Kocaman, Beşiktaş'ın sinirlerini bozacak mı?

Ama sonra kararından vazgeçti ve bugün şampiyonluğun en güçlü adaylarından birine dönüştürdü takımını.

Kocaman, takımı bu noktaya taşırken iki şey yaptı:

1-) İnandığı oyun sistemi ve ona göre oyuncu tipinde ısrar etti.

2-) ”Puan farkı suni” diyerek, rakiplere yönelik psikolojik ataklar yaptı.

- Ligin ikinci devresinden itibaren Kocaman’ın psikolojik ataklarının hedefi Beşiktaş ve Başakşehir. Kocaman, sistemin bu iki kulübü korumak üzerine kurulu olduğunu savunuyor. Geçen hafta hem Kocaman hem kulüp, yoğun şekilde MHK’yı eleştirip, istifa çağrısı yaptı.

- Özellikle Beşiktaş, lider olmadığı ve F.Bahçe’nin arkasında olduğu halde Kocaman, niye tartışma konusu yapıyor?


TERİM TOPA GİRMEDİ
1-) Kocaman, uzun vadede gerçek rakibinin Beşiktaş olduğunu düşünüyordur.

2-) Ya da polemik savaşına girecek Beşiktaş’ın gerilime yenik düşüp yarıştan erken kopmasını sağlamak.

- Üst üste iki kez şampiyon olan Beşiktaş, gerilimden büyük ölçüde uzak kaldığı için başarılı olmuştu. Ama misal F.Bahçe ile oynanan kupa maçında gerilime yenik düşmüştü.

- Bir önyargı olarak insanlar Fatih Terim’in G.Saray’a dönmesiyle yarıştaki gerilim dozunun artacağını düşünüyordu. Şu ana kadar sevindirici şekilde beklentiler boşa çıktı.

- Neden peki? Çünkü ezeli rakibi F.Bahçe, G.Saray’a henüz lider gibi davranmıyor. Terim de polemiklere girmemeye özen gösteriyor. Sivas’ta kaybederken bile takımından şikâyetçi oldu. Kocaman’ın “Rakibimiz Başakşehir” sözünün hatırlatıldığı Terim, “Başka soru var mı” diyerek, topa girmedi bile.

Dilerim ki bu centilmenlik sezon sonuna kadar sürsün ama memleket futbol ortamı bu inancımı ne yazık ki beslemiyor.

Gördüğüm kadarıyla Kocaman, gelecek iki Beşiktaş maçı sonrasına kadar siyah beyazlılara yönelik söylemlerini sürdürüp sinirlerini bozmaya çalışacak.

Kocaman, 360 derecelik bir bakış açısıyla kendi takımına odaklanırken rakiplerini de psikolojik olarak gerilime sürüklemeye çalışıyor. Eğer rakipleri bu ataklara karşılık vermek istiyorlarsa öncelikle sinirlerine güvenmeleri lazım. En ‘sakin’ kalan kazanacak.


ŞENOL GÜNEŞ MESAJI ALDI MI?
Fenerbahçe, Başakşehir’i neredeyse 90 dakikalık bir tam saha baskısıyla ezip yendi. Ama maç sonrası Kocaman, fizik olarak hâlâ iyi olmadıklarını söyledi.

Burada iki mesaj var:

Birincisi kendi takımına “Gevşemek yok” diyor.

Diğer mesajı da Şenol Güneş’in alması gerekiyor.

F.Bahçe, Beşiktaş’ı da fizik kuvvetle vuracak. Bayern Münih maçından yıpranmış gelecek Beşiktaş’ın, Başakşehir maçından bile daha yüksek seviyede bir fiziki mücadeleyle karşısına çıkacak olan F.Bahçe’ye karşı şimdiden hesabını kitabını iyi yapması lazım.


KÜFÜRÜ GÖRMEYEN 'VAR' İLE GOLÜ DE GÖRMEZ
Geçen hafta Emre Belözoğlu, kameralara takılan küfürden ötürü disipline verilmedi diye eleştirdim.

Volkan Demirel de ettiği küfür kameralara yakalandığı ve hatta kendisi de reddetmediği halde, disipline verilmedi. Gerekçesi ‘muhatap yok’! Muslera da kendi kendisine küfür ettiği için sevk edilmemişti. Fatih Terim de pas geçilmişti.

“Caner Erkin’e niye 6 maç verdiniz” diye sorduk durduk.

TFF dün açıklama yaptı ve “Ceza küfürden değildi” dedi.

Daha öne ‘el kol’ hareketinden ötürü kaç futbolcu 6 maç ceza aldı? İyi ki küfürden ceza almamış yoksa futbol hayatı biterdi!

Bu, sahada küfür kovalamaya yönelik kamera takibinin yanlış olduğunu savunmuştum. Ama madem devreye soktunuz o zaman da eliniz titremeyecek.

‘Görüntüden küfüre ceza’ konusunda ortaya çıkan eyyam, gelecek sezon uygulanması beklenen Video Yardımcı Hakem-VAR sisteminde de neler yaşayacağımızın habercisi.

Bugün görüntüye rağmen küfürü görmeyenler yarın da ofsayt ve golü de görmeyeceklerdir!