Paylaş
Et sektörü son yıllarda sütün altında kaldı. Bir yandan süt üretiminin hızlı artışı, diğer yandan damızlık sığır yetiştiricileri ve üretici birliklerinin örgütlenmesiyle süt sektöründe gözle görülür bir gelişme yaşandı. Halen bu süreç devam ediyor. Ancak özellikle kırmızı ette temel sorunlar aşılabilmiş değil. Üretici ve tüketici fiyatları arasındaki dengesizlik ciddi boyutlarda. Hele zaman zaman et ithalatının gündeme geliyor olmasıyla tartışmalar daha da alevleniyor. Bu arada çok güncel bir gelişme olarak, et üretiminin son 9 ayda 2 milyon tonu aşmasına ilişkin Türkiye Kırmızı Et Üreticileri Merkez Birliği Başkanı Bülent Tunç şu açıklamayı yapıyor:
“Devletimiz, her besiciye besi desteği veriyor. Bu destek, besicimiz için büyük bir gelir ve bu sayede et üretimi de artıyor. Bu et üretimindeki rekoru kısa zamanda geliştireceğiz. Çok şükür besicimiz var gücüyle çalışıyor. Şu an için tek sıkıntımız, yem girdisinin yüksek olması. Yem girdilerine çözüm bulursak üretimimiz çok artacak ve belki de ihracata başlayacağız. Bugün artık hayvancılıkta ithalat gibi bir durum söz konusu olamaz. Çok şükür besicimiz, iyi bir üretim yapıyor. Devletimizin desteği devam ettikçe üretim her geçen gün artacaktır.” Diğer yandan İzmir Kırmızı Et Üreticileri Birliği (İZKEB) geçtiğimiz Salı günü Anemon Otel’de bir toplantı yaparak sütte çok güçlü bir konum sergileyen İzmir’de İZKEB’in de Türkiye’ye etkin mesajlar vermeye başlayacağının sinyallerini gönderdi. İZKEB Başkanı Veteriner Hekim Osman Civil ile toplantının sonuçlarını konuştuk.
Sektör buluşması
İzmir İli Kırmızı Et Üreticileri Birliği olarak kırmızı et sektörünün yetkililerini bir araya getirdiklerini söyleyen Osman Civil, “Toplantıya benim dışımda yönetim kurulu üyelerimiz Nuri Kahya, Levent Özçoban, Emrullah Hasdemir, Aydın Karakaya ve Birlik Müdürümüz Süha Hakbilen katıldı. Ayrıca sektör temsilcileri Kani Türkan (Pınar Et), İsmail Esiyah ve Engin Tuncer (Tansaş), Hüseyin Özşenoğulları (Pehlivanoğlu), Mahmut İnsel (Banvit), İbrahim Çacan (Çacan Et), Cüneyt Güleç, Hayrettin Kıran, Birol Dumlu, Şakir Denizaltılı (İzmir Ticaret Borsası), Murat Matur, Gürkan Adıvar ve Murat Arslan ilk defa yapılan bu önemli sektörel toplantıya güç katmışlardır” diyor.
Güçlü lobi ihtiyacı
Civil toplantıda yapılan değerlendirmeleri şöyle anlatıyor: “Kırmızı et üreticilerinin en temel sorunu sektörün güçlü bir lobiye sahip olmaması ve üreticilerin dağınık bir yapı sergilemesidir. Ulusal pazarda belirleyici bir etkimiz yok. Buna karşılık kırmızı et sanayii ve kırmızı ette büyük alıcı konumundaki ulusal marketler, şirket birleşmeleri ve tröst oluşumları gün geçtikçe daha belirgin hale geliyor. Kırmızı et üreticileri için bir diğer önemli sorun sektörün sürekli belirsizlik içinde olması. Hammadde ve fiyat istikrarına sahip değiliz. 2010 ile 2013 yılları arasında meydana gelen kur artışının (%55) yol açtığı ithalata bağlı yem hammaddesi ve ilaç gibi ürünlerdeki yüksek fiyat artışı üreticiyi ciddi sıkıntıya sokuyor.”
ÇÖZÜM ARAYIŞI
Toplantıda öne çıkan konu başlıklarından en önemlisinin yüksek maliyet baskısı olduğunun altını çizen Civil, şöyle devam etti:; “Kırmızı et üretiminin süt üretimine bağlı olarak planlanması. İşletmelerin ham dana tedarikinde konjonktürel sıkıntılar yaşaması. Canlı hayvan pazarlarında hayvan alım ve satımında yaşanan sorunlar. Büyükşehir sınırları kapsamında hayvan sevklerinde sevk raporu düzenlenmemesi sebebiyle hayvanların son satıcısı ile Türkvet’e kayıtlı işletme sahibinin farklı olması yüzünden müstahsil makbuzu düzenlenmesinde yaşanan problemler. Hayvancılığa farklı sektörlerden belirli dönemlerde bilinçsiz ve tecrübesiz yatırımcıların akın etmesi sebebiyle oluşan hammadde ve damızlık materyellerin fiyatlarındaki hızlı artışlar. Üreticilerin örgütlü satış ve pazarlama organizasyonunun olmaması.”
Civil bütün bu olumsuzluklara rağmen karamsar olmadıklarını ve sektörel çözüm arayışı toplantılarının devam edeceğini söyledi.
Paylaş