İsmet Solak: Dışardaki şer cephesi...






İsmet SOLAK
Haberin Devamı

SEVR ile yapamadılar... Mustafa Kemal'e ve Kuvayi Milliye'ye tosladılar. Anlaşılıyor ki bizi içten bölmek istiyorlar. TÜSİAD bile bodoslama daldı:

‘‘Türkçe ana dil değil, resmi dil olsun. MGK kalksın veya sivilleşsin.’’

Hay hay... Başka emriniz? Şu eksiği(!) de tamamlayın lütfen:

‘‘Türkiye Cumhuriyeti etnik yapılara dayanan bir federasyondur.’’

Dışardaki şer cephesinin tuzaklarından haberleri yok. Dış güçler, millet olmanın temel taşını biliyor: Dil! Devlet eliyle Kürtçe dil oluşturacaklar, sonra da, ‘‘Kültürü ve dili ayrı’’ diyerek bize siyasi çözümü dayatacaklar.

Efendiler! Kürtçe dil bir kültürel olay değildir. Planı önceden yapılan bir siyasi dayatmadır. Kral Çıplak; a beyzadeler, 17 yıl süren isyan neydi?

Onca acı; akıtılan kanlar, dökülen gözyaşları, verdiğimiz şehitler neyin bedeliydi? TOBB da aynı mahiyette bir rapor hazırlatmıştı. Tuzak aynıydı!

Vah dertli başım, vah! AB bir istese, bizimkiler bin vermeye çalışıyor.. Başımızda Kıbrıs Fatihi dediğimiz Ecevit varken, Kıbrıs ateş topu yapılarak üstümüze atılıyor. Ermeniler 11 köyü satın almak istiyor. Fethullah Gülen'e Ecevit tanık oluyor. Kan damlıyor yüreğimden, kan... Dayanabilirsen dayan!

* * *

Dışardaki Şer Cephesi'ni göremeyenler için bugün perdeyi aralıyorum.

PKK, televizyon yayınına Med-TV ile başlamıştı. Bu kanala, yayın iznini İngiliz bağımsız televizyon kuruluşu ITC vermişti. Hatırladınız değil mi?

Devam edelim... RTÜK, ‘‘Med-TV bölücü terör örgütünü destekliyor. Avrupa Sınır Ötesi TV Sözleşmesi hükümlerine aykırı yayın yapıyor’’ diyerek itiraz etmişti. ITC, gecikmeli bile olsa, yayın lisansını iptal etmişti.

PKK, bu kez Cudi TV'yi kurdu. İdare merkezi için Almanya yer gösterdi. Parayı kim verdi? Cudi TV için parayı Vatikan, yani Papalık sağladı! Bakın; yayın lisansı İngiltere'den, yer Almanya'dan, para Papalık'tan, uydu ise ta Cebelitarık'tan. Zincirin halkaları Avrupa'yı dolaşıyor ve cephe büyüyor.

Eeee... Papalık boş yere kaynak sağlar mı? Her şeyin bedeli vardır. Parayı veren, düdüğü çaldırır. Hem de PKK'ya çaldırdı. Cudi TV, Kürtçe yayınların arasına, şükran borcunu ödemek için, ‘‘Hıristiyanlık propagandası’’ sokmaya başladı. Müslüman Kürt halkına bunu yaptı. Yapılmadı diyen varsa çıksın ortaya... Sevgili dostlar, terörün ve ihanetin ırkı da olmaz, inancı da!

Cudi-TV'ye de itiraz edildi. İngiltere 14 Mayıs 1999'da uydu ve frekansı değiştirdi. El altından PKK'ya, ‘‘Arab-Sat uydusundan yayın yapın’’ dedi.

PKK, ihanet etmeyi zaten öğrenmişti. Bu kez Medya TV'yi kurdu. Utel-Sat uydusunu kiraladı. Devreye Belçika girdi. Brüksel'e yakın Denderleeuw'deki daha önce kapatılan Med TV'nin stüdyoları bu yeni kanala verildi.

17 Haziran 2000'de kurulan Mezopotamya TV'nin uydu kirasını da Danimarka verdi. Eutelsat hotbırd4 uydusundan ve Transponder-117 üzerinden yayınına başladı. İşte size İngiltere, Vatikan, Almanya, Belçika, Danimarka ve PKK konsorsiyumu... Tek hedefleri vardı; Kürtçe dil!

Kürtçe kanallar ne yaptı? Hıristiyanlık propagandası yaptı, PKK'nın sözde askeri kanadı ile merkez komitesi bildirilerini yayınladı. Bölücü APO'nun hayatına kıyılırsa Türkiye'nin kan gölüne döneceği iddia etti. HADEP'in tüm bildirilerini PKK açıklamaları gibi tam metin yayınladı. Daha ne diyeyim?

* * *

Dün sabah TRT-1'de Pazar Panoroması'nda da söyledim, ‘‘Bizi ancak böyle bölebilirler’’ dedim. Laf aramızda, TRT çok güzel programlar yapıyor. Yücel Yener döneminde haberlerde ve programlarda müthiş atılımlar oldu. Türkiye Gençlik Birliği Vakfı büyük ödülünü de, TRT adına Yener aldı. Geçen hafta, 37. Ulusal Diyabet Kongresi'nde ‘‘Gazetecilik Onur Ödülü’’ de bana verildi.

Asıl ödülü Fenerbahçe ile aldık. Tüm Fenerlilere, ama önce Aziz Yıldırım ve Mustafa Denizli'ye pek yakıştı. Efsane geri döndü. Nice şampiyonluklara!

Yazarın Tüm Yazıları