Paylaş
Kocamla iyi kötü günlerimiz oldu. Kocam aslında iyi bir insandır ancak en kötü yanı kadınlara karşı zaafı ve her şeye kolaylıkla inanmasıdır.
İşte bu yüzden başı derde girdi. Şimdi ne yapacağını bilemiyor. Çünkü kocamın bundan bir süre önce birlikte olduğu bir kadın vardı.
Onunla 8 ay kadar beraber olmuştu. Sonra benden özür dileyip, pişman olduğunu söyleyince ben de onu affetmiştim. Gerçekten de o günden sonra aramızda her şey daha iyi gitmeye başlamıştı. Artık düzenli çalışıyordu. Parasını olduğu gibi bana getiriyordu. Geceleri işten doğru eve geliyor asla dışarıda kalmıyordu. Sanırım o kadının iyi biri olmadığını anlamış, böylece benim kıymetimi daha çok bilmişti.
Ama işte bundan bir süre önce kadın bize haber yolladı. Meğerse, gizliden gizliye kocamdan olduğunu iddia ettiği bir çocuk doğurmuş. Çocuk şimdi birkaç aylık olmuş. Nüfus kâğıdı çıkarmak istediğini söyleyerek kocama haber göndermiş. Kocam bu habere inanmadı. Ama yine de çok sarsıldı. Telaş içinde, ne yapması gerektiğini bilemiyor. Gerçekten ablacığım, biz kendi çocuklarımızla kendi hayatımızı zar zor götürürken, bir de bu çocuğun bakımını üzerimize nasıl alacağız? Ne yapacağız? Acaba kadın doğru mu söylüyor? Çocuk gerçekten kocamdan mı? Bu çocuğu bize mi bırakmak istiyor yoksa bunu sırf kocamla evlenmeyi düşündüğü için mi doğurdu? Sonuçta başımız belada... Ne yapmalıyız diye bir de size soralım dedik.
RUMUZ: BAŞBELASI
Sevgili kızım, erkeklerin bu kaçamakları zaman zaman ne işler açıyor insanın başına. Yine de eşin senin gibi anlayışlı bir kadına sahip olduğu için çok şanslı. Eşinin saf bir erkek olmasından yararlanıp hayatını alt üst eden bu kadın, belki doğru söylüyordur ama belki de çocuk eşinden olmayabilir. Bunu anlamanın tek yolu, çocuğa kan ve DNA testleri yaptırmaktır. Böylece babasının gerçekten eşin olup olmadığı ortaya çıkar.
Eğer çocuk eşindense, o zavallı yavrucağın ne suçu var, elbette eşin onu nüfusuna kaydettirmek zorunda. Bakımını ise bir miktar karşılamalı elbette. Ne yapacaksın, hatasının cezasını çekecek... Bu çocuğa da bakabilmek için daha fazla çalışacak. Ancak kadın belki de eşinin senden boşanıp onu alması için bu olayı uydurmuştur. Bunu düşünmekte haklısın. Bu tür kadınlar, evli bir erkeği kandırıp nikah kıydırmak istediklerinde, en çok bu yolu denerler. Ya hamile kalır ya da herhangi birinden peydahladıkları bir çocuğu ona mal etmek için böyle numaralar yapabilirler.
Kızım, dünyada o kadar çok değişik yapıda insan var ki... Ne yazık ki herkes iyi ve dürüst değil. Ama bazen erkekler de işte böyle sıkıntıları hak ediyorlar. Seninki de onlardan biri. Asıl acı olan senin ve çocuklarının da bu hatadan zarar görmeniz.
İki oğlumdan küçüğüne daha fazla sevgi gösteriyorum
Sevgili Güzin Ablacığım, ben 17 yıllık evli genç bir kadınım. Büyüğü l5, küçüğü ise 12 yaşında iki oğlum var. Büyük oğlum çok zeki, akıllı, hareketli fakat çok ters bir çocuk. Çabucak sinirleniyor ve hiç söz dinlemiyor. Hemen kabalaşıyor, ters davranıyor.
Küçük oğlum ise aksine yumuşacık, sevimli, yüreği sevgi dolu bir çocuk. Benim sorunum bu yüzden çocuklarım arasında ister istemez bir ayırım yaptığımı hissetmem. Ne kadar kendi kendimi etkilemeye çalışsam da olmuyor.
Ben küçük oğlumu daha çok seviyor ve ona daha çok yakınlık gösterdiğimi hissediyorum. Büyük oğlumun ters davranışları beni sanki kendisinden soğutuyor ve uzaklaştırıyor. İster istemez, küçük oğlumu tercih eder duruma geliyorum. Bu beni çok düşündürüyor ve üzüyor. Bir bakıma vicdan azabı çekiyorum.
Özellikle büyük oğlum bunu hissedecek diye ödüm patlıyor. Ablacığım benim bu duygularım doğal mı? Her anne çocukları arasında böyle bir tercih yapar mı? Yoksa benim bu durumum anormal mi?
RUMUZ: BİR ANNE
Sevgili kızım, sen açık yüreklilikle bu durumu görüyor ve söyleyebiliyorsun. Ama pek çok ailede annelerin, kendilerinden bile saklamaya çalıştıkları bir duygu karmaşasıdır bu. Çocuklarından birine, diğerlerinden biraz daha farklı bir duyguyla bağlanırlar. Kendini üzme bunun için. Anneler her ne kadar “hiç ayırım yapmam, hepsini aynı şekilde severim” deseler de, bu aslında bir aldatmacadır. Mutlaka yüreklerinde özel bir yeri olan çocukları vardır.
Özellikle annelerin, kendilerine daha çok benzeyen, huylarını kendine benzettikleri çocuklarını tercih ettikleri bilinir. Büyük oğluna tersliği yüzünden yaklaşamıyor, onunla diyalog kuramıyorsun. Bu durumda sevgini, sana daha yakın davranan, senin küçük bebeğin durumundaki diğerine yöneltiyorsun.
Sen istediğin kadar “hissettirmemek için çabalıyorum” de... Büyük oğlun bunu hissettikçe daha öfkeli ve huysuz oluyor, daha asabileşiyor. Bana kalırsa ne olursa olsun tüm tersliğine rağmen ona da aynı derecede sevgi göstermeye ona karşı biraz daha sabırlı davranmaya çalışmalısın. Kendini biraz zorla.
Üstelik zeki çocukların da herkesten biraz farklı olduklarını unutma. Kendi yüreğinde bir tercih yapsan bile, bunu asla çocuklarına hissettirmemelisin. Bu onların geleceği için de çok önemli. Hele bu olay asla kardeşler arasında bir düşmanlık yaratmamalı.
Paylaş