Paylaş
Bahçeli, avlulu şık binalarıyla 1890 ile 1960 yılları arasında İstanbul’un en değerli semti.
Osmanlı döneminden itibaren İtalyanların Venedik Sarayı’na, Fransız Sarayı’na, Rus Büyükelçiliği, Hollanda Büyükelçiliğine ev sahipliği yapmış.
Elçilikler Ankara’ya taşınmış ama konsolosluklar aynı binalarda bu mahallede.
Mahalle 1940’lu, 1950’li yıllarda burada oturanların çoğunun “atlarına binip” gitmeleriyle düşüşe geçmiş.
Binalar bakımsızlıktan dökülmeye başlamış, bahçeler çöplüğe dönüşmüş.
Ne ki Tomtom Mahallesi beş yıldan beri büyük bir dönüşüm içerisinde.
Kesinlikle binaların dümdüz edilip 5 kat yerine 15 kat çıkılan “kentsel dönüşüm” aklınıza gelmesin.
Geçenlerde Sevgili Saffet Emre Tonguç ile gezdiğimiz Tomtom Mahallesi’nin binaları restore ediliyor eski çehrelerine kavuşuyor, bahçeler canlanıyor.
Saffet Emre Tonguç’a eşlik eden çocukluk arkadaşı, Krea Gayrimenkul Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Kodal 2012 yılından beri neler yaptıklarını anlatıyor.
400 MİLYON LİRALIK YATIRIM
“Burası şehrin göbeğinde gizli bir vaha. Harabeye dönüşmüş evleri satın aldık. Tomtom Gardens, Tomtom Kırmızı ve Tomtom Corners projeleri tamamlandığında mahalle eski güzel günlerine kavuşacak” diyor.
20 bin metrekarelik bir alanı kaplayan Tomtom Gardens’da 70 kadar dairede yaşam başlamış.
400 milyon liralık bir yatırımla proje tamamlandığında 125 daire, 35 mağaza, galeri, ofisin hayata geçeceğini söylüyor Kodal.
Tomtom Gardens’ta restore edilmiş binalar eski adlarını korumuş.
Ön yüzlerinde Şakir Efendi, Azarian, Baltazzi, İtalia ve Dakar gibi isimler okunuyor.
Masumiyet Müzesi’ne yakın tarihi binayı Tomtom Corners’a dönüştürecek mimar Han Tümertekin.
Mahalledeki eski Fransız yetimhanesi ise Tomtom Kırmızı olacak.
Hakan Kodal’a göre, cafe, galeri, tasarım dükk^anlarıyla Tomtom Mahallesi, pek yakında New York’taki Meatpacking ya da Paris’teki Marais benzeri gözde bir tasarım mahallesine dönüşecek.
CONTEMPORARY İSTANBUL İLE İŞBİRLİĞİ
İki yıldan beri yapılan “Tasarım Tomtom Sokakta” etkinliği bunun işaretlerini veriyor zaten.
Yılda iki kez mayıs ve ekim aylarında, ünlü tasarımcıların, markaların katılımıyla yapılan etkinlik 30 bine yakın ziyaretçi çekiyor.
Etkinlik gördüğü ilgi üzerine şimdi 12 aya yayılacak.
Bu ay moda, nisan ayında ise Sanat Tomtom etkinliği Contemporary İstanbul işbirliğiyle hayata geçecek.
Bu arada Unesco’nun geçen kasım ayında Yaratıcı Şehirler Ağı kapsamında geçen kasım İstanbul’a verdiği “Tasarım Şehri” ünvanını haklı çıkartacak tek adımı Tomtom Mahallesi atmış gibi görünüyor.
Umarım şimdiye kadar İBB dahil kimsenin sahip çıkmadığı bu değerli ünvan “Tasarım Tomtom Sokakta” etkinliğiyle geniş kitlelerin dikkatini çeker.
BÜYÜKADA’DAKİ DÜNYANIN EN BÜYÜK İKİNCİ AHŞAP BİNASI İÇİN UMUT
BÜYÜKADA’daki Rum Yetimhanesi Avrupa’nın en büyük, dünyanın ise ikinci en büyük ahşap binası.
1899 yılında, İstanbul’da pek çok ünlü binada imzası olan Fransız mimar Alexander Vallaury tarafından yapılmış.
1964 yılına kadar yetimhane olarak hizmet vermiş, 1980 yılında ise büyük bir yangın geçirmiş.
İşte o yıldan beri şahane ahşap yapı günden güne çöküyor.
Kaç kere yazıldı çizildi, kaç ünlü isim devreye girdi ama o binanın kaderi değişmedi.
Şimdi küçük bir umut doğmuş durumda.
Europa Nostra Türkiye Derneği’nin başvurusu üzerine Büyükada Rum Yetimhanesi Avrupa’nın “Tehlike Altındaki 7 Kültürel Miras” alanından biri olarak belirlendi.
Kuşkusuz korunması gereken bu bina için çare arayışları hızlanacak
Paylaş