Çiğdem’in korkusu sokak köpekleri

Okurumuz Şeref Sarımuratoğlu, Çankaya’nın Çiğdem Mahallesi’nde sayıları her geçen yıl artan ve artık bir sorun haline gelen sokak köpekleriyle ilgili, “Can dostlarımız köpeklerin popülasyonunun çok olduğu Çiğdem Mahallesi’nde, tek tük istenmeyen olaylar meydana geldi, ama asıl sorun sayılarının gitgide artması. Geceleri havlama sesleri çok fazla. Elbette bu canlılara hiçbir şekilde zarar vermek düşünülemez. Bu konuda 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu kapsamında İstanbul Valiliği’nin ‘köpeklerin toplanması, kısırlaştırılması ve tedavilerinin yapılarak tekrar alındıkları yere bırakılması’ çalışması veya ‘barınak yapılması’ gibi bir çalışma yapılabilir” demiş.

VATANDAŞ DİYOR Kİ

‘PARKLARIMIZI VE YAŞAM ALANLARIMIZI MEDENİ HALE GETİRİN’

 Okurumuz Zahide Nihal Kahraman, diyor ki:

* Botanik, Seymenler gibi eski parklarımız, hem temizlik hem de ağaç bakımı olarak maalesef ihmal ediliyor. Sarmaşık işgali, gövdeleri kararan/kuruyan ağaçlar... Yurt dışında gördüğümüz parklara özeniyoruz.

* Hoşdere ve Çankaya caddelerinin kenarlarındaki kuruyan ağaçlar kesilip, hemen kaldırım taşı döşeniyor. Yenileme yok. Yolda yürünecek gölge yer kalmadı.

* Hoşdere, Kuzgun, Güvenlik... Bu bölgede sokaklarımız düzgün temizlenmiyor. Çöp araçları sadece tankları boşaltıp gidiyor. Her yer köpek dışkısı ve atık. Yolda yürünmüyor. 

* Kentsel dönüşüme giren binalardaki inşaat çalışmaları nedeniyle kaldırımlar işgal ediliyor. Ayrıca inşaattan düşecek olası bir şeye karşı tedbirleri de yok. Hem işçiler hem yayalar tehlikede!

* Özellikle Çankaya Belediyesi, bütün ilgisini yeni bölgelere vermiş durumda. Eski semtlerin sokaklarını bir dolaşıp, pisliği görün. Burada 50 yaş üstü nüfus var. Unutulmak istemeyiz, istemiyoruz. Lütfen parklarımızı ve yaşam alanlarımızı medeni hale getirin.

‘EGO GENEL MÜDÜRLÜĞÜ 366 NUMARALI HATTI BİR DURAK UZATSIN’

Okurumuz U.K.’nın, EGO Genel Müdürlüğü’ne bir şikâyeti bir de önerisi var. Öncelikle konuyu şöyle aktarıyor:

“Mamak’ın Araplar Mahallesi’nde oturuyor, Çankaya-Oran’da çalışıyoruz. İşe gitmek için 349 numaralı hatla önce Kayaş’a geçiyor, oradan da 342 numaralı hatla iş yerimize ulaşıyoruz. 349 numaralı hatla yine sabah saatlerinde Mamak Devlet Hastanesi’ne giden hastalar, depremzedeler ve hastane çalışanları da var.”

ŞİKÂYET : “Mevcut düzende, okullar açık olmadığı halde haftada en az iki gün işe geç kalıyoruz. Okullar açık olduğunda ve kış mevsiminde ise işe bir saat geç kaldığımız oluyor.”

ÖNERİ: “Burada 366 numaralı bir hat daha var. Eğer bu hat bir istasyon daha ileriye yani Köstence’ye giderse, hem bizler hem de Mamak Devlet Hastanesi’ne gidenler faydalanabilir.”

OKURDAN NOT: “Lütfen bir çözüm bulunsun artık. Hiçbir şey olmuyorsa bile sabah Kayaş’tan kalkan ilk otobüsün karşılığında aynı saatte Ulus’tan kalkacak otobüs de bu sorunu çözebilir.”

HIZLI VE ÖFKELİ ÖZEL HALK OTOBÜSÜ

Okurumuz Uğur İpek, 25 Ağustos Cuma günü 11.55-12.20 saatleri arasında bindiği 263 numaralı ve 06 HO 120 plakalı özel halk otobüsüyle ilgili, “Otobüsü kullanan şoför sürekli hız yaptı ve trafik ışıklarına dikkat etmedi. Dur-kalklarda ani gaza basarak, araçtaki yolcuların savrulmasına yol açtı. Trafikte neredeyse kazaya da sebep olacaktı” demiş.

OKULLAR AÇILMADAN ÖNLEM GELSİN

ÇOCUKLAR TEHLİKEDE

Mamak’tan okurumuz F.Ö.; Dereboyu Caddesi, 435. Cadde ve 433. Sokak’ın kesiştiği kavşağa “trafik lambası” konulmasını istiyor. Beşyıldızlar Anaokulu ile Batuhan Ortaokulu öğrencilerinin de bu güzergâhı kullandıklarını ve kavşakta çok sık kaza yaşandığını aktaran okurumuz, “TIR, kepçe ve kamyon gibi ağır tonajlı araçlar da bu bölgede sürekli park yapıyor. İnsanlar yolun karşısına geçemiyor. Çocuklar ise TIR’lar görüş açılarını kapattığı için ezilme tehlikesi yaşıyor. Özellikle de 435. Cadde’ye ağır tonajlı araçların park etmesinin engellenmesini ve yolumuzun genişletilerek kaldırım yapılmasını istiyoruz” diyor.

KASİS YOK HIZ VE KAZA VAR

Okurumuz Recep Baştuğ, Çankaya’nın İncesu Caddesi’nde seyreden araçların (Türközü istikameti), Mohaç İlkokulu sonrasında hız yaptıklarını ve bu durumun zaman zaman kazalara sebebiyet verdiğini söylüyor. Okurumuz, “Sürücüler, bu bölgede hız düşürecek bir engel olmadığı için ayağını gazdan çekmiyor. Fatih Duru Parkı’na kadar yaklaşık 300 metre boyunca hızlı seyreden araçlar yüzünden sık sık kazalar yaşanıyor. Ankara Büyükşehir Belediyesi’nden (ABB) talebimiz, uygun görülen yere/yerlere kasis yaparak, bundan sonra yaşanacak kazaların önüne geçilmesini sağlaması” diyor. 

OKUR RADARINA GİRENLER

Okurumuz Dursun Türker’in bu hafta kentte “radarına giren” iki nokta şöyle:

* Burası, Çankaya’nın Yukarı Bahçelievler Mahallesi 71. Sokak

* Burası, Keçiören’in Yayla Mahallesi 1545. Cadde

GİMAT’TA ‘ÇİFTE  STANDART’ MI UYGULANIYOR?

Şikâyetin adresi: “GİMAT...”

İsmi bende saklı bir okurumuz, GİMAT’ta son dönemde, toptancı esnafına çifte standart uygulandığını iddia ediyor.

Kendisinin de GİMAT esnafı olduğunu belirten okurumuzun iletisi -özetiyle- şöyle:

“GİMAT’ta faaliyet gösteren birçok esnafın en büyük sorunlarının başında, ‘çoğu zaman mallarımızı koyacak yer bulamamak’ geliyor. Ancak, 177. Cadde’ye mallarını hiç çekinmeden istifleyen ve hatta bu yüzden yolun bir şeridini kapatan bir toptancı var. Haftanın en yoğun günlerinde ve saatlerinde bu işgal yüzünden yol kapanıyor, trafik aksıyor, ağır vasıtalar geçiş yapamıyor. Kısacası herkes mağdur oluyor. Söz konusu bu toptancının önündeki manzara hiç değişmezken, başka bir esnaf yer bulamadığı için yolu işgal etmek durumunda kaldığında ise anında zabıta görevlileri geliyor. Özetle, GİMAT’ta bazı toptancılar kollanıyor. Önce GİMAT yönetimine ve sonra da -belki de durumdan haberleri yoktur ama- Yenimahalle Belediyesi’ne, “Bu çifte standart nereden geliyor?” diye sormak istiyorum.” 

KISA... KISA...

*“ Altındağ’ın Zübeyde Hanım (Yeni Ziraat) Mahallesi 659. Cadde, tam anlamıyla temizlenmiyor. Çöpler gece 01.30’da alındığı için de akşamdan itibaren yollar adeta çöplüğe dönüyor.”

Ayhan Y.

 * “Çankaya Belediyesi, vatandaşın parasıyla Lozan Park’a satış barakaları yaptı. Ancak, estetikten yoksun olan ve uzunca bir süredir boş duran bu barakalar, halkın nefes aldığı parkı bölüyor.” 

Yaman EREN

* “Dikmen Vadisi’nde yürüyüş yapmak istiyoruz, ancak biz yaşı ileri olanlar, iniş ve çıkışta zorlanıyoruz. Hoşdere ve Dikmen tarafından vadiye, yürüyen merdiven veya asansör istiyoruz.”

Guzide ÇELİK