Paylaş
Ejderhalı fal
Batı astrolojisinin yıldızlarına küskündüm ve bütün umudumu Doğu metafiziğinin hayvanlarına bağlamıştım, şimdi bunun da üzerine su içebilirim. Doğrusu, ejderhanın yeni imkanlarından yararlanacağım diye bu yaştan sonra ‘yuppie’ muhterisliğiyle sağa sola saldıramam. Tabiatıma aykırı.
ZAHİR sarı uygarlığa duyduğum hayranlıktan, yıldız falıyla hiç alakamın olmamasına rağmen Çin falına gelince durum değişir. Yalan söyleyecek değilim, encamımı her hafta dergi sayfasından kontrol ederim.
Han yeni yılı başlangıcını ise asla kaçırmam. İlla ve illa, çekik gözlü hayvanatın sene boyunca bana ne kumpaslar kuracağını öğreneceğim...
Adı üstünde ‘Çin işi’, ‘yang’ ve ‘ying’ eksenlerinin devreye girdiği; su, ağaç, maden, ateş, toprak unsurlarının hesaba katıldığı; tümünün bileşkesiyle de atmış yıllık genel takvimlerin oluşturulduğu bu falın gökkubbeyle ilintisi yoktur. On ikilik tekrarlar halinde her sene bir hayvanın adını taşır.
Örneğin 1972 fare, 1973 manda, 1974 de kaplan yılıdır. Dolayısıyla, söz konusu dilimlerde doğmuş olanlar da fare, manda ve kaplan burçlarındandır...
5 Şubat 2000'de başlayan ve 23 Ocak 2001'de noktalanacak olan dönem ise ejderha yılı!
* * *
EJDERHA gayet önemli, çünkü gerçek olmayan tek hayvan bu... Ötekiler gibi etten, posttan değil... İnsan tahayyülünden çıkma efsanevi bir yaratık.
Üstelik şimdi ‘yang’ ağır basıyormuş; dolayısıyla maden unsuru ön plana geçiyor, binaenaleyh kralların en kralı sayılan ‘Altın Ejderha’ söz konusuymuş.
Ejderha benim için de önemli, çünkü bu sayede ilk çocukluğuma dönüyorum.
Öğlen uykusuna yatayım diye ‘evvel zaman içinde, kalbur saman içinde’ye başlamış Kuka Dadım o yedi başlı dev mahluku Kaf Dağının arkasından çıkartıyor ki, cengaver şehzade her kelleyi ayrı ayrı kesiyor. Ve uyku üzerime inerken, ejderhanın ağzından fışkıran son alevleri cihannüma penceresinde görüyorum.
Eh, hadi bir de Çin falındaki ejderha yılı encamımı göreyim...
* * *
BERBAT! Batı astrolojisinin yıldızlarına küskündüm ve bütün umudumu Doğu metafiziğinin hayvanlarına bağlamıştım, şimdi bunun da üzerine su içebilirim.
Tamam, ‘mesleki hayat’ bab'ında ‘yeni imkanlar açılabilir ama bunlardan yararlanmanız için iradeli, cesur ve atak davranmanız gerekiyor. Yoksa hava alırsınız’ demesine pek aldırmadım. Çünkü, kariyer hırsıydı, profesyonel ihtirastı, öne geçmek duygusuydu, bunlarla benim zaten asla aram olmadı.
Doğrusu, ejderhanın ‘yeni imkanlar’ından yararlanacağım diye bu yaştan sonra ‘yuppie’ muhterisliğiyle sağa sola saldıramam. Tabiatıma aykırı.
N'apim, ‘hava almaya’ devam ederim...
* * *
PEKİ ya para? Burada havaya ek olarak galiba bir de cıva alıyorum!
Ejderha yılının falı bendenize buyuruyor ki, ‘hesaplı yaşamayı mutlaka öğreneceksin, aksi takdirde mezara kadar borç batağından kurtulman mümkün değil. Üstelik, bu yıl altın ejderha yılı olsa da senin madeni unsurun müthiş sönük. Belki, belki bakır kuruşa talim edersin’.
Canına yandığımın burcu hiç olmazsa de ki, ‘şu tarihte bir milli piyango al, amorti çıkması ihtimal dahilindedir’. O bile yok!
Ah ejdarha, seni bir yakalayayım, poponu delikli kumbaraya çevireceğim...
* * *
AŞK mı ? Hiç açmayın! Lütfen bahsi kapatalım!
Önce Mao'yu tutup sonra ‘döndüğüm’ (!) için Çinliler bana komplo mu kurdu; yoksa Kuka Dadımın masalındaki şehzade yedi kellesini de kestiği için hortlak ejderha garez mi bağladı nedir bilemiyorum, fal bu konuda şöyle yazıyor:
Tabii dergi daha kibarca ifade ediyor ama ben dobrasını özetleyeyim: ‘Efendi, çoktan tohuma kaçtın ve belki ejderha yılında son bir şans daha yakalarsın. Dolayısıyla, ya hayatına kısmen çeki düzen vermek için fedakarlık yapmayı ve gül üstüne gül koklamamayı kabullenmeye hazırlan, ya da...’
Mendebur yaratık ‘ya da’dan sonra alevli ağzıyla ve Çinlilere has o çağrışımlı diliyle alenen tehdit savuruyor!
Bir de yine aynı dille, ‘Sarı Deniz’de fırtınayı göze almazsan limana vasıl olamazsın' veya ‘lotüs çiçeğiyle nilüfer arasındaki tercih hakkında çok düşünürsen gölde boğulursun’ türünden nasihatlar çekiyor.
Anlaşıldı, meslek, para, aşk, bana bu ejderhadan da; ejderha yılından da; ejderha falından da hayır yok !
* * *
N'APİM, olmasın !
Zaten, Çin falına da, Maçin falına da, yıldız falına da lanet olsun!
İyisi mi, ben Marika'ya gidip şöyle telveli bir kahve falı baktırtayım.
Görmüş geçirmiş kadındır halden anlar ve Rumi şivesiyle, ‘bu ne talih, bu ne servet, bu ne sıhhat, doğrusu kıskandım’ diye gönlümü yapar.
Doğru, topu topu bir fincanlık mutluluktur ama bütün ejderha yıl boyunca da encamıma ağlayacak halim yok ve inanın, nabza göre şerbet bir kahve falı hain canavarın yedi kellesi birden cehennemin dibine yollamaya yeter !
Paylaş