Paylaş
TIP EĞİTİMİ İÇİNDEYSE ŞARLATANLIKTIR
Topum Sağlığı Genombilim uzmanı Dr. Serdar Savaş, “Tıp bilimdir ve alternatifi yoktur. Alternatif matematik, alternatif kimya olmadığı gibi alternatif tıp diye de bir şey olamaz” diyor. Geleneksel ya da alternatif tıp tanımlamasına şiddetle karşı çıkan Dr. Savaş, homeopati, fitoterapi, hacamat, sülük gibi uygulamaların tıp dışı sağlık uygulaması olduğunu belirterek, şöyle devam ediyor:
“Faydalı mı faydasız mı? Bu konuda bilgim yok. Ama bu uygulamaların tıp müfredatının parçası olmadığı kesin. Çünkü bilimde ‘Vallahi denedik, insanlara da çok iyi geldi’ gibi bir durum olamaz. Etki mekanizması bilinmiyor. Bir şeyin bilim olması için sebep-sonuç ilişkisi lazım. Laboratuvar ortamı, insan-hayvan deneyleri ile gözlem, takip, raporlamalar olmalı. Yoksa anneannemin kaynattığı çorba da iyi geliyor. O halde anneannem bilim insanı mı? Mesela akupunktur tıp bilimi uygulamalarına girdi. Neden? İğne uçları ile dokunulan sinirlerin gönderdiği sinyalle ağrıyı yok ettiği, iştahı baskıladığı ispatlandı. Diğerlerininse ne yaparak iyileştirdiğine dair elimizde karşılaştırmalı bir çalışma ya da veri yok.” Peki, üniversitelerde okutulabilir mi? Dr. Savaş, “Tıp dışı sağlık uygulaması olarak okutuluyorsa tamam ama tıp eğitimi içerisinde böyle bir ders veriliyorsa onun adı şarlatanlıktır! Bir hekim çıkıp, ‘Bunu tıp uygulaması olarak yapıyorum’ derse bu da şarlatanlıktır. ‘E, Almanya’da da yapıyorlar.’ Efendim o da şarlatanlıktır. İşin sağlık tüccarlığı kısmı da var. Bilimden para kazanamadıkları için ‘doğal yöntemler’ diyerek, buna başvuruyorlar” diyor.
YERİ ÜNİVERSİTELERDİR MERDİVEN ALTI DEĞİL
Dokuz Eylül Tıp Fakültesi mezunu Dr. Levent Buda, Almanya’daki Avrupa Homeopati Enstitüsü’nde 4 yıl homeopati, 3 yıl da homeopati eğitici eğitimi almış. Nedir homeopati? Dr. Buda, “DSÖ’nün bağrına bastığı, tamamlayıcı - nispeten geleneksel bir tedavi yöntemidir” diyor. Homeopatik reçetelerin doğadaki maddelerden elde edildiği ve özel bir hazırlama yöntemiyle -defalarca seyreltme ve çalkalama ile- yapıldığını belirten Dr. Buda, “Avrupa’da kullanım oranı yüzde 58. Almanya ve İngiltere’de çok yaygın. Kraliçe Elizabeth özellikle akut hastalıklarda homeopatik ilaçlar tercih ediyor. Dünyaca ünlü biyomedikal veri tabanı PUBMED’de homeopati hakkında 6 binden fazla araştırma var. Hollanda Utrecht Üniversitesi’nde yapılandan bir örnek vereyim; içinde canlı hücre olan tüpler ısıl işleme tabi tutuluyor yani yakılıyor. Sonra bir gruba plasebo, diğerine homeopatik ilaçlar uygulanıyor. Homeopatik ilaç alan hücreler -doza bağlı olarak- 8 ile 20 kat daha fazla protein üretiyor yani iyileşiyor. Bu önemli bir kanıt değil mi?” diye soruyor.
ENTEGRASYON ŞART
Homeopati bilim mi, değil mi? Tıbbın alternatifi olur mu? Dr. Buda, “Tıbbın alternatifi olmaz ancak tıbbın içinde farklı tedavi nosyonları vardır. Bir tıp doktoru bunları birleştirebilir. Bunlar etiğe ve bilime uygun şekillerde birleştirilirse hastaya fayda sağlar. Modern tıp ile alternatif-geleneksel tıp beraber çalışabilir. Öyle her önüne gelen de ‘Homeopatım!’ diyemez. Hekimlik şarttır! Etik dışı çalışanlar var mı? İlla ki vardır. Bu noktada sağlık otoriteleri ve kanunlar devreye giriyor, zaten 2014’te çıkan Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Uygulamaları Yönetmeliği standardı yüksek bir yönetmelik ve tamamlayıcı uygulama yetkisini de hekimlere vermekte. Buradan hareketle homeopatiyi öğrenmenin ve uygulamanın en doğru yeri üniversitelerdir. Merdiven altları değil!” diyor.
EĞLENCELİ BİR VİDEO
Gelelim ses getiren, ‘vurmalı’ ders videosuna. Dr. Buda, ‘Vallahi izlerken çok eğlendim’ diyerek, şöyle devam ediyor: “Orası bir sınıf. Öğrencilerin dikkatini çekmek ve dersi eğlenceli hale getirmek için davranışların abartılmasında sorun görmüyorum. Bunu bir cebine koy. 1800’lü yıllarda bu tedavi şeklini geliştiren Alman Dr. Hahnemann, ki aynı zamanda eczacılık eğitimi de almıştı, ‘Vurarak karıştıracaksın’ demiş. Klasik eczacılık yöntemidir bu. Bugün modern tıp için ilaç üreten fabrikalarda bu vurma işini makina yapıyor. Bunu da al, koy öteki cebine.”
BÜYÜCÜLÜKTEN FARKI YOK
Bilkent UNAM Öğretim Üyesi, Sentetik Biyoloji Uzmanı Doç. Dr. Urartu Şeker bilimsel yöntemlerin bir sistematiği olduğunu; hacamat, sülük, homeopati gibi ‘alternatif’ tıp adı altındaki uygulamaların bilimsel kanıta dayanmadığını söylüyor ve “Homeopati bilime alternatif değil ancak karşıt olabilir. Kaldı ki dünyanın en eski tıp dergilerinden Lancet’de homeopatik reçetelerin plasebodan öte bir etkisi olmadığı defalarca yayınlandı. ‘Size ilaç verdik, iyileştiniz ama nasıl iyileştiniz inan biz de bilmiyoruz’ gibi bir durum bilim olamaz. Bilim ‘Bir artı bir eşittir iki’ kadar kesin ve tekrarlanabilir deneyler ile doğrulanabilirdir. Homeopatide ise bu mümkün değil. Tüm bu yan uygulamalar, ortaçağ ve sonrası dönemlerdeki batıl inançlara dayanıyor. Büyücülük, falcılık, astrolojiden hiçbir farkı yok” diyor.
Kanser hastaları başta olmak üzere birçok hastanın ‘mucize’ olarak görülen bu uygulamalar nedeniyle tıbbi tedavilerini yarım bıraktığını, ilaçlarını aksattıklarını da belirten Dr. Şeker, “Sanki gerçeklikmiş gibi bilimsel eğitimin verildiği yerlerde, bilimin yanına adlarının konması çok ürkütücü” uyarısı yapıyor.
Paylaş