Paylaş
30 yaşında bir genç kadınım... Çok zor bir çocukluk ve gençlik dönemi geçirdim.
Ailemin maddi durumu nedeniyle belli bir süre hem okudum hem çalıştım ama asla gocunmadım.
Bir kız kardeşim var, üniversiteyi yeni bitirdi. 4 kişilik çekirdek aileyiz.
Ailemin maddi manevi her anlamda her şeyine ben koşturdum, koşturmaya da devam ediyorum ve asla “Niye hep ben?” demedim.
Bir süre kanser tedavisi gördüm bu durumu bile ailemden, sırf üzülmesinler diye yalan söyleyerek sakladım.
İyileştiğim an her şeyi anlattım. Ama buna rağmen pes etmedim... Hepimiz insanız evin içinde illaki tartışmalar olur, bazen benim de sinirlerim gerilmiş olsa da hep alttan alan taraf ben oldum. Özür diledim çünkü aile olmak bunu gerektirir. Fakat ne yaparsam yapayım annemin sürekli laf sokmalarına, iğnelemelerine maruz kalan tek benim...
Aslında o kadar enerjik güler yüzlü pozitif biriyim ki çevremi asla kırmamaya özen gösteren hassas bir insanım...
Bazen diyorum ki “Ben oturup sizi dinliyorum, derdinizi paylaşıyorum. Siz bana neden hiç sormadan, derdimi dinlemeden, evde hayaletmişim gibi davranıyorsunuz”...
Ben onları anlamaya çalışırken kardeşim de annem de hep fazlalıkmışım gibi davranıyor ve attığım adımdan tutun eşyamı koyduğum yere kadar laf söylüyorlar.
Üstelik kız kardeşim anneme sert davranıyorken, annem asla dönüp de ona bir şey demiyor, uyarmıyor bile...
Gidecek bir yerim de yok, biraz uzaklaşmak iyi gelir diye düşünsem de... Düşünün her şeye hoşgörüyle yaklaşan ben, şu an derin bir üzüntü içindeyim.
Ne yapacağımı bilmiyorum ve bu durumdan kaçmak için de yanlış bir evlilik yapmak istemiyorum. Bana yardımcı olur musunuz?
◊ Rumuz: Ne yapmalıyım?
YANIT
Sevgili kızım, sen ne diyorsun, kanser olduğunu, bu korkunç hastalıkla mücadele ettiğini, şükürler olsun ki bunu atlattığını anlatıyorsun.
Sanki çok basit bir şeyden söz eder gibi...
Oysa senin artık hiç üzülmemen, stres yaşamaman, yorulmaman, endişe etmemen gerekiyor.
Kısacası, senin hayatın artık eskisinden farklı olmalı. Ama görüyorum ki ailen seni bu konuda hiç desteklemiyor, sana hiç özen göstermiyor, senin yaşadıklarını yok sayıyor.
Oysa öncelikleri sen olmalıydın. Onlar için yaptığın fedakarlıklardan sonra zaten sana dört elle sarılmaları gerekiyordu ama şimdi daha çok sevmeleri gerekiyor diye düşünüyorum.
Ama sanırım yanılıyorum.
Bu yüzden sana o evden ayrılmanı öneriyorum. Madem evin içindeki varlığının onları rahatsız ettiğine inanıyorsun, madem ne yaptınsa onlara yaranamamışsın, çek kapıyı git kızım.
30 yaşındasın, evden ayrılmak için dediğin gibi mutlaka sevmediğin biriyle, laf olsun diye evlenmen gerekmez.
Artık olgun bir insansın, araştırır bir başka şehirde bir iş imkânı bulursun...
Hatta belki de çok daha iyi bir iş bulabilirsin, hayatını ailenden uzakta, hiç değilse bir süre, onlardan bağımsız yaşamayı öğrenirsin. Kendine gelirsin.
Kişiliğini kazanır, böyle de mutlu olacağını anlarsın. Hiç değilse bunu bir dene kızım.
Tekrar hastalanmanı istemem. Bütün bu anlattıkların hiç kolay değil.
Paylaş