TÜRKİYE Irak'a asker göndermeli mi?E - v - e - t !Bu 'evet'imin gerekçelerini açıklamadan önce, ABD'nin neden kendisine yardımcı olacak başka ordulara ihtiyaç duyduğu konusuna değinmem gerekiyor.* * *HATIRLAYACAKSINIZ, atmasyoncu Saddam'ın 'direneceği' hayaline kapılan bizim avanakların tam tersine, bu satırların yazarı, 'W' rumuzlu George Bush tarafından başlatılan savaşın çok kısa süreceğini söyleye söyleye bir hal oldu.Ama aynı zamanda da, askeri 'zafer'in anlam taşımayacağını ve muharebe nihayetinde işlerin Washington'dan planladığı gibi gitmeyeceğinin altını ısrarla çizdi.İşte bugün oradayız, zira Eski Dünya Orta Doğu'su hem 'sıradan Amerikalı' yı, hem de Bush yönetiminin ruhunu belirleyen Yeni Dünya Orta Batı'sına benzemez.Benzemediğini de, işgal ordusuna karşı şu an vur kaç şeklinde gerçekleştiren direniş açıkça ortaya koyuyor. Washington'daki basit hesap Bağdat'ta çetrefilleşiyor.Dolayısıyla da, dün bir, yarın üç, öbürsü gün iki derken 'conicik'lerin kim vurduya gitmesi ABD'yi hızla Clinton döneminin 'Somali sendromu'na doğru itiyor.Ve, Amerikan kamuoyu tabii ki böyle bir gelişmeden büyük rahatsızlık duyuyor.Eh seçim yaklaşıyor ya, Mister Bush da 'imdat simidi'ne ihtiyaç duyuyor. Az bir ihtimal belki BM de dahil, bu 'imdat simidi' ise ancak başka ülke ordularının ABD'nin 'yükünü hafifletmek' amacıyla Irak'a 'buyur edilmesi' olabilir.Nitekim, Polonya'dan Bulgaristan'a, 'davete icabet' başladı. Sürecek de.İşte, gönderildiği takdirde, TSK birimleri de Irak'ta aynı rolü üstlenecek.* * *BİLİYORUM şimdi diyeceksiniz ki, 'be adam, Washinton'un zora girdiğini ve ‘imdat simidi’ne ihtiyaç duyduğunu kendi ağzınla söylüyorsun, sonra bizim de böyle bir ‘imdad simidi’ olmamızı istiyorsun. Bunun iler tutar yanı var mı ?'Evet var!* * *VAR, zira sanmayalım ki biz kendimiz keka flikada emniyetle kürek çekiyoruz. Oyun bitti, son 'Süleymaniye vukuatı'nın da ispatladığı gibi, 'tezkere' politikasının yanlışlığından ötürü Washington Ankara'yla külahları değişmiştir.Oysa, dünyaya hükmeden bir 'ultra süper güç'ün husumetini çekmek, aslında bizim de 'imdad simidi'ne ihtiyaç duyduğumuz anlamına geliyor. Daha açık konuşursak, Türkiye'nin Irak'a asker göndermesi yapmış olduğumuz o yanlışın 'telafi'sine tekabül edecektir. Bu da bizim 'can yeleği'miz olacaktır. Çünkü, yine hayale kaptırmayalım ve kendimizi Kaf dağında görmeyelim, 'ultra süper güç' Türkiye olmassa Patagonya'dan; Patagonya olmassa Çin'den; Çin olmassa da Maçin'den, mutlaka kendine 'imdad simidi'ni bulur. Bulacaktır.'Sam Amca' Irak'ın çöl denizinde el işaretiyle yardım isterken, aynı elinde bir de koca dolar tomarı sallıyor.Bu durumda ise, bırakın can yeleği atmakta yarışacakları, 'kurtarıcılar'ın bizzat kendileri denize dalıp, çala kulaç, ilk yetişen olmak için de yarışacaklardır. Nitekim, harekat öncesinde 'anti savaş' mihrağı oluşturmuş olan Fransa-Almanya ekseni bile yukarıda gelişmeyle birlikte 'çatlama' sürecine girdi.Berlin şimdi 'can yeleği' olarak geçmişini 'affettirmeye' doğru rota çiziyor.Dolayısıyla, bu nesnel ve 'realpolitik' olguları saptayalım ve mümkünse Irak' a 'can simidi' asker göndererek kendi 'can simidi'mizi garantiye almaya çalışalım.