Şarapta koala kanguru savaşı

Kaliforniya şarabının adını lekeleyen Crane Lake markası yeni bir Avustralya serisi piyasaya çıkarınca dananın, belki de kangurunun kuyruğu kopuyor.

Sarı Kuyruk’u yıllardır raflarda belirgin kılan kanguruyu anımsatan bir koalayı kullanmakla kalmıyor, aynen onun gibi markasını köşeli paranteze alıyor.

Rekabet nelere kadir. Birinci sınıf 5 Bordeaux şarabının üstünlükleri aralarında tartışıladursun, ekonomi dibe vurunca diğer uçtaki en ucuz şarapların rekabeti giderek kızışmakta. ABD’nin dördüncü en büyük şarap şirketi Bronco Wine Company, şişesi iki doların altına satılan bir seri şarapla servete çoktan konmuştu bile. Two Buck Chuck, yaklaşık tercümesiyle “İki Papellik Çarli” lakaplı Charles Shaw şarapları ambalaj maliyetine yakın bu fiyattan 7 senedir kapışılıp duruyor.

Bronco mercek altına alındığında ürkütecek boyutta dev bir imparatorluk. Sahibi Fred Franzia kanunu hiçe sayan, ahlaktan yoksun, düşene son tekmeyi bizzat atacak cinsten fırsatçı, gözü pek bir işadamı. Koskoca sektörde seveni pek yok ama düşmanı çok. Hangi Kaliforniya şaraphanesi güç durumdaysa üzerinde hemen bir akbaba gibi daireler çiziyor. İflas ve haciz fırsatlarından yok fiyatına kapattığı mülk koleksiyonuna gün geçtikçe yeni bağlar ve şaraphaneler katıyor.

Üstüne üstlük küstahın teki. Elliden fazla markasından hiçbirinin şişe fiyatı 10 doların üstünde değil çünkü alenen bu fiyatın üstüne satılan şarapların kendininkilerden kaliteli olmadığı safsatasını savunup duruyor. Fred Franzia’nın dedesi 1893 yılında San Francisco’ya İtalya’dan göçmüş. Aile o zamandan beri şarapla ilgileniyor. İçki Yasağı yıllarını takiben büyüttükleri aile şirketini 1973 yılında Coca Cola’ya satmışlar. Franzia kardeşi ve kuzeniyle aynı yıl Bronco’yu kurmuş.

NAPA’YI BİLE SUİİSTİMAL ETTİ

Eski Franzia şirketinin bugünkü sahibi The Wine Group (TWG) ikinci en büyük Amerikan şarap şirketi, yani Bronco’dan iki sıra önde. Bronco yılda 20 milyon kasa üretimle TWG’nin üçte biri kadar kalıyor. TWG kutu veya damacanada satılan ucuz şaraplarıyla servetine ulaşırken Bronco şaraba özenen yeni nesillerin bu tür ucuz görünümlü ambalaja soğuk baktıklarını çözmüş. Bu yüzden Two Buck Chuck başta olmak üzere Bronco hep 750 mililitrelik standart şarap şişesini tercih ediyor.

Fred Franzia’nın yakalandığı ilk yolsuzluğu 1993 yılında vasıfsız üzüm cinslerini kaliteli beyan etmek. Yönetimden uzaklaştırma ve üç milyon dolarlık cezanın yanı sıra beş yıl üzüm satınalmadan uzak durma sözüyle hapisten kurtuluyor. Bunu bile avantajına kullanmayı bilerek kifayetsiz ama en verimli bağların bulunduğu San Joaquin Vadisi’nde bolca bağ alanı kapatmaya başlıyor. Two Buck Chuck şaraplarının doğuşuna izin veren ve projeyi besleyen 16 bin dönümü aşan bağ bu sayede bir araya geliyor.

Sektöre ikinci büyük darbeyi Napa adını kötüye kullanarak vuruyor. ABD şarap yasaları Napa Vadisi isminin etiketlerde kullanımını sadece üzümlerin geldiği yeri ifade amacıyla kısıtlıyor. Napa sözcüğü ile ilgili bir yaptırım yok çünkü Bronco öncesi pek kimse bu ismi suiistimal etmemiş. Sayısız davayı hiçe sayan Bronco, halen içinde Napa sözcüğü geçen ama içerdikleri üzümler en ücra yerlerden gelen onlarca markaya sahip. Napa Creek, Napa Crossing, Napa Landing, Napa Ridge, Napa River, Domaine Napa bunlara örnek.

KANGURUNUN KUYRUĞU KOPTU

Fred Franzia’nın son numarası ise geçen hafta Avustralya tarafından açılan bir dava ile ilgili. Etiketinde sarı bir kanguru içeren Yellow Tail yani Sarı Kuyruk şarapları dünyayı saran vasat şarap okyanusuna davacı kıtanın katkısı. Her ne denli fabrikasyonla milyonlarca kasa üretilen bu şarapların sahibi Casella firması en az Bronco kadar açgözlülükle suçlansa da meyve ve lezzet açısından bir kalem üstün oldukları kesin. Fakat servete gözü doymayan Bronco bu sefer fütursuzca bu popüler kanguruya saldırıyor.

Acı ama ülkemize de bir salgın gibi yayılan ve Kaliforniya şarabının adını lekeleyen Crane Lake markası altında Down Under adlı yeni bir Avustralya serisi piyasaya çıkınca dananın (belki de kangurunun demek daha doğru) kuyruğu kopuyor. Bronco, yıllardır Yellow Tail’i raflarda pazarlama adına belirgin kılan kanguruyu anımsatan bir koalayı kullanmakla kalmıyor, aynen [yellow tail] misali etikette markayı köşeli paranteze alıyor. Yellow Tail’e de pek sempati duymasam da umarım bu haklı davayı kazanırlar. Kimbilir, belki bir gün biz de ABD fiyatlarının en az beş-altı misline satılan ruhsuz şaraplardan kurtulabiliriz.
Yazarın Tüm Yazıları