Yasal eşlerin, ikinci kadınlara cevaplarını yayınlamaya devam ediyoruz

Sizin özgürlüğünüz başkasının canını yakıyorsa bu bencillik

Her evli erkekle birlikte olan kadın, kendisinin özel olduğunu ve karşısındaki erkeğin ilk defa kendisi için böyle hisler duyduğuna inanır. Zaten olayın kilit noktası da bence budur; "Ben diğerlerinden farklıyım, bizim ilişkimiz diğerleri gibi değil..."

Benim için aşk ve saygı bir ilişkide paralel gitmelidir. Hangi kadın birlikte olduğu sevdiği, aşık olduğu bir erkeği kocası olarak görmek istemez? Kim hoşlanır kaçamak görüşmelerden? Tabii ki bile bile kimse ille de evli bir erkekle beraber olayım diye bir arayışa girmez. Mutlaka tesadüfler olmuştur...

Ama bir düşünün yaşadığınız ilişkiyi. Birlikte olduğunuz erkeği çok seviyorsunuz ama istediğiniz zaman yanınızda değil.

Bir arkadaşımız demiş ki "Ben bilirim sevgilimin sesinden moralinin bozuk olduğunu..." Nereden bu kanıya vardı?

Belli ki karşısındaki erkek ona kendini acındırıp böyle konuşmuş. Siz o erkeğin sizinle vakit geçirebilmek için eşine ne diller döktüğünü tahmin edebiliyor musunuz acaba?

5 yıldır ilişki yaşayan bir erkek hálá karısından ayrılmıyorsa, sakin kafayla ilişkinizi bir düşünün derim!

RUMUZ: BALBÖCEĞİM

Birinci kadınları suçlayacağınıza eşlerini şımartmaktan vazgeçin

Yaşadığınız ilişkinin savunulacak bir yanı yokken, bir de çıkmış beraber olduğunuz erkeklerin eşlerini suçluyorsunuz. Siz hiç evlilik yaşadınız mı? Yaşamadınızsa nereden bileceksiniz? Yaşadınızsa, şimdi neden evli değilsiniz?

Haftada bir-iki gün birkaç saatle sınırlı gelen erkekle mutlu olmak da, onu mutlu etmek de kolaydır elbette... O zaten sizi sevmeye, şımartmaya, övmeye hazır şekilde gelir kapınıza. Ne sorun çıkarır ne de acımasız eleştirileri olur. El bebek, gül bebek o vakit tatlı tatlı geçer.

Size göre anlayışlı olmayan eşler ise 24 saat o adamın sizin bilmediğiniz her halini yaşar. Sararmış çamaşırlarını, kokmuş çoraplarını yıkar. Sofradan geğirerek kalktığında, sifonu çekmeden tuvaletten çıktığında "ya sabır" çeker hep!

"Biz boşan demiyoruz ki" diyerek bir lütufta mı bulunuyorsunuz? Göze alabiliyorsanız, desenize! Böylesi sizin de, adamın da işine geliyor çünkü. Saatlerle sınırlı bir ilişkide elbette her iki taraf da birbirine dişlerini, tırnaklarını göstermez. Hele bir evlenin o adamla bakalım; yanınızda uyurken başka kadının adını sayıkladığında kendinizi ne kadar suçlayabileceksiniz? Hemcinslerinizi suçlayacağınıza erkekleri pohpohlamaktan, şımartmaktan vazgeçin. Aynını yaşamamak için...

n RUMUZ: AYNA BENİM

Gece cep telefonunu kapatan erkek mutlaka evlidir

Erkek ille de eşi onu anlamadığı için aldatmıyor. Ne yazık ki, yüzde 100 cinsel nedenlerle aldatıyor. Eşinde deneyemediği cinsel fantezileri için yapıyor. Hem neden evli erkekler; o kadar bekar erkek varken, niye? Çünkü temiz pak (Eşi yıkayıp ütüleyip, giydiriyor), belli bir yaşın üstünde ve dolayısıyla maddi sorunlarını çözmüş durumda (İşsiz olsa da sevecek midir), bir kadına hitap etmesini de bilir (O güzel laflar asla eşe söylenmiyor); kısacası işlerine öyle geliyor...

"Evli olduğunu bilmiyordum" demek de artık anlamsız. Cep telefonunu gece kapatan bir erkek evlidir sevgili hanımlar, bunu anlamamış olamazsınız. Biz hanımlar çok akıllıyızdır zira...

Kısacası kendinizi boşuna aklamaya çalışmayın. Hiç nikáhlı eşin ilişkiyi öğrendiği zaman ne hale geldiğini düşündünüz mü? Yüreğinde nasıl bir yara açıldığını biliyor musunuz? Lütfen bir ilişkiye başlarken enine boyuna düşünün, olmaz mı?

n RUMUZ: NAZLI

Arada kalan çocukları hiç düşündünüz mü

Eşi asla onu benim kadar sevemez. Ayrılmasını istemem. Kadınlık sadece yemek yapmak değildir. Biz haddimizi biliriz" demişsiniz. Hayır efendim siz hiç haddinizi bilmiyorsunuz. Bu yazılanları okurken 23 yaşında biri olarak kadınlığımdan utandım!

Ben 6 çocuklu bir ailenin kızıyım. 17 yaşıma kadar mutlu bir yuvamız olduğunu sanıyordum ve babasına hayran biriydim, onun kızı olmak onurlandırırdı beni... Bu hayranlık 8 yıl önce bitti. Nedeni ise annemi ve bizi aldatmasıydı. Bu hálá devam ediyor, ama güzel annem hiçbir şey yapamıyor; sabretmek ve Allah’a sığınmaktan başka... Biz de hiçbir şey yapamıyoruz; ondan nefret etmekten başka!

Neler yaşanıyor biliyorlar mı bu kadınlar? Sırf onların yanına gitmek için erkeğin bahane olsun diye kavga çıkardığını, hatta bu sebeple karısının dayak yediğini ve çocukların bunlara seyirci kaldığını biliyorlar mı?

Ben ve kardeşlerim 8 senedir baba kelimesini ağzımıza almıyoruz, hatta öldüresiye nefret ediyoruz ondan. Annemin sabırla ağlayarak geçirdiği gecelerin uykusuzluğunu biz biliyoruz. Siz ise sadece o kişi ile iyi vakit geçiriyorsunuz.

Sizin gibiler yüzünden 8 senedir ruh hastası oldum. Yaşadıklarımızı annem dua ile yenebildi ama ben atlatamadım. Şu an ciddi bir tedavi görmem gerekiyor. Gençliğimi yaşayamadım, erkeklere hep kin duydum. Kısacası benden geleceğimi sizin gibiler çaldı... Ben sizin yüzünüzden evlenmemeye yemin ettim. Bunların hesabını kim verecek?

Umarım bu mesajım yayınlanır ve siz alımlı, kültürlü (Bu nasıl bir kültür anlayışı ise), akıllı kadınlar, birlikte olduğunuz evli erkeğin ailesini de göz önüne getirir, yaptığınızın farkına varırsınız.

n RUMUZ: KİN DOLUYUM
Yazarın Tüm Yazıları