Şimdi çok merak ediyorum. Acaba Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı seçimi konusunda da diğer liderlerden farklı mı olacak, yoksa onlar gibi mi davranacak?

          

Haberin Devamı

Acaba bizi şaşırtacak mı?

 

Yoksa 5 yıllık iktidarda değişip, eskilere mi benzeyecek?

          

Eğer, Cumhurbaşkanlığı’na adaylığını koymaz ve partisinin başında kalırsa, hepimiz şaşıracağız.

 

Çünkü bu alışılmışın dışında bir tutum olacak.

 

Eski liderlerimiz, Cumhurbaşkanlığı fırsatını hiçbir zaman kaçırmadılar. Hele Özal, partisinin dağılacağını görmesine rağmen, Köşk’e çıkmadan edemedi. Onları bundan dolayı suçlamıyorum. Çok insancıl bir tepki. Başbakan olabilirsiniz, ancak Cumhurbaşkanı olmak başka bir şeydir.

 

Cumhurbaşkanlığı herkes tarafından başka şekilde görülen bir yerdir.

          

İşte bundan dolayı merak ediyorum.

          

Acaba Erdoğan, diğerleri gibi mi hareket edecek ?

Haberin Devamı

          

Yoksa bizi yeniden şaşırtacak mı ?

          

Kafamdaki Erdoğan’ın bizi şaşırtacağına eminim. Kameraların karşısına geçecek ve       adaylığımı koymayacağım” diyecek. Hepimiz “Bravo bu adama. Kişisel isteklerini geri planda tutmasını bildi. Hem partisini korudu, hem de ülkede gereksiz gerilim çıkmasına izin vermedi” diye alkışlayacağız.

          

Gözümüzde büyüyecek.

          

İlk defa kişisel dürtülerini geriden bırakan bir siyasetçi ile karşılaşmış olacağız. Bundan dolayı da çok şaşıracağız.

          

Veya Erdoğan çıkacak ve adaylığını açıklayacak.

          

Bir kesim tarafından alkışlansa dahi, ülkenin genelinde diğerlerinden farksız olduğu sonucuna varılacak. “Aaaa diğerlerinden farksızmış” denilecek.

Haberin Devamı

          

Belki de bizler Erdoğan’ı yanlış değerlendirmişiz. Yanlış tanımışız.

          

Belki o da diğerleri gibiymiş de, biz farkında varamamışız.

          

Veya başlangıçta farklıymış da, iktidar onu değiştirmiş

          

Cumhurbaşkanlığı seçimi, neresinden bakarsak bakalım çok şeyi ortaya çıkaracak.

 

*                    *                               *

 

HALAÇOĞLU: KISITLAMA YAPMADIM

 

Bu köşede dün Fatih Altaylı’dan bir alıntı yapmıştım. Altaylı, Prof. Halaçoğlu’nun, Ermeni araştırmacı Ara Sarafyan ile birlikte ilk defa önemli bir atabilecekken, arşivlerin açılması konusunda kısıtlamalar yaptığını, bundan dolayı ortak inceleme projesinin iptal edildiğini yazmıştı. SABAH  Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni’nin kaynaklarına güvenim olduğu için, tekrar araştırmamıştım. Prof. Halaçoğlu’nu da bu tutumundan dolayı eleştirmiş ve Türkiye’nin gereksiz bir gol yediğini yazmıştım.

Haberin Devamı

 

Prof. Halaçoğlu dün aradı ve Ara Sarafyan ile yaptığı e-mail yazışmalarını yolladı. Yazdığım yazıyı yalanladı.

 

Prof. Halaçoğlu’na göre, bu projenin iptal edilmesi, herhangi bir kısıtlamadan kaynaklanmıyor. ”Daha neyin açılacağını, hangi belgelerin ortaya konacağını dahi konuşmadık. Zaten benim arşiv açma kapama yetkim yoktur” dedi.

 

Prof. Halaçoğlu’na göre, Ara Sarafyan’ın buluşmaktan vazgeçmesinin başlıca nedeni, Ermeni diasporasının böyle bir çalışmaya tepki göstermesi.

 

Hatalı bir değerlendirme yaptığım için özür dilerim.

 

Ancak bu arada bir de dip notu eklemek isterim: Bu tip temaslar, önceden iyi hazırlandıktan, tüm koşulları saptandıktan sonra basına açıklanmalı. Medyatik buluşmalar ve medya önünde tartışmalar çok zararlı oluyor. Hele Halaçoğlu gibi deneyimli birinin bu konuda çok daha duyarlı davranması beklenirdi.

Yazarın Tüm Yazıları