Ar-Ge’ye yatırım yapan kazanıyor

YAKLAŞIK 10-12 yıl önce Ar-Ge (araştırma geliştirme) dediğinizde neden söz ettiğiniz pek anlaşılmazdı.

Haberin Devamı

Bugün Türkiye’deki Ar-Ge çalışmalarının geldiği nokta sevindirici.
En başından söyleyeyim.
Avrupa’ya lisans satabilecek duruma geldik.
Önceki gün Ar-Ge’ye hatırı sayılır yatırım yapan Sanovel İlaç sahiplerinden Ahmet Toksöz ve Zafer Toksöz ile birlikte öğle yemeğindeyiz.
İlaç sektöründe ciro bazında 11. sırada yer alan Sanovel, 5 yıl önce TMSF’den 77 milyon dolara ünlü Sagra markasını satın alarak gıda sektörüne adım atmıştı.
Sanovel Ar-Ge sayesinde hem ilaçta, hem gıdada iddialı.
Toksöz kardeşlerin bizlere iftiharla gösterdikleri solunum cihazı tam 6 yıllık bir Ar-Ge çalışmasının ürünü.
“Sanohaler” adındaki cihaz 10 milyon euroya mal olmuş.
Türkiye’deki 8 milyon astım ve Koah hastasına yönelik bu minik aletin patenti hem burada, hem Avrupa’da alınmış.
Ahmet Toksöz “Bu Türkiye’deki patentli ilk solunum cihazı. Bir ay önce piyasa çıktı. Kullanımı son derece kolay. 4 yaşından itibaren çocuklar bile kullanabilir. Bu cihazı Avrupa’ya ihraç edeceğiz. Talep geldiği takdirde lisansını vereceğiz” diyor.

Haberin Devamı

BİYOTEKNOLOJİYE 40 MİLYON EURO

Bir başka müjdeyi veriyor.
30 yıllık ilaç firması Sanovel günümüzün en önemli teknolojilerinden olan “biyoteknolojiyle” imal ettiği 3 ilaç klinik araştırma safhasında.
TÜBİTAK’ın biyoteknolojiye verdiği küçük teşvikle birlikte bu ilaçlar için klinik araştırmalar dahil 4 yılda yaklaşık 40 milyon euroluk bir harcama yapılmış.
Ar-Ge sayesinde lisans satma noktasına gelen Toksöz Grubu’nun henüz 7 yıllık gıda serüveninde güçlü bir kozu var.
İlaç üretimindeki know-how’u gıdaya uyguluyor.
Zafer Toksöz “İmalat akışındaki mekanizmaları gıdaya uygulayınca kısa zamanda çok yol aldık” diye konuşuyor.
Sagra,Tadelle, Sarelle gibi markaları satın aldıktan sonra yine Ar-Ge çalışmalarıyla ürünü en sağlıklı bir şekilde (GDO’suz, katkısız, trans yağsız) üretmeyi başardıklarını da sözlerine ekliyor.
“Sagra’yı gözümüz kapalı kendi çocuklarımıza yedirebileceğimiz bir ürüne dönüştürdük” diyor.

YENİ GÖZBEBEK DONDURMA

Gıda ürünleri yelpazesine yeni katılan “L’era Fresca” markalı dondurma Toksöz kardeşlerin yeni gözbebeği.
Trakya’da üretimi özel sütle imal edilen “L’Era Fresca” dondurması İtalyanlarla birlikte geliştirilmiş.
İstanbul’da çeşitli semtlerinde aynı ismi taşıyan küçük dükkanlarda satılan dondurmanın ismine itiraz ettim.
Ahmet Toksöz itirazım üzerine dondurmayı yurt dışında pazarlamak için İtalyancayı çağrıştıran bir isimde karar verdiklerini söylüyor.
Ama beni ikna etmiyor.
Türkiye’den çıkan markalara neden yabancı isim?
Geçenlerde yolum tekstil sektörünün can damarı Osmanbey’e düştü.
Çocukluğumun sokaklarında yan yana dizilmiş dükkanlarda çakma İtalyanca markalardan geçilmiyor.
Eğer yüzde yüz Türk malı ürününe güveniyorsan yabancı isme gerek olmadığını düşünüyorum.
Aksi takdirde Türkiye nasıl markalaşacak?

Haberin Devamı

Güneş enerjisinde geri dönüş 6-7 yılda

ÇALIŞMALARINI Avustuya’da sürdüren “organik güneş pili” mücitlerinden bilim insanı Profesör Serdar Sarıçiftçi’yle ilgili salı günkü yazıya okurlardan hayli fazla e-posta aldım.
Güneş enerjisiyle ilgili yazılar daima ilgi çekiyor.
Aklın yolu bir ve Türkiye gibi bir “güneş ülkesi” nin bu enerjiden yararlanması gerektiğine inanan çok sayıda insan var.
Güneş enerjisiyle ilgili birkaç yıldan beri diyalog içersinde olduğum Form Grup CEO’su Tunç Korun, Profesör Sarıçiftçi’nin verdiği bir rakama dikkat çekiyor.
Sarıçiftçi, güneş enerjisine yatırımın 10 ila 15 yılda geri döneceğini belirtmişti.
Korun özetle diyor ki:

“Biz 4 yıl önce 1 kw kurulu sistem için 5 bin ila 6 bin euro teklif veriyorduk. Geçen yıl ise 2 bin 500 euro verdik. Şu anda bin 500 euro altında 1 kw komple sistem kurulabilir hale geldi. Yanlış anlaşılmasın. Ucuz kalite Çin malları değil, birinci kalite Çin panellerine ya da Sharp gibi Avrupa imalatı panellere bu fiyatı veriyoruz”.
Korun haklı olarak söz konusu fiyatlar üzerinden hesap yapıldığında yatırım geri dönüşünün 6-7 yıla düştüğünü belirtiyor.
“Güneş enerjisinde iyi bir noktaya geldik. Tüm yasalar çıktı ve devlet iyi kötü alım garantisi 13 dolar/sent verdi. Evinizde, fabrikanızda ürettiğiniz ancak tüketemediğiniz elektriği devlete satabiliyorsunuz” diye ekliyor.

Yazarın Tüm Yazıları