Çankaya’nın Remzi Oğuz Arık Mahallesi (Aşağı Ayrancı) sakinlerinden okurumuz Sema Okurer, diyor ki:
“Ben evinde kediler besleyen, ayrıca sokak hayvanlarını da doyuran bir hayvanseverim. Hiçbir canlıya zarar gelsin istemem, ancak sayıları hızla artan ve saldırganlaşan sokak köpekleri konusunda bir çözüm bulunmalı.
Köpeği bir seferliğine aşılayıp, kısırlaştırıp, tekrar sokağa bırakmak sorunları çözmedi. Barınaklara köpeklerin götürülmesinin, barınakların içler acısı durumu nedeniyle köpekleri ölüme itmek olduğunun farkındayım ancak insan hayatı da önemli.
Kadın, erkek, çocuk... Mahallede köpekler herkesi ısırdı. Sabahın erken saatlerinde ve akşam hava karardıktan sonra parklarda, caddelerde, ara sokaklarda yürüyemez olduk. Köpekler, sokak kedilerini de parçalıyor.”
OTOBÜSLER DOLU GELİYOR ÖĞRENCİ DURAKTA NÖBET BEKLİYOR
Okurumuz Mahmut Çalışkan, Mamak’ın Boğaziçi Mahallesi’ndeki 30308 numaralı durak ile yine Mamak’ın Yeşilbayır Mahallesi’ndeki 31142 numaralı durak için, “Hafta içi saat 15.00 sonrası okullarından çıkan öğrenciler bu iki duraktan otobüse (özellikle 355-357-361 ve 374 no’lu hatlara) binemiyor, çünkü otobüsler durağa dolu geliyor. Dolu dolu geçen hatta durmayan üç otobüsten sonra dördüncü otobüsü bekleyen öğrenciler oluyor. Sayın EGO yetkilileri halkın içine karışsalar, durakların halini görürler” diyor.
İsmi bende saklı okurumuzun (gizli kalmasını istemiş) iddiasına/duyumuna göre, “Keçiören Belediyesi, ‘çalınıyor’ diye konteyner koymuyormuş!”
Poşet poşet çöpler, sokak boyunca tıpkı araçlar gibi park halinde!
Binaların demir korkuluklarına asılı çöp dolu poşetler de cabası!
*
Okurumuzun iletisi ise aynen şöyle:
“Keçiören’in Aşağı Eğlence Mahallesi Altınoluk Sokak’ta, çöpler torbalar içinde sokağa atılıyor. Belediye de ‘çalınıyor’ diye konteyner koymuyormuş! Üçüncü dünya ülkesi başkentlerine bile yakışmayacak bir şekilde her yer çöp yığını. Kediler, köpekler torbaları yırtıp, çöpleri dağıtıyor. Çoluk çocuk pislik içinde oynuyor. Keçiören Belediyesi’nden ve Keçiören Belediye Başkanı Turgut Altınok’tan acilen müdahale bekliyoruz.”
Her ne kadar bu görüntüler yalanlansa da içten içe bi “Acaba...” dedirtti.
*
Geçen hafta TV ve gazetelerde fazla uzaylı radyasyonuna maruz kalmış olmalıyız ki, Ankara(lı)’ya çok sık anlattığım, ancak istenilen sonuca varılamayan bir konuyu, bu defa GORA(lı)’ya anlatır gibi anlatmak istedim.
*
Ankara’ya bi cisim yaklaşıyor efendim!
Hem de öyle bi cisim ki bu, “ateş-su-toprak-tahta...”
Yok yok, “tahta” yok.
Element uydurmayalım.
Ankara’da öyle bir lise var ki, dersler öğlen 13.35’te başlayıp, akşam 21.45’te bitiyor.
Hem de haftanın beş günü!
*
Bahse konu okulumuz, Mamak Yunus Emre Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi.
Melih Gökçek, Mustafa Tuna ve Mansur Yavaş.
Geçen 10 yılda Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı değişti, ama bu köşenin çizgisi değişmedi.
Hürriyet Ankara okurlarının birer “gönüllü kent habercisi” oldukları bu köşe; tarafsız, eşitlikçi ve güvenilir haberleriyle sadece Ankaralıların sorunlarına el attı, dertlerine çare aradı.
*
“Birlikte yaşa”yıp yine “birlikte yaz”dığımız “Burada Okur Yazar” köşemizin adı, Altındağ’da bir parka verildi.
Ankara Büyükşehir Belediyesi (ABB), “Burada Okur Yazar Köşesi Parkı” tabelasını, önceki gün astı.
Bu park,
Okurumuz Şeref Sarımuratoğlu, Çankaya’nın Çiğdem Mahallesi’nde sayıları her geçen yıl artan ve artık bir sorun haline gelen sokak köpekleriyle ilgili, “Can dostlarımız köpeklerin popülasyonunun çok olduğu Çiğdem Mahallesi’nde, tek tük istenmeyen olaylar meydana geldi, ama asıl sorun sayılarının gitgide artması. Geceleri havlama sesleri çok fazla. Elbette bu canlılara hiçbir şekilde zarar vermek düşünülemez. Bu konuda 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu kapsamında İstanbul Valiliği’nin ‘köpeklerin toplanması, kısırlaştırılması ve tedavilerinin yapılarak tekrar alındıkları yere bırakılması’ çalışması veya ‘barınak yapılması’ gibi bir çalışma yapılabilir” demiş.
VATANDAŞ DİYOR Kİ
‘PARKLARIMIZI VE YAŞAM ALANLARIMIZI MEDENİ HALE GETİRİN’
Okurumuz Zahide Nihal Kahraman, diyor ki:
* Botanik, Seymenler gibi eski parklarımız, hem temizlik hem de ağaç bakımı olarak maalesef ihmal ediliyor. Sarmaşık işgali, gövdeleri kararan/kuruyan ağaçlar... Yurt dışında gördüğümüz parklara özeniyoruz.
* Hoşdere ve Çankaya caddelerinin kenarlarındaki kuruyan ağaçlar kesilip, hemen kaldırım taşı döşeniyor. Yenileme yok. Yolda yürünecek gölge yer kalmadı.
* Hoşdere, Kuzgun, Güvenlik... Bu bölgede sokaklarımız düzgün temizlenmiyor. Çöp araçları sadece tankları boşaltıp gidiyor. Her yer köpek dışkısı ve atık. Yolda yürünmüyor.
* Kentsel dönüşüme giren binalardaki inşaat çalışmaları nedeniyle kaldırımlar işgal ediliyor. Ayrıca inşaattan düşecek olası bir şeye karşı tedbirleri de yok. Hem işçiler hem yayalar tehlikede!
Cebeci Asri Mezarlığı’nda, tarihte iz bırakan 100’e yakın değerli ismin mezarının olduğunu aktaran okurumuz, “Sayın Cahit Sıtkı Tarancı’nın mezarı yabani otlar içindeydi. Kendi ellerimle otları temizleyip, mezarlığı açığa çıkardım. Ancak mezarın mermerlerinin ve yazılarının bakımının yapılması da lazım. Sonuç alamadığım, tamir ve bakımını yaptıramadığım mezarlar var. Maalesef kamu kurumlarına yaptığım başvuru neticesinde, ‘Mezar üstü bakımı mezarlık sahiplerine ve akrabalarına ait, alt yapı devlete ait’ cevabı ile karşılaşıyorum. Amacım, bu konuda bir haber desteği ile kamu kurum ve kuruluşlarının (dernekler ve vakıflar da dahil) değerlerimize sahip çıkmalarına küçük bir hareket sağlamak” diyor.
EGO CEP’TE UYGULAMASI DÖNÜYOR DÖNÜYOR YANIT VERMİYOR
“Birlikte yaşa”maya, “Birlikte yaz”maya devam.
* İster WhatsApp’a gönderin:
0546 219 60 60
* İster e-posta gönderin:
ftekeci@hurriyet.com.tr
*
Haftaya görüşmek dileğiyle...