Paylaş
Başbakan olabilecek, ‘‘saygın bir milletvekili’’ aranıyor. Bu telaşla kıvranırken, Hakkâri Belediye Başkanı Abdurrahman Keskin ziyaretime geldi:
‘‘Hazır Ankara'ya gelmişim, kardeşimi de bir göreyim istedim.’’
Hasretle kucaklaştık. 25 yıllık dostluğun burcu burcu kokusuyla geldi. Yalansız, dolansız ve riyasız bir dostluğun özlemiyle.
Keskin'in şimdi keyfi yerinde. İki yıl önce kızgın, yılgın ve küskün Başkan Abdurrahman Keskin haykırıyordu:
‘‘Belediyeyi kapatıyorum. Alın anahtarları. Ben, ne çalışanların maaşını ödeyebiliyorum, ne halka bir hizmet götürebiliyorum. Yıldım!’’
Keskin, şimdi mutluydu. İş yaptığı, halkın sevgisini kazandığı, verdiği sözlerin büyük kısmını tutabildiği için sevinç içindeydi:
‘‘Baba'nın Hırvatistan gezisinde, 'Hakkâri Baba'nın kanatları altında' diye yazmıştın! Valla, Cumhurbaşkanımız Hızır gibi imdadımıza yetişti. Sen, Hakkâri'ye en çok gelen gazetecisin. Cumhurbaşkanımızın sahip çıkmasından sonraki kenti gelip gör. 55. hükümet de bizi kucakladı, olmazı olur kıldık. Çok güzel işler yaptık. Ezik doğu kasabası, kent oldu kent!’’
* * *
Çocuklar kadar şendi. Ben bu coşkuyu seyrederken Keskin, ‘‘Bak ben neler yaptım neler’’ dedi. Ve bir boş kâğıda madde madde yazarak tekmil verdi:
1- Asfalt plenti (Asfalt üreten makine) tamam.
2- Konkasör tesisleri, yani mucur üreten fabrika.
3- Beton parke fabrikası tamam. Hani Çukurca yol ayrımında, o soğuk suyun çıktığ yer var ya, o alana kurduk.
4- Halk ekmek fabrikası tıkır tıkır işliyor. 270 gram ekmek 30 bin lira. Bunun ne anlama geldiğini, halkın sevincini görmeyen bilemez.
5- Şehir içi otobüs işletmesi başladı. Tam beş otobüs aldım. Tam bilet 20 bin, yarım bilet 10 bin lira.
6- Toplu Konut'ta 280 daire yapılıp satıldı. Millet içinde oturuyor. Mini bir kent oldu. 130 konutun yapımına da başlanıyor.
7- Şimdi Kocaeli'nde, Belediye Başkanı Sefa Sirmen'in büyük desteği ile Süleyman Demirel Kültür Salonu'nda Hakkâri Kilimleri Sergisi açılıyor.
8- Valimizin belediyemizle işbirliği içinde tamamladığı Hakkâri'nin Baykale Semti'nde yapılan Süleyman Demirel İlköğretim Okulu açıldı.
9- Şehir içinde 18 kilometre asfalt yaptım.
10- Eski ve yeni hükümet konağı önüne çocuk bahçeleri kurduk.
11- Biçer, Kıran ve Kır Konutlara çocuk bahçeleri, parklar açtık.
12- Şehir içinde orta refüj tamamlandı. Yalvo'dan çam ağaçları getirip orta refüje diktim.
13- Hakkâri'de artık yeşil sahalar var.
* * *
İki yıl önce Keskin'e bir dokunsan bin ah işitirdin. Şimdi soluk almadan başarılarını anlatıyordu. Bilmem anlatabiliyor muyum?
‘‘Peki hiç dert ve sorun kalmadı mı?’’
Hakkâri'de dert biter mi? Önemli olan dertlere çare bulunmasıydı:
‘‘En büyük dert, göç ve işsizlik. Temel derdimiz bu.’’
Buna çözüm bulmak, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin işi. Ya acil işler:
‘‘Bu ay sonunda Hakkâri'nin afet kapsamı süresi bitiyor. Hakkâri halkı, bu süreyi Cumhurbaşkanımızın uzattıracağına inanıyor. Ve bir de 300 milyara acele ihtiyaç var. Başbakanımız, bunun verilmesi için formül arıyor. Bu da çıkarsa, üstümüzden tonlarca yük gidecek.’’
Hakkâri'nin bu acil arzuhali, devletimizin yüce katlarına sunulmuştur.
Keskin'le sözleştik. Hakkâri'de o soğuk suyun başında dürüm yiyeceğiz. Bir Hakkârili kadar Hakkârili hissediyorum kendimi.
Esen bu sevgi yeli, Hakkâri'ye çekiyor beni!
Paylaş