Paylaş
6-7 Ekim’de İstanbul’da yapılacak Dünya Bankası ve IMF’nin yıllık toplantısını, küresel krizi, krizin Türkiye’ye ve yoksul ülkelere etkisini konuştuk.
Eski Ürdün Dışişleri Bakanı olan Muaşer, İstanbul’daki yıllık toplantı için, “Türkiye’nin bölgesel güç iddiasını güçlendirecektir” diyor.
İstanbul toplantısı, eylülün son günlerinde ABD’nin Pittsburgh şehrinde yapılacak G-20 Zirve’sinin hemen sonrasına, Kopenhag’daki İklim Zirvesi’nin öncesine denk geliyor. İstanbul’da G-20 Zirvesi’nin sonuçları değerlendirilecek. Kopenhag’ın ön hazırlıkları yapılacak.
Marvan Muaşer, İstanbul toplantısına önemli sayıda STK’nın katılacağını söylüyor. “Dünya Bankası sivil toplum kuruluşlarının seslerini duymaya, görüşlerine kulak vermeye hazır” diyor.
Dünya Bankası ve IMF toplantısına 13 bin kişinin katılması bekleniyor.
Marvan Muaşer, “İstanbul trafiği” konusunda kaygılı. Benim kaygım ise başka.
Geçen akşam ünlü caz ustası George Benson’ın Açık Hava’daki konserine giderken toplantının yapılacağı Kongre Vadisi’nde inşaatın bitmediği dikkatimi çekti.
Acaba, geçenlerde Dubrovnik’te görkemli Rixos Oteli’nin açılışını yapan Fettah Tamince’nin Sembol İnşaat’ı, Kongre Vadisi’ni 6-7 Ekim’de yetiştirecek mi?
Muaşer ile Zachau, bizden sonra Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş’la buluşmaya gittiğine göre onlar da bu konuda kaygılı mı?
Her neyse, Muaşer ve Zachau ile sohbette “kadın istihdamını” sordum.
Dünya Bankası, Türkiye’yi kadın istihdamında dünya sıralamasında en gerilere atan yüzde 24’lük orana ne diyor? Kadın istihdamını yukarıya çekmek için bazı önerileri var mı?
Zira Ulrich Zachau, haziran sonunda kapsamlı bir raporun tamamlandığını söylüyor. Dünya Bankası kadının iş hayatına düşük katılımından hoşnut değil.
İLGİNÇ BULGULAR
Zachau, “Raporda kadın istihdamıyla ilgili ilginç yeni bulgular var” diyor. “Türkiye’de kadının iş gücüne katılımının bu kadar düşüklüğü halledilmesi gereken önemli mesele. Türkiye iş gücünün yarısından faydalanamıyor çünkü” diye ilave ediyor.
Zachau’ya göre, “part-time”, “esnek çalışma saatleri” gibi seçeneklerin olmaması kadınların önünde önemli engel. Bir diğeri de çocuklarının bakımı.
Dünya Bankası’nın kadın istihdamıyla ilgili raporu sonbaharda, İstanbul toplantısından önce açıklanacak. Raporu merakla bekliyorum.
Kadının iş gücüne katılımının neden giderek düştüğüne anlamlı açıklama getireceğini umuyorum.
Muhafazakarlaşmanın rolü ne? Kadınların yoğun yer aldığı tarımdaki istihdamın gerilemesinin payı ne?
Bu soruların yanıtlarını bekliyorum rapordan.
Ancak Zachau’nun da işaret ettiği gibi çözüm Dünya Bankası’ndan değil Türk toplumundan gelecek.
Tarıma yüzde 50 daha fazla kredi
KADIN istihdamından tarıma atlıyoruz. Marvan Muaşer bir hatırlatma yapıyor. Dünya Bankası yaklaşık iki yıl önce tarım politikalarında önemli bir değişikliğe gidiyor.
Daha doğrusu ekonomik verimliliğe katkısını göz önüne alarak tarıma bir nevi “geri dönüş” yapıyor.
Bugün tarıma krediyi yüzde 50 artırmış. Zachau’ya göre, Türkiye’de yüzde 23 istihdam sağlayan tarımın gelişmesi için iki önemli engel var.
Tarım arazilerinin çok küçük olması ve sulama sorunları. Miras Kanunu bölünmüş tarım arazileri sorunuyla yakından ilgili. Yani oldukça girift bir durum söz konusu.
Dünya Bankası Türkiye Direktörü’ne göre, Türkiye’de tarımla ilgili sorunların çözümü 10-15 yıl alacak. Yani, tarımda rekabetçi avantajımız olmayacak.
Dünyada trendin “tarıma dönüş” olduğu dönemde Türkiye’nin sorunlarını çözememesi ve treni kaçıracak olması yazık.
Türkiye, Temiz Enerji Fonu’ndan yararlanan ilk ülke
DÜNYA Bankası, ekonomiye etkisi nedeniyle küresel ısınmayla yakından ilgili. Marvan Muaşer, zengin 12 ülkenin birlikte 3 yıl için 5 milyar dolarlık “Temiz Enerji” fonu ayırdıklarını söylüyor.
Zachau, Türkiye’nin bu fondan yararlanmış ilk ülke olduğunu söylüyor. Dünya Bankası, geçtiğimiz aylarda Türkiye’ye 600 milyon dolarlık yenilenebilir enerji kredisini onaylamış.
600 milyon doların 100 milyon doları bu fondan, geriye kalan 500 milyon doları ise Uluslararası İmar ve Kalkınma Bankası’ndan.
Yenilenebilir enerji kredisi bu alanda çalışmalar yapan girişimcilere aktarılacak. Temiz Enerji Fonu’ndan Türkiye’nin ardından Meksika ve Mısır yararlanmış.
Durumun garipliğine bakar mısınız?
Yenilenebilir enerji sektörüne yatırım yapacak olanlar krediden yararlanabilecek ama ortada “yenilenebilir enerji” yasası yok.
Paylaş