Paylaş
Tüm Avustralya kıtasını etkisi altına alan, şimdiye kadar 23 kişiyle yarım milyon hayvanın ölümüne yol açan yangınların etkisi başkent Canberra gibi Sydney’e de ulaşmış.
Bizimkiler mahallerine çöken yoğun duman bulutu nedeniyle günlerdir evlerinden çıkamıyorlar.
Maskeler filan fayda etmiyormuş.
Avustralya büyük felaketin tam göbeğinde.
Kontrol altına alınamayan ve aylarca süreceği tahmin edilen yangınlar Danimarka büyüklüğünde toprağı yutmuş durumda.
Ülke yağmur ormanlarının çoğunu yitirmek üzere ve hatta “milli gururu” diye lanse edilen mercan kayalarının oluşturduğu “Büyük Set Resifi” duman altında.
Alevlerin yuttuğu kanguruların, koalaların görüntüsüne hangi yürek dayanabilir?
Ülkenin en sevimli sembolü olan koalaların üçte biri yangında yok olmuş.
Altın Küre’de Mini Dizi dalında en iyi erkek oyuncu ödülünü kazanan Avustralyalı oyuncu Russell Crowe felakete teşhisi koymuş.
Yangın nedeniyle yakınlarından ve memleketinden ayrılamayan, dolayısıyla Los Angeles’teki ödül törenine katılamayan Crowe’un mesajını oyuncu Jennifer Aniston okumuş.
Crowe mesajında diyor ki “Kuşkunuz olmasın Avustralya’daki trajedi iklim değişikliğinin sonucudur. Bilimi temel alarak, yenilenebilir enerji için birlikte hareket etmek ve yaşadığımız bu gezegene saygı göstermek zorundayız. Geleceğimizi ancak böylelikle kurtarabiliriz”.
GÜÇLÜ KÖMÜR LOBİSİ
Avustralyalı yazar Richard Flanagan New York Times için kaleme aldığı yazıda, ülkesinin yaşadığı cehennemi “Avustralya’nın iklim intiharı” diye tanımlıyor.
Hem iktidardaki hem muhalefetteki Avustralyalı politikacıları iklim değişikliğine karşı önlem almak yerine fosil yakıt endüstrisini desteklemeye devam etmekle suçluyor.
Avustralya’nın bugün dünyanın en büyük kömür ve doğal gaz ihracatçısı olduğunu hatırlatıyor.
Flanagan’ın yazısından anladığıma göre, Muhafazakar Partili Başbakan Scott Morrison, geçen yılki seçimleri kömür lobisinin desteğiyle kıl payı kazanmış.
Geçtiğimiz ay yangınlar peş peşe çıktığında, muhalefetteki İşçi Partisi’nin lideri kömür madenlerinin olduğu bölgeyi gezmekle meşgulmüş.
Kömür madenlerinin en büyük patronu Clive Palmer’i ise kimse durduramıyor.
Seçim kampanyalarına büyük paralar yatıran Palmer daha yeni ülkenin en büyük kömür madenini inşa etme planını açıklamış.
Bu arada halkın beceriksizlikle suçladığı, ateş püskürdüğü Başbakan Morrison ülkesinin cehenneme döndüğü sırada Hawaii’de tatildeymiş, apar topar dönmek zorunda kalmış.
Yangından zarar gören bölgeleri ziyaret ederek imaj düzeltmeyi denemiş ama nafile.
Yangınlarla iklim değişikliği arasında bir ilinti olmadığını iddia eden Morrison zaten uzun zamandan beri iklim aktivistlerinin hedefindeydi.
Sanırım artık fikrini değiştirmiştir.
KIRSALDA GÖNÜLLÜ İTFAİYECİLER
Başka bir Avustralyalı yazar ve ülkenin güneyindeki kırsal kesimde gönüllü itfaiyeci olan Jennifer Mills, Washington Post’taki yazısında, Başbakan Morrison ve diğer politikacılara öfkesini dile getiriyor.
Mills “Pek çok gönüllü itfaiyeci gibi Başbakana öfkeliyim. Çünkü yangınlardan altı ay önce kendisini yaklaşan tehlike için uyarmak istedik. Bizimle görüşmeye gelmedi. Neden acil durumlar için gerekli kaynakları devreye sokmuyor? Neden Avustralya iklim değişikliğine karşı acil durum ilan etmiyor” diye yazıyor.
Gönüllü itfaiyeci Mills, ülkesinin Madrid’deki iklim zirvesinde izlediği politika nedeniyle şimşeklerini üzerine çektiğini belirterek “Avustralya iklim değişikliği politikalarında tutarlı davranmadığı gibi, ihraç ettiği kömür yüzünden bugünkü durumun en büyük sorumlusu” diyor.
Avustralya, Madrid ve diğer iklim zirvelerinde ABD ve Suudi Arabistan’dan yana tavır alarak sera emisyonlarının düşürülmesine yönelik girişimlere karşı bir tutum izlemişti.
ÇEVKO’NUN ÇEVREYE DUYARLI GAZETECİLERE ÖDÜLÜ
İKLİM Değişikliği en hassas olduğum konulardan biri.
Bilen bilir yıllardan beri, iklim değişikliğiyle bağlantılı olarak Yenilenebilir Enerji, Yeşil Ekonomi, Döngüsel Ekonomi, Atık Yönetimi, İklim Adaleti gibi şeyleri yazar dururum.
Sürdürülebilir çevre ve ekonomi dengesine özen gösteren Çevre Koruma ve Ambalaj Atıkları Değerlendirme Vakfı ÇEVKO bu çabalarımı değerlendirmiş ve Yeşil Nokta Basın özel ödülünü bana vermeyi uygun görmüş.
Tören günü İstanbul dışında olduğum için Boğaziçi Üniversitesi’ndeki ödülü bizzat alamadım.
Ancak benim adıma ödülü iki kişi birden aldı.
ÇEVKO’nun ayrı kategorilerde verdiği basın ödüllerinden birini kazanan, Hürriyet Dış Haberlerde yıllarca birlikte çalıştığım, Haberturk.com köşe yazarı sevgili Ayşe Özek Karasu ile Boğaziçi Üniversitesi çatısı altındaki BM BDSN Ağı’nın Türkiye Direktörü Bahar Özay.
Bahar Özay törene birkaç dakika geciktiği için Ayşe Özek Karasu kendi ödülünün yanı sıra benimkini de almış, ödül daha sonra ikinci kez Bahar Özay’a takdim edilmiş.
Çevko, Karasu ve Özay’a buradan teşekkür ediyorum.
Bahar Özay Çevko Vakfı Genel Sekreteri Mete İmer’in elinden ödülümü alırken.
Paylaş