İşte bu konuyla ilgili gelen iletiler:
* Engin Demirbaş: “Bağlantı çalışması haziran ayından beri durmuş durumda. En son eylül ayında biteceği söylenmişti ama herhangi bir çalışma yok.”
* Erhan Saydam: “Bölge halkı olarak ciddi derecede mağdur durumdayız. Haziran ayında başlayıp bitireceklerdi ancak inşaat durmuş vaziyette.”
* Aytekin Işıkal: “Her 2-3 ayda bir ‘Açılıyor’ deniliyor. Kasım ayına girdik, halen inşaat halinde bekliyor. Halkın ve kamunun zararı milyonları geçti.”
* Hacer ........: Bu yolun neden söz verildiği gibi yapılmadığını, hiç ilerleme olmadığını öğrenmek istiyorum. Bizler vatandaş olarak sabırsızlıkla bekliyoruz.”
Kazıyor... Kazıyor...
Dün asfaltlanan cillop gibi yol için daha belediyeye “Elinize sağlık” bile diyemeden, bi bakıyorsun ertesi gün biri(leri) gelip kazıyor!
Sapasağlam yollar...
Gıcır gıcır kaldırım taşları..
Maalesef heba oluyor.
İşte, Hürriyet Ankara okurlarının bir yandan hatırlatma yaparken bir yandan da akıbetini merak ettiği soruları:
1) ESENBOĞA METROSU
* Okurumuz Ünal Taşdelen, dönem dönem gündeme gelen ve Ankaralıları heyecanlandıran Esenboğa Havalimanı Metro Projesi’nin yolunu gözlediklerini belirtmiş ve bir de soru eklemiş:
* Türkiye’nin başkenti Ankara, Esenboğa Havalimanı’na metroyla ulaşabilmek için daha kaç yıl bekleyecek?”
2) YENİ STAT PROJESİ
* Okurumuz Metin Eryılmaz, Ankara 19 Mayıs Stadyumu’nun yerine yapılması planlanan yeni stat projesinin akıbetini merak etmiş.
Ve bir genelge yayınlamıştı.
O genelgede özetle, “Esenboğa Havalimanı çevresindeki besi çiftliklerinin çevreye yaydıkları kötü koku nedeniyle kapatılması” şeklinde bir talimat vardı.
Sonra.
Tebligat, zabıta, polis, olaylar...
Bir çare olmadı.
O dönemin ‘tez vakitte’ çözüm bekleyen bu sorunu, aradan sekiz yıl geçtikten sonra bugün de ‘tezek gibi’ karşımıza çıktı.
Okurumuz Kadir Kuplay’dan gelen fotoğraf da bunun kanıtı.
Okurumuz, 60.54 metreküp suyu olmasına rağmen kartlı su sayacının biten pili nedeniyle günlerce susuzluk çektiklerini aktarmış.
İletisi ise -özetiyle- şöyle:
SÖZLEŞME İPTAL EDİLMİŞ
* Elektronik su sayaçlarını takan Elektromed firmasının ‘444 25 32’ numaralı telefonunu aradığımda, ‘ASKİ ile olan sözleşmelerinin iptal edildiğini’ söylediler. * Başkent 153’ü(Mavi Masa) aradığımda, ekiplerin geleceğini söylediler ama gün boyunca gelen giden olmadı. * Ertesi gün Başkent 153’ü tekrar aradığımda ise ‘Elektromed firması ile mevcut olan sözleşmenin iptal edildiğini, ASKİ’nin elinde elektronik su sayaçlarının pilinin bulunmadığını’ söylediler. * Sonuç olarak, Türkiye’nin başkenti Ankara’nın orta yerinde susuz kaldık.
Maalesef bu manzara, Türkiye’nin başkenti Ankara’ya da... Başkent içindeki başkent Çankaya’ya da... YAKIŞMIYOR!
SORU(YORUM)
BALIKLARIN ÖLÜM NEDENİ METAN GAZI MI?
Okurumuz Ebuzer Oral, Eymir Gölü ile “Soru(yorum)” diyor.
* 14 yılını doldurmuş sayaçlarda teknik bir arıza meydana gelmesi gerekiyor.
* 20 yılını doldurmuş sayaçlar zaten arızalı sayılıyor, yani kaçarı yok.
Lakin.
Okurumuz Murat Alagöz, burada Başkentgaz’ın da üzerinde önemle durması gereken bir hususa dikkat çekiyor.
Zurnanın zırt dediği yer, Başkentgaz’ın tüketiciye elden vermek yerine posta kutusuna ya da kapı önüne koyduğu ‘bildirim’, yani bir nevi ‘tabligat.’
*
İşte okurumuz, bu konuda Başkentgaz’ı eleştiriyor.
Okurumuz Metin Çelik, salgının ilk ortaya çıktığı dönemde zor bulunan maskelerin bugün seyyar tezgâhlarında bile satılır hale geldiğini söylemiş.
Okurumuz, iletisinde -özetle- şöyle demiş: