Sevgili okurlarım, internette bir süreden beri cinsellik ağırlıklı, akılları sıra beni ve siz okurlarımı küçük düşürecek nitelikte bazı alaylı ‘‘Güzin Abla’’ mektupları dolaşıyor.
Sanırım amaçları biraz eğlenmek ama, hiç hoş olmayan bu yazılara karşı sizleri uyarmak isterim. Geçtiğimiz pazar günü Hıncal Uluç, ‘‘Pazar Neşesi’’ köşesinde Selçuk Alagöz'den geldiğini belirtip seks ağırlıklı fıkra niteliğindeki bu çirkin yazılardan birini yayınlamakta hiç tereddüt etmemiş. Sevgili Hıncal benim köşemi okumaz. Okusaydı böyle bir yazıyı yayınlamayacağımı bilirdi ve de üstelik bizler gibi bir hayvansever olurdu.
Sevgili dostlarım, ‘‘Güzin Abla’’ köşesi, gerek annemin gerekse benim dönemimde yayınlandığı şu 40 yıllık süre içinde, pek çok fıkraya, karikatüre, öyküye konu olmuştur. Yine, televizyon ve basında bir marka olduğunu kanıtlayan bir deyim, bir slogan şeklinde sıklıkla kullanılmıştır. Ancak hiçbir zaman bunlar rahatsız edecek düzeysiz konular olmamıştı. Bunca yıl içinde birçok taklidi çıkmış, üniversitede tez konusu olmuş, ondan esinlenilerek televizyonlarda birçok program yapılmıştır. Yıllardır sizlerin büyük sevgisi sayesinde sürebilen bu köşe, hiç kimseye kolay kolay nasip olmayacak kadar çok mektup almış, ilgi görmüştür.
Hürriyet gazetesi okurunun düzeyi göze alındığında bu köşenin okur düzeyinde de inanılmaz bir gelişme ve yükseliş ilgimi çekiyor. Okurlarımın arasındaki üniversite mezunları ve öğrencileri artsa da yine de sorunlar değişmiyor. Ve belki yayınlanan sorunlar zaman zaman basit görünse de, insanların kendi kendilerine çözemedikleri dertlerini birilerine açık açık anlatabilme ihtiyacını karşılıyor. En yakınlarıyla paylaşamadıkları dertlerini bu köşede onları yürekten dinleyen birine açınca, zaten içlerini dökmekle bile rahatlıyorlar. Şimdiye kadar fıkralara, skeçlere konu olsa bile, Haluk Bilginer'in eski TV dizisindeki gibi, isim değişikliği yapılıyor ‘‘Üzüm Abla’’ gibi, ‘‘Gözüm Abla’’ gibi değiştirilerek yayınlanıyordu. Bundan hoşlanıyor, gülüp geçiyorduk. Meyve veren ağaç taşlanır misali, tanınmış bir isim ve bir marka olmanın ve her fırsatta kullanılmanın sonucu olduğunu düşünüyor, üzerinde bile durmuyorduk.
Ama bu sefer iş ciddi. İnternetteki bu sahte ‘‘Güzin Abla’’ yazıları gerçekmişçesine yayınlanıyor. Ve sanki benim köşemden alıntıymış gibi gösterilerek, saçma ve çirkin mektuplar ve bir o kadar da saçma cevaplardan oluşuyor. Birilerinin de bunları ciddiye alabileceğini düşünerek üzülüyorum.