Paylaş
Erol Akyavaş, konuştuğu biri ile poz vermiş, hemen yanında sohbete dahil olan bir üçüncü kişi daha var. Henüz 38 yaşındaki Vladimir Putin.
O zaman kimsenin dikkatini çekmemiş, merak da edilmemiş kim olduğu. Belli ki bir açılışta ya da törendeler.
Merak ettim fotoğrafın hikayesini.
1990 yılında Putin ne yapıyordu diye baktım önce. Sovyetler Birliği’nde 16 yıl boyunca KGB dış istihbarat subayı olarak çalışan ve yarbay rütbesine yükselen Putin 1991’de istifa ederek St. Petersburg’da siyasi kariyerine başlamış.
Başkan Boris Yeltsin’in yönetimine katılmak üzere 1996 yılında Moskova’ya taşınmış, Yeltsin’in istifasının ardından, 2000 yılında başkan vekili, dört aydan kısa bir süre sonra da ilk kez devlet başkanı seçilmişti.
Sonrası malumunuz, halen aynı görevde.
Biz dönelim fotoğrafa.
AJAN OLARAK MI KATILDI
Erol Akyavaş’ı uzun yıllar temsil eden Galeri Nev İstanbul’un sahibi Haldun Dostoğlu anlattı.
Erol Akyavaş, 5 Kasım 1990 tarihinde St. Petersburg da Hermitage Müzesi’nde Benoise Palace’da ‘İkonoklastlar için İkonalar’ adlı bir sergi açar. Sergi açılışına Akyavaş Ailesi ile birlikte katılır ve o sırada birçok fotoğraf çekilir. Dönem Gorbaçov’un son dönemleridir. Yıllar sonra aile sergide çekilen fotoğraflara bakarken tanıdık bir simayla karşılaşır. Artık bütün dünyanın çok iyi bildiği Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’den başkası değildir bu kişi.
Genç Putin eserlerinde özellikle İslam sanatı ve Sufi geleneğiyle ilgilenen Erol Akyavaş’ın hayranı olarak mı katılmıştı sergi açılışına yoksa o sırada görevi icabı bir ajan olarak mı, orasını kimse bilmiyor.
1970 yılında İzmir Aliağa’da rafineri inşaatında ajan olarak görevli olduğu iddia edilmişti ama o dönemden Erol Akyavaş’ı bilmesi pek mümkün değil.
Semih Kaplanoğlu şöyle anlatıyor Akyavaş’ın bu sergisini:
“Akyavaş, ‘İkonoklastlar İçin İkonalar’la, tarih boyunca insanın insana egemenliğinin sembolü parayı ve o çerçevede mülkiyetin kanlı serüvenini, paranın üzerindeki suretlere atıfta bulunarak açımlıyor. Kendi kendini ölümsüzlük adına ikonlaştıran geçmişin tiranlarıyla günümüzün tiranları arasındaki flu çizgiyi belirginleştirip, köprüleri bir kez daha kuruyor.”
Belki serginin adı ve konusu çekmiştir Putin’in ilgisini. Eğer ajan olarak oradaysa son görevinde yakalandığının kanıtı olur bu fotoğraf.
ÇOCUKLAR GELECEĞİN DÜNYASINI ÇİZDİ
TÜRKİYE’nin en köklü çocuk etkinliği Pınar Çocuk Resim Yarışması 43 yıldır aralıksız düzenleniyor.
“Geleceğimi Resmediyorum: 2050 Yılında Dünyamız” temasıyla düzenlenen bu yılki yarışmaya Türkiye’nin 7 bölgesi ile Azerbaycan ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nden 6 – 14 yaş arasında 3 binden fazla başvuru yapıldı.
Son dönemlerinde jüri üyesi olarak da görev aldığım yarışmada gördüğüm, çocukların resimlerinde kendilerini ifade etmekte ne kadar başarılı ve yetenekli oldukları.
Keşke onların saf dünyasını korumayı başarabilsek, hayallerini gerçekleştirebilsek.
Defne Kocaman (10), Güneydoğu
Yarışmada Akdeniz Bölgesi’nden 8 yaşındaki Leo Ateş Damar, Doğu Anadolu Bölgesi’nden yine 8 yaşındaki Zehra Aytekin, Ege Bölgesi’nden 10 yaşındaki Ece Kansu, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nden 10 yaşındaki Defne Kocaman, İç Anadolu Bölgesi’nden 8 yaşındaki Doğa Aksakal, Karadeniz Bölgesi’nden 12 yaşındaki Dilara Karabacak, Marmara Bölgesi’nden 11 yaşındaki Taha Deniz birinci seçildiler.
Yurtdışı Kategorisi’nde ise Azerbaycan’dan 7 yaşındaki Toğrul Qaragözov, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nden yine 7 yaşındaki Esen Kumova birinci oldu.
Pınar, yarışmayı kazanan çocuklara çeşitli ödüllerle resim malzemesi hediye ediyor ve eğitim bursu veriyor.
Aysima Tiken (13), Ege (İkinci)
Pınar Süt Yönetim Kurulu Başkanı İdil Yiğitbaşı; çocukların fiziksel gelişimleri kadar zihinsel ve sosyal gelişimlerine de önem verdiklerini, yaratıcılık sezgilerini güçlendiren resim sanatının etkisine ve gücüne inandıklarını söylüyor.
Bu inanç ve misyonla da yarışmayı umarım daha uzun yıllar devam ettirirler.
Paylaş